Daha kendisi çocukken bir de bebeğini büyütmeye çalışmak hiç de kolay değil. Sokaklarda koşup, eğlenip, okuyup, bir şeyler öğrenip hayata atılmak varken...

Evlilik bir çocuğun kaldıracağı şey değil

MELTEM YILMAZ | @meltemmmylmz

AKP’nin ‘çocuğa cinsel istismardan’ yargılanan faili evlenme şartıyla hapisten kurtaran önergesi, muhalefet ile sivil toplum örgütlerinin tepkisi üzerine Meclis Genel Kurulu’ndan çekildi.

Hükümet yetkilileri, söz konusu önergenin Romanlar’ın talebi üzerine hazırlandığını iddia etmişti. Biz de İstanbul’da Sulukule’ye giderek orada yaşayan son Romanlara bu iddiaların doğru olup olmadığını sorduk.

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, Roman gençler son yıllarda erken evliliğe giderek daha karşı. Çevrelerindeki örnekler, erken evliliğin neden olduğu olumsuz sonuçları yakından gözlemlemelerini sağlamış. O nedenle kendilerini evlilik yoluyla kurtarmaya değil, mesleklerinde daha iyi bir noktaya gelmek için yetiştirmeye odaklanmış durumdalar.

‘Duyduğum en saçma yasa diyebilirim’
Gizem Nalbant, 20 yaşında, dans eğitmeni ve grafik tasarımı bölümü öğrencisi. Doğma büyüme Sulukuleli.

» Çevrendeki, küçük yaştaki arkadaşlarının evliliklerini gözlemlediğinde ne görüyorsun?
Roman gençler arasında erken yaşta evliliğin yaygın olduğu bir gerçek. Bu garip bir gelenek gibi. Aileyle de alakası yok, açıkçası eğitimsizliğin getirmiş olduğu bir sonuç.

Bana da böyle şeyler geldi ama ben hiç düşünmedim. Çünkü bu evlilikleri kesinlikle onaylamıyorum. Çünkü erken yaşta evlendiği gibi erken yaşta ayrılan, hayatlarının en büyük acısını yaşayan insanları gördüm. Daha kendisi çocukken bir de bebeğini büyütmeye çalışmak hiç de kolay değil.

Kendi çocukluğunu yaşayıp sokaklarda koşup, eğlenip, okuyup, bir şeyler öğrenip hayata atılmak varken kaynana, bebek, koca gibi olgular bir çocuğun kaldırabileceği şeyler değil. Zaten hepimiz görüyoruz bu tip evliliklerin ilerde kalıcı izler bıraktığını.

»Romanlar’ın talebi üzerine düzenlendiği iddia edilen, cinsel istismar önergesini nasıl değerlendiriyorsun?
Bugüne kadar duyduğum en saçma yasa diyebilirim. Bu yasa, bir kız çocuğunun hayatıyla, hayalleriyle oynamaktan başka bir anlama gelmiyor. Ufacık bir çocuk, evlilik kelimesinin dahi anlamını bilmezken onu buna mecbur bırakmak dünyanın en saçma seçeneği bence. Bu yapılan bir çocuğun psikolojisiyle oynamaktan başka bir şey değil.

»Roman gençlerin bugün en önemli ihtiyaçları nelerdir?

Romanlar için evlilik bir ihtiyaç değil, bir çıkış yolu hiç değil. Roman gençlerin evliliğe ihtiyacı yok, yeni ve güzel bir geleceğe ihtiyacı var. Çünkü Roman gençlerin en büyük sıkıntısı eğitimsizlik ile rol model sıkıntısı. Rol modelinin kötü olması, o çocuğun hayatını da kötüye yönlendiriyor. Çünkü etrafımızda çok fazla pislik var ve bu bize bir süre sonra normal geliyor.

‘Rahatsızız’
Sulukule’de yaşayan Mehmet Asım Hallaç (60) ise geçmişte kentsel dönüşüm yasası, bugün cinsel istismar düzenlemesi gibi hayati konuların Romanlar üzerinden gündeme getirilmesinden rahatsız.

»Cinsel istismar önergesinin Romanlar’ın talebi üzerine ortaya çıktığı söyleniyor. Öyle mi gerçekten?
Benim anlayamadığım nokta, neden toplumda can damarı konular hep Romanlar üzerinden konuşuluyor. Geçmişte kentsel dönüşümde de böyle oldu, bugün tecavüz meselesinde de bu oluyor. Bu durumdan rahatsızız.

»Önergeye ilişkin sizin gözlemleriniz ne yönde?

Bugünkü yasa, yürürlükteki haliyle zaten 16 yaşında bir kız çocuğunun ve ailesinin rızası olması halinde evlendirilmesini onaylıyor.

Yeni yasal düzenlemenin amacını ise henüz anlamış değiliz. Önergeyi bu haliyle onaylamıyorum ve yeniden gözden geçirilmesini talep ediyorum. Bir kere her şeyden önce tecavüzcülerin ayrı tutulması gerekiyor.

‘İnsanlık ayıbıdır’
Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Dayanışma Derneği Başkanı Şükrü Pündük ise önergenin tecavüzcüleri kapsayacak şekilde yasalaşması halinde buna öncelikle Roman halkının karşı çıkacağını belirtiyor.

»Sizin Romanlar olarak bu konudaki talebiniz tam olarak nedir?
Biz gençlerin cezaevlerinder kurtarılmasını istiyoruz. Bunun dışında, bugünkü konuşulduğu şekliyle, tecavüzcüleri kapsamasına önce biz karşı çıkarız.

»Ama görünen o ki kapsıyor. Bu durumda bu yasa Romanlar’ın istediği bir yasa olarak anılacak. Ne yapacaksınız?
Bakın, 60 yaşındaki adamın 15 yaşında bir kızı almasına biz de son derece karşıyız. Dahası, bir kız çocuğunun tecavüz edenle evlendirilmesi insanlık ayıbıdır, o kişiyi en başta biz kendi içimizde cezalandırırız. Biz Romanlar olarak yasa çıksın da nasıl çıkarsa çıksın demiyoruz. Tecavüzcüler ve yaş farkı olanlar muhakkak ayrı bir tarafa konulmalı. Bu konuda hukukun eninde sonunda tecelli edeceğine inanıyoruz. Zaten eğer böyle bir konuda yanlış bir karar verilirse halk sokağa dökülür.

‘Evlilik sorunları artırır’

Yıllarca Sulukule’de Romanlarla çalışan, çeşitli atölyeler kuran Funda Oral, erken evliliğin sorunları azaltmak bir yana, artırdığını gördüğüne dikkat çekiyor.

»Sulukule’de uzun zaman çalıştınız. Cinsel istismar önergesi, gerçekten oranın bir ihtiyacı mıydı?
Yıllarca Roman gençlere eğitim olanakları sunulması konusunda konuştuktan sonra şimdi çocuk evliliğinin olağanlaşmasının gündemde olması bizi sorunların çözümünde çok geri bir noktaya götürüyor.

Devletin ve anne-babanın görevi ve sorumluluğu çocuğun sağlıklı ve mutlu büyümesidir, güvende olmasıdır. En az 18 yaşına kadar da çocukluk devam eder.
Romanlar’da çocuk evliliğinin yaygın olmasına pek çok rapor ve araştırmada değinildi. Bunu önlemek için Roman gençlerin eğitime devamları ve meslek edinmelerinin teşvik edilmesi gerekiyor. Evlilik çocukların sağlıklı ve güvenli gelişimini sağlamaz. Sorunları çözmez tam tersine artırır.