Kaan Sezyum
@kaansezyum

Maçta skora ve hakemin verdiği kararlara bozuldum, hakeme dalarak kendimi ifade ettim. İfade özgürlüğümdür bu benim…

Güvenlik güçlerindeki kardeşlerim gelmeseydi de kafasını şöyle ezip ezip paramparça etseydim. Sonuçta dayakla çözülecek çok şey var. Orada kimse bana da giremeyeceği için, sağlam bayıltırdım. Belki ölümlü bir kaza çıkar gün gelir elimden, işte öyle bir bomboşum ki hiçbir fikrim yok…

Rakip takımın yöneticilerine kıl oldum, ben de yöneticiyim ama bi yere kadar. Bir noktadan sonra, sonuçta genlerimizde var, atalarımızdan gelen bir refleksle, rakip takımın yöneticilerine saldırdım. Arkadaşlardan bazıları sağ olsun, kendilerini merdivenlerden aşağıya attılar. Sonuçta takım tutmak, takım için vuruşmak ve gerekirse takım için başka takımın yöneticilerini merdiven boşluğuna filan atmaktır. Sinirimi alamadım, eve gideyim de karımı, çocuklarımı filan döveyim biraz da…

Sadece yumruk var benim hayatımda. Belki de en baştan beri dayak vardı… Bir şaklama sesi, beyazlık, sonrasında hayat başladı. Sonra okulda, evde, sokakta dayak vardı. Vur ha vur! Barış Manço parçası var böyle… Benimle birlikte dayak da hep büyüdü, artık dayanamadım, ben de dayak atmaya başladım. Hayatın kuralı bu. Güçlü güçsüzü yener. En güçlünün hayatta kalması, evrimin bir parçası. Kimse evrimi eleştirmesin, delerim! Sonuçta biz de evrimsel olarak insandan daha ileride bir yerdeyiz artık. İnsan bizden korkuyor. İnsanı döverek, bıçaklayarak, korkutarak ona her şeyi yapabiliyoruz. Döverek tecavüz, döverek gasp, sırf dövmek için döverek dövmek gibi yüksek ilgi alanlarımız var. Biz her şeye saldıranlar, evrimde sizlerden çok daha ilerideyiz değerli insanlar. Tamam, aklımızı kullanamıyoruz, muhakeme yeteneğimiz kısıtlı, çok sinirli ve tahammülsüzüz ama biz sizden daha üstün bir ırkız…

Bu nasıl oldu? Tabii ki yeni ülkemiz sayesinde, hep birlikte bunu başardık. Milletçe ülkenin önünü açtık, milli irade bize güç verdi. Milli irade sayesinde ülkemiz ve halkımızın evrimleşmesindeki engelleri ortadan kaldırdık. Bakın Darwin diyor bunu, bir bilim insanı. “Güçlü olan genler hayatta kalır, evrimde her zaman diğerlerinden daha avantajlı olanlar hayatta kalır”…

Elimizde tüm avantajlar var artık. İstediğimiz kötülüğü yapabiliyoruz. Evrim engellenemez. Doğayı sevmiyoruz mesela, kimse bize bir şey yapamıyor. Çünkü biz güçlüyüz, herkesi döveriz. Hatta döve döve ilerliyoruz… Gerçekten de tokatımızı yiyen kendine geliyor. Yazarsa köşesinde tersine dönüyor, çizerse tarama ucunu yağa banıyor çizmeden önce… Karşımızda herkes mum gibi dikiliyor. En sevdiğimiz şey ise para. Neden? Çünkü para en güçlü olanların tek yar ve yardımcısı. Nasıl mı? Açıklayayım:evrim-kazandi-insanligi-geride-biraktik-131175-1.

Başınıza kötü bir şey mi geldi. Biraz para alın, sıkıntı çıkan noktaya ovazlayarak uygulayın. Hop, sorununuz çözüldü.

Mesela bir takım kaçakçılık, ambargo çözme, cari açık kapatma gibi kıllı-yünlü işlere filan mı gireceksiniz, o zaman öncelikle rahat giyinmeniz gerekiyor. Rahatınız için takım elbisenizin içini tomar tomar parayla (Aman avro olmasın, karıştırmayın) dolduruyorsunuz. Sonra ayakkabılarınızı bir gün önceden parada bekletiyorsunuz. Hoop sizin işiniz çözüldü.

Ne diyordum, son yıllarda evrimimizde bir sonraki aşamaya geçtik. Artık güçlünün haklı olduğu, Darwin’in görse, Kediciklerin Efendisi ile birlikte gözyaşları ve Metallica eşliğinde karşılayacağı bir durumdu bu.

Artık ilerledik, kanun, hak, hukuk, insanlık, saygı, sevgi, hürmet gibi kavramlar yok. Çünkü onlar insanlara mahsus zavallılıklardı. Artık evrimin kapılarını çalarken kimseye yakalanmayacağız. Çünkü bizi yakalamaya gelenleri de döveceğiz. Artık tek güçlü biziz.

Yeni ülkemizde yeni ileri insanlığımız tüm insanlığa hayırlı ve uğurlu olsun.