EURO 2020 çok yakın!
BÜLENT KALAFAT
Fransa’yı Haziran’da 2-0 mağlup ettiğimizde sol kanattaki savunma katkısıyla maçın kahramanlarından olan Kenan Karaman’ı Şenol Güneş tekrar ilk on birde tercih etti. Son dünya şampiyonunda ise üç süper güç Lloris, Pogba ve Mbappe sakatlıkları nedeniyle kadro dışıydı. Didier Deschamps, İzlanda karşısında penaltıdan golü getiren Giroud yerine Ben Yedder’i en uca yazmıştı.
Bıraktığı yerden başlayan Kenan 3. dakikada Pavard’ın gevelediği topu kapıp bizi ilk devrede en heyecanlandıran anlardan birine sürükledi. Merih ve Çağlar ikilisi, Fransa’nın ilk dakikalardaki merkez girişimlerini savuşturmakta son derece başarılıydılar; gerektiğinde çizgilere çıkarak Okay’ın eksiklerini de bir nebze kapadılar. Sahanın rakip yarı alanına dair planlarımızın eksikliği iyice belli olurken, 15. dakikadan sonra ev sahibinin üstünlüğü sahaya yansımaya başladı.
Ozan – Okay hattındaki kaymalar üzerinden, stoperlerimizin hemen önündeki alanda Griezmann’a çok fazla topla buluşma imkanı verdik. Barcelonalı yıldız da bedeli ödetmeye çok yaklaştı; ancak Mert Günok kariyer performanslarından birini sergilemek için mükemmel bir gün seçmişti. Maç temposu yakalayamayan Okay’ın zorlandığını tespit eden Güneş, 35. dakika civarında saha içinden Mahmut yamasıyla çözüm üretmeye çalıştı. İkinci yarıda ise merkezi Mahmut ve Ozan ile ikilerken; Okay’ın yerine Hakan’ı sahaya sürdü.
Birden hızlanmalar ve alan değiştirmeler konusunda Fransa’ya yanıt vermekte çok zorlandık. Bu beklenen bir durumdu. Coman, Griezmann, Ben Yedder gibi çabuk ve yetenekli oyuncular dar alanda fark yaratabildikleri için çok kıymetliler. Ama ikinci yarıda merkezi dörtlü bir blokla savunmamıza rağmen verdiğimiz pozisyonlarda bir azalma olmadı. Giderek daha kalabalık görünen ama daha az alan kapatabilen savunmamızda, Çağlar ve Merih ikilisi, 72’de oyuna giren Giroud’nun 5 dakika sonra attığı kafa golüne kadar kaleyi kapamak adına her şeyi yaptılar.
Topu kazandığımızda, stoperlerini orta sahanın da önüne çıkarmış bir rakibe karşı bir kere kontra atak deneyebilmiş olmamız diğer büyük eksimizdi. Hele golü yiyene kadarki tek denememiz bizi öne geçmenin kıyısına getirmişken. Neyse ki, 82. dakikada Şenol Güneş’in kafasında kurguladığı pozisyonlardan ikincisini, yani duran top şansını bulduk ve beraberliği aldık. İki pozisyonda da Hakan Çalhanoğlu damgası vardı.
Elemelerdeki en iyi altı grup liderinin turnuva çekimlerinde ilk torbada yer alacak olması bakımından büyük önem teşkil eden Fransa deplasmanından birinciliği koruyarak dönüyor olmamız müthiş. Merih, Çağlar ve Mert performanslarıyla, Şenol Güneş ise maç içindeki dokunuşlarıyla fark yarattılar; tebriği hak ettiler.