Ermenistan’da ordunun istifa çağrısına karşı Paşinyan ve destekçileri sokaklarda. Ordunun yanındaki muhalefet partisinin destekçileri de şehir meydanında çadırlar kuruyor. Tansiyonun her geçen gün yükseldiği Ermenistan’da halk ekonomik kriz ve yoksullukla boğuşuyor.

Ermenistan’ın geleceği belirsiz

Özde ÇELİKBİLEK

Ermenistan’da Genelkurmay Başkanı ve üst rütbeli komutanların Başbakan Paşinyan’ı istifaya çağıran bildiriyi yayımlamalarının ardından, ülkede tansiyon düşmüyor.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ermeni ordusunun hangi silahları alacağına dahi hükümetin karıştırılmadığını hatırlatarak isyan etti. Başbakan Paşinyan, kendisinden önceki dönemde hükümetin ordunun ihtiyaçlarına çok daha fazla kaynak aktardığının da altını çizdi. Paşinyan, Dağlık Karabağ’daki yenilgiyle ilgili Rus yapımı İskender füzelerinin yüzde 10 isabetli olduğunu, bazen patlayıp bazen patlamadığını, ihtiyaçları olduğu zaman işe yaramadığını öne sürmüştü. Ermenistan’daki tartışmalara ilişkin bir açıklama yayınlayan Rusya Savunma Bakanlığı da, Ermenistan’ın Dağlık Karabağ’daki çatışmalar sırasında İskender füzelerini kullanmadığını, tüm füze mühimmatının Ermeni ordusunun depolarında durduğunu belirterek, Paşinyan’ın açıklamalarını eleştirmişti. Tüm bu gelişmeler, Rusya’nın muhtıra sonrası itidal çağrısı ve füze sistemi ile ilgili açıklamaları, özellikle batı medyasında “İstifa çağrılarının arkasında Rusya mı var?” tartışmalarına neden oldu.

Ermenistan’daki gelişmeleri, tartışmaları ve buraya götüren süreci BirGün’e değerlendiren Dr. Hakan Güneş, yaşananların “Siyaset içerisinde gücün kimde olacağına dair kavga” olduğunun altını çizdi. Ermenistanlı gazeteci Arman Süleymanyan da, “Kendini her iki tarafa da ait hissetmeyen yurttaşların, gelecekte ne yapacağı önemli” dedi.

YOKSULLUKLA BOĞUŞAN ÜLKEDE GÜÇ KAVGASI

ermenistan-in-gelecegi-belirsiz-846403-1. Dr. Hakan Güneş, tartışmaların sadece İskender Füze Sistemi ile başlamadığını belirterek, bugün Ermenistan’da kimin yüzünden savaşın kaybedildiği tartışmasına bakmanın önemli olduğunu belirtti ve yaşananların içerideki güç mücadelesinin bir yansıması olduğunu kaydetti. Güneş, “Paşinyan’ı başbakanlık sürecine götüren 2018 yılına bakmak gerekiyor. Paşinyan, siyaset içindeki elitlere karşı, yolsuzlukla mücadele, ekonomik reformlar, daha fazla demokrasi ve özgürlük gibi taleplerle sokağa çıktı. Bugün ise 44 gün süren Dağlık Karabağ savaşında siyasi sorumluluk almakla birlikte askeri sorumluluğu almıyor ve onu başbakanlık sürecine götüren, ülkeyi yoksulluğa düşüren siyasi elitlere karşı mücadelesinin ana başlıklarına yeniden dönüyor” dedi.

Ermenistan ekonomisinin, koronavirüs salgınının yarattığı kısıtlamalar nedeniyle zorluk yaşarken Dağlık Karabağ’daki çatışmaların yeniden başlamasıyla daha da zor bir döneme girdiğini hatırlatan Güneş, “Bugün Ermenistan büyük bir ekonomik darboğazda. Evet, Nikol Paşinyan, geçen yıl Ermenistan’ın yenilgisiyle sonuçlanan Dağlık Karabağ savaşından sonra istifa baskısı altındaydı ve ülkede aylardır eylemler devam ediyordu. Ordunun istifa çağrısı sonrası da muhalefet ittifakı Vatan Kurtuluş Hareketi’nin destekçileri de ‘Genelkurmay’a ve silahlı kuvvetlere destek verme’ ve ‘hain Paşinyan hükümetini’ istifaya zorlama çağrısıyla dün yine sokaktaydı. Ancak tüm bunlar halkın Paşinyan’ı istemediği anlamına gelmiyor. Muhalefet de ülkedeki yoksulluğa Paşinyan’ın değil, bir önceki hükümetin neden olduğunu biliyor” ifadelerini kullandı.

HALKIN YENİ FİGÜRLERE İHTİYACI VAR

Rusya’nın muhtıranın arkasındaki güç olduğu iddialarıyla ilgili de Güneş şunları aktardı:

“Rusya’nın bir darbe yaptıracak kadar Paşinyan’a cephe almış olduğu söylenemez. Rusya, Dağlık Karabağ savaşı sürecindede aslında Paşinyan’ı oldukça sınırlamayı başaran adımlar attı. Rusya bir tercih yapacak olsa elbette eski elitleri tercih edecektir. Fakat bazı analistler, aslında Paşinyan’ın Rusya’dan da bir ‘vize’ aldığı, Kremlin’in onu, birlikte çalışılabilecek bir lider olarak gördüğünü söylüyor. Ermenistan’daki siyasi elitlerin bundan rahatsız olmuş olabileceği ve Rusya’nın ilgisini yeniden üzerine çekmek istediği üzerine yorumlarda bulundular” ifadesini kullandı. Ermenistan’ın yeni siyasi figürlere ihtiyacı olduğunu belirten Güneş, ülkede gerçekleşecek bir sonraki seçimlerde bunun bir yansımasının mutlaka olacağının altını çizdi.

İKİ TARAFI DA TUTMAYANLAR VAR

ermenistan-in-gelecegi-belirsiz-846404-1.Ermenistanlı Gazeteci Arman Süleymanyan da ülkenin içinde bulunduğu atmosfer ile ilgili BirGün’e değerlendirmelerde bulundu. Süleymanyan, şunları ifade etti: “Ermenistan ordusu, Başbakan Nikol Paşinyan ve hükümetin “istifa etmesini” istedi. Bundan önce benzer bir açıklama, eski Cumhurbaşkanları Robert Koçaryan ve Serj Sarkisyan’ın yanı sıra Ermenistan Kilisesi ve ülkedeki Katolikleri temsil eden diğer kiliselerin liderlerinden de gelmişti. Ancak bu tam anlamıyla bir darbe değildir. Darbe, askerlerin hükümet yetkililerini tutuklaması anlamına geliyor. Paşinyan hükümete destek gösterilerinde bulunmak üzere halkı başkent Erivan’daki Cumhuriyet Meydanı’nda toplanmaya çağırdı, muhalefet partisinin destekçileri de parlamento binaları önünde çadırlar kurdu. Ermenistan’daki siyasi atmosfer için şunu söyleyebiliriz: Ülkede şu anda büyük bir bilinmezlik var. Asıl soru, iki tarafa da kendisini ait hissetmeyen insanların bundan sonra çizeceği yol haritasıdır. Eğer ülkenin ihtiyacı ne diye soracak olursanız, kesinlikle yönetbilme kabiliyetine sahip yöneticilerdir” dedi