Fatsa sadece dün değil, aynı zamanda bugün ve gelecektir. O yüzden egemenlerin Fatsa’yla hesabı da hiç kapanmaz.  Bizim için güzel yarınlar muştusu olan Fatsa, onların kabusudur

Fatsa’nın ayak izleri

YAŞAR AYDIN

Fikri Sönmez’i tanıyanlar hep bir çınara benzetir onu. Sırtını korkusuzca yaslayabileceğin, gölgesinde durabileceğin bir çınar. Küçük bir sahil kasabasında 1960’larda başladığı mücadeleye aralıksız devam eden Fikri Sönmez,

Türkiye solunun en acı anlarına da tanıklık eder. Kızıldere’de sadece politik yoldaşını değil üç yakın arkadaşını da kaybeder. Ağır işkencelerden sonra hapse atılır. 1974’de cezaevinden çıktıktan sonra gençlere abi olur; yol gösterir.

Her mücadelenin tam ortasında yerini alır. Ne fikrinden ne de eyleminden vazgeçer. Devrimci fikirlerin teslim alınamayacağının yürüyen figürüdür Fatsa sokaklarında. Bu yüzden de hep hedefindedir egemenlerin.

Terzilik yaparken de böyleydi, Belediye başkanı olduktan sonrada böyle devam etti. Fikri Sönmez’e uygulanan ağır işkencelerin, uzun hapisliklerin, baskıların da arkasında sömürgenlerin bu fikre, duruşa karşı bitmeyen kini yatar.

Bedenler tutsak edilse de yok edilse de fikirler nesilden nesile, eylemden eyleme akar gider. Bizim kutup yıldızımız olmaya devam eden Fatsa, egemenler için de halen korkulu bir rüyadır.