Yeni kitabı, “Diktatör Devirme Sanatı”nı anlatan CHP Milletvekili Eren Erdem, “Muhalefet, popülist liderin istediği şekilde hareket ederse kaybeder”diyor

Eren Erdem, yeni kitabını BirGün'e anlattı: Popülizmle mücadele popülistçe yapılmamalı!

UĞUR ŞAHİN ugursahin@birgun.net @uugurs

CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem’in yeni kitabı, “Diktatör Devirme Sanatı” raflardaki yerini aldı. 10’uncu kitabını okurla buluşturan Erdem, kitabında, ‘popülist liderler’ ve ‘popülizm’ konusunu işliyor. CHP’li vekil, Vakfo Yayınları’ndan çıkan kitabından elde edeceği geliri ise Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) bağışlayacak. Erdem ile yeni kitabı “Diktatör Devirme Sanatı” konuşmak için Ankara’daki Vakfo Yayınları’nın ofisinde buluştuk. Erdem, “Ben bu kitabı okuyanların iktidar partisi seçmenlerini çok kolay ikna edebileceği kanısındayım. Aslında herkesin bildiği ancak kuramsal anlamda tanımlayamadığı konuyu işledim” diyor.

»Diktatör Devirme Sanatı’nda popülizmi ele alıyorsunuz. Bu çalışma nasıl ortaya çıktı?
Üç yıl boyunca aldığım ufak notlardan başladığım bir çalışma oldu. Beni bu kitabı yazmaya iten, soru şu oldu: Türkiye’de işçi sınıfı bu kadar ezilirken, nasıl olur da sağ, kapitalist bir parti iktidarda? İktidar nasıl olur da Etiler’den değil de, Alibeyköy’den oy alıyor? Bunların yanıtı ararken, asıl cevabın ‘popülist siyaset’ olduğunu anladım.

»Kitabınızda, popülist siyasetle nasıl mücadele edileceğini de ortaya koyuyorsunuz… Bunu biraz açar mısınız?
Bu kitap benim 10’uncu kitabım ancak en önemli çalışmam bu oldu diyebilirim Kitaptaki temel çıkış yolum şu oldu: Erdoğan ile sembolleşen popülist siyaset ile nasıl mücadele edileceğini ve nasıl kazanacağımızı ele alıyorum. Türkiye’de, Erdoğan, devletin elitler tarafından yönetildiğini söyleyerek iktidara geldi. Bu popülizmidir. Popülizm, bir gerçek millet tanımı yapar, o gerçek millet tanımına uymayan herkes de düşmandır. Laclau, popülizmi bir hayalet olarak tanımlar. Hitler, siyasi tarihin en önemli popülistlerinden biridir. Ancak ben güncel tartışmalarda farklı bir siyasi perspektif ortaya koyuyorum.

eren-erdem-yeni-kitabini-birgun-e-anlatti-populizmle-mucadele-populistce-yapilmamali-461260-1.»Nasıl bir perspektif ortaya koyuyorsunuz?
Türkiye’deki sosyal bilimciler, popülizmi ikiye ayırıyor. Muhafazakâr, sağ popülizm ile sol popülizm. İki temel ayrım yapılırken, ben 1970 sonrasında popülizmin bir bütün olarak muhafazakâr, sağ siyasetin kontrolüne girdiği ve onlar tarafından ikame edildiğini ifade ediyorum. Bugünün dünyasında en tehlikeli düşmanımız popülizmdir. Popülizm bir yöntem olarak toplumu ayrıştırırken bunun aynı zamanda kalıcılaşmasını sağlar. Toplumun gerçek sorunlarını görmesini engeller. İnsanlar, birbirleriyle o kadar çok meşgul olur ki, kendi, sorunlarını çözecek arayışlardan vazgeçmeye başlar. Bu sebeple, popülist liderler bir sihirbaz olarak da tanımlanabilir. O sihirbaz, vatandaşın yaşadığı bütün travmaları, yarattığı düşman üzerinden tanımlar. Dolar’ın yükselmesinin sebebi dış mihraklardır. Ülkede bir darbe girişimi olduysa bunu Amerika Birleşik Devletleri yapmıştır. Ancak vatandaşın, o darbeci tarikatların devlete nasıl yerleştirildiğiyle ilgilenmesine gerek yoktur!

»Türkiye siyasetinde demagoji hakim. Kitapta da bunu işliyorsunuz.
Kitapta, aslında bugün AKP’nin kullandığı yöntemlerin geçmişte nasıl uygulandığını ortaya koyuyorum. Bunu yaparken de geçmişte bu uygulamalara karşı nasıl kazanım elde edildiğini bilimsel bir çerçeve çizerek gözler önüne seriyorum. Şu anda Türkiye’de siyaset alanı yok edildi. Artık siyaset değil, demagoji hakim. Popülist lidere karşı, popülizm kullanılarak mücadele edilemez. Eğer iktidarda popülist bir lider varsa, onun karşısında mutlaka ideolojik, politik bir duruş sergilemek lazım. Yani onu siyasi mindere çekmek gerekiyor. 7 Haziran sürecine bakalım: Ahmet Davutoğlu, seçim arenasında popülizmi hiç kullanmamıştı. Bu minderde AKP ne yaptı, kaybetti. Bu bir delildir.

»Kitap, Türkiye’nin haricinde dünyadan da örnekler sunuyor.
Kitapta bu konuda çok fazla emare var. ABD’de Donald Trump, iş başına gelir gelmez, “Biz vergisini ödeyen namuslu Amerikalılarız” dedi. Dolayısıyla vergisini ödemeyenlerin hepsi, namussuz Amerikalılar oldu. Bu da Trump popülizminin bir girizgâhıydı. Şimdi de bunu sürdürüyor. Bu küresel bir dalga aslında. Rusya’da Putin, İran’da da Ruhani, aynısıdır. Popülist liderlerin hepsinin ortak bir hedefi vardır, o da iktidarlarını korumaktır.

eren-erdem-yeni-kitabini-birgun-e-anlatti-populizmle-mucadele-populistce-yapilmamali-461261-1.

»Erdoğan, ‘biz ve onlar’ sözünü sıklıkla kullanıyor. Kitapta da bu konu en ince detayına kadar incelenmiş. Bu konuya dair neler düşünüyorsunuz?
‘Biz ve onlar’ dili toplumun tümüne nüfuz etti. Artık AKP iktidarına şöyle bir aşamadayız. Recep Tayyip Erdoğan, diğer partilerin tabanlarını da kontrol etme aşamasına geldi. Örneğin Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin başına geçti. Halkçılıkla gelen Kemal Kılıçdaroğlu, çok önemli bir şey yaptı: CHP’yi AKP’yle didişen parti olmaktansa, politika üreten bir parti haline getirdi. Peki, Erdoğan ne yaptı, sürekli Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı. Böylece, CHP tabanında Kılıçdaroğlu iyi bir lider ancak Erdoğan’ın yenemez fikrini yaydı. O günden beridir de Kılıçdaroğlu ile uğraşıyor. Siyasi tabanımız o etki altında kalmayıp, Kılıçdaroğlu’nun politikalarını uygulasaydı, Erdoğan çoktan yenilmiş olurdu.

»Kitabı okuyacak olanlara neler söylemek istersiniz?
Ben bu kitabı okuyanların iktidar partisi seçmenlerini çok olay ikna edebileceği kanısındayım. Aslında herkesin bildiği ancak kuramsal anlamda tanımlayamadığı bir konu bu. Popülist liderlerin olduğu ülkelerde her gün gündem yenilenir. Bu ortamda biz muhalefet partileri tam da popülist liderin istediği gibi hakaret etmeye devam edersek popülist lider kazanacaktır. İktidar partisi gibi hakaret edersek popülist lider kazanacak.