EŞİK'ten 'İstanbul Sözleşmesi kalkacak' açıklamalarına yanıt: Kadınların hayat haklarına karşı tehdittir!

Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK), Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ün yaptıkları görüşmede AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’nin kesin olarak kaldırılacağını ifade ettiğine yönelik açıklamasına yanıt verdi. EŞİK'ten yapılan açıklamada, "EŞİK’in kampanyası karşısında iktidarın geri adım atmasını önleme amaçlı bir tehdit olarak değerlendiriyoruz" denildi.

EŞİK olarak “Sesimize ses olun, hep birlikte taleplerimizi Meclis’e duyuralım ve bu cinskırımı durdurmak için toplumu harekete geçirelim” diyerek kampanya başlatıldığı anımsatılan açıklamada, "Bugüne kadar toplumun farklı kesimlerinden, sanatçılar (yazar, oyuncu, müzisyen), gazeteciler, DİSK, KESK, Tabip Odaları, Barolar, siyasetçiler ve kadınlardan, kadın örgütlerinden gelen 200’ü aşkın videoyu EŞİK sosyal medya hesaplarında paylaştık. Yazılı ve görsel medya kampanyaya destek verdi. Kampanyanın ana haber bültenlerinde yer aldığı dikkate alındığında; bazı videoların birkaç gün içinde sosyal medyada milyonu aşan görüntülenme sayıları da gösteriyor ki kampanya aracığıyla mesajlarımız milyonlarca insana ulaştı" denildi.

"Bu süreçte basına yansıyan haberlerden, iktidarın İstanbul Sözleşmesi’ni siyasi pazarlıkların konusu yaptığını öğrendik" denilen açıklamada, "Cumhurbaşkanı Erdoğan 7 Ocak 2021 günü cumhur ittifakına davet amacıyla Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Oğuzhan Asiltürk’ü evinde ziyaret etmişti. Asiltürk, aradan uzun bir süre geçtikten sonra, 28 Ocak tarihinde bir televizyon programında; AKP’li yetkililerin kendisine geldiğini ve İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması için kendilerine yardımcı olmasını istediklerini dile getirdi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması yönünde görüş bildirdiğini belirterek 'Kaldıracaklarını kendisi de kesin olarak ifade etti' dedi" ifadeleri kullanıldı.

"TÜM HAKLARA YÖNELİK BİR TEHDİT"

"EŞİK olarak başlattığımız kampanyanın hemen ardından, basına kapalı bir siyasi ittifak görüşmesinde İstanbul Sözleşmesi’nden Türkiye’nin çıkarılması üzerinde anlaşılmış bulunulduğunun açıklanmasını anlamlı buluyoruz" denilen açıklama, şöyle devam etti:

"EŞİK’in kampanyası karşısında iktidarın geri adım atmasını önleme amaçlı bir tehdit olarak değerlendiriyoruz. Ancak bu tehdit, asıl olarak kadınların hayat haklarına karşı bir tehdittir; kadınların şiddetsiz bir hayat sürme yolunda kazandığı tüm haklara yönelik bir tehdittir."

TEMEL KARAMOLLAOĞLU'NA ÇAĞRI

Bu durum bir kez daha kadınların taleplerinin ve EŞİK’in kampanyasının ne kadar yerinde ve zamanında olduğunu gösterdiği belirtilen açıklamada, "Bu açıklamamızla, EŞİK’in randevu taleplerini aylardır kabul etmeyen Saadet Partisi Genel Başkanı Sayın Temel Karamollaoğlu’nu başta eşit yurttaşlık hakkı olmak üzere kadınların insan haklarını kabul edip etmediğini açıklamaya davet ediyoruz" denildi.

EŞİK'İN KAMPANYASI

EŞİK'in açıklamasında kampanya ile ilgili bugüne kadar neler yaşandığı şu ifadelerle anlatıldı:

"29-31 Aralık 2020: 29 Aralık günü sosyal medyada, bir gün içinde dört kadının öldürüldüğü, ayrıca örneğin sadece İzmir ilinde iki kuşkulu kadın ölümü olduğu haberleri yer aldı. Pek çok yerde kadınlar, sokağa çıkarak 'Kadın cinayetleri politiktir' dedi. EŞİK olarak; yılın son günü sosyal medya hesapları üzerinden 'Her gün en az 3 kadın öldürülüyor. Bu ülkede #CinskırımVar farkında mısınız?' diye sorduk. Ağustos 2020'den itibaren dile getirdiğimiz taleplerimizi yineleyerek Meclis'i göreve çağırdık.

22 Ocak 2021: Kampanyamızın ilk talebini 'İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı şiddetle mücadele yasası etkin uygulansın ve TBMM özel gündemle toplanarak cinskırım boyutuna varan kadın cinayetlerini önlemek için yapılması gerekenleri konunun tüm tarafları ile tartışsın, #MeclisGöreve' talebini kamuoyu ile paylaştık. Eş zamanlı olarak, TBMM Başkanlığına, Başkanvekillerine, Meclis’teki tüm partilerin grup başkan vekillerine ve kadın milletvekillerine ilk çağrımızı yaptık.

24 Ocak 2021: Kadına şiddetle mücadelede parlamentonun öneminin altını çizen İstanbul Sözleşmesi’nin bütüncül politikalar bağlamındaki 7. maddesi ve 'İzlemede parlamentonun rolü' başlıklı 70. Maddesi ile 15 Ekim 2018 tarihli GREVIO Türkiye Raporu’nun parlamentoyu Sözleşme’nin uygulanmasının denetime açıkça davet edenson paragrafını esas alarak; TBMM 27. Dönem kadın milletvekillerinin tümüne ve TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) başkan ve üyelerine taleplerimizi ikinci kez ilettik, göreve çağırdık. Çağrımızla “Meclis göreve! Özel gündemle toplanın! Etkin önlemler için ortak politikalar geliştirin! Sözleşme’nin ve yasaların etkin uygulanışını Meclis olarak denetleyin” yönündeki taleplerimizi ilettik.

26 Ocak 2021: TBMM 27. Dönem 4. Yasama Yılı 41. Bileşimi’nde CHP, HDP ve İYİ Partili milletvekilleri grupları adına veya bireysel olarak söz alarak taleplerimizi gündeme taşıdılar. HDP grubu tarafından 'kadın cinayetleri başta olmak üzere kadına karşı işlenen suçların ve şiddetin son bulması için gerekli tedbirlerin alınması amacıyla' verilen genel görüşme önergesi AKP ve MHP’li milletvekillerinin oyları ile reddedildi.

İlgili tutanak incelendiğinde görüleceği üzere, İstanbul Sözleşmesi ile tanımlanan denetim görevini yerine getirmesi -daha önceki aylardaki çağrılarımız göz önünde bulundurulduğunda- bir kez daha AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla engellendi. Meclis’in CHP’nin 'kadına yönelik şiddet vakalarında uzlaştırma yöntemleri uygulanmasın' önerisini içeren kanun teklifini de gündeme almadığını gördük ve KEFEK’in altı aydır toplanmadığını öğrendik.

Vazgeçmiyoruz! Meclis, İstanbul Sözleşmesi’nde altı çizilen 'izleme ve denetleme' görevini etkin bir biçimde yerine getirinceye kadar sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz…

Kadınların haklarının ve hayatlarının, ittifak görüşmelerinin siyasi pazarlık malzemesi olmasına izin vermeyeceğiz! Tüm bu pazarlıklara karşın kitlesel desteğimizi büyütmeye devam edeceğiz…

Bugün 29 Ocak 2021:

'Herkes göreve… Görevinse yap, görevin değilse talep et' diyor ve yineliyoruz: Kadınlara ve çocuklara karşı şiddetin önlenmesi için tüm sorumluları hep birlikte göreve çağıralım. Bu kampanyayı birlikte büyütelim, sesimizi Meclis dahil olmak üzere tüm sorumlulara duyuralım, kadına karşı şiddeti, kadın cinayetlerini durdurmak için harekete geçelim.

İstanbul Sözleşmesi’ne ve şiddetle ilgili 6284 sayılı yasaya birlikte sahip çıkalım; etkin bir biçimde uygulanmasını sağlayalım. #İstanbulSözleşmesiYaşatır, #SözleşmeyiUygulaŞiddetiDurdur"