Favoriler bir bir giderken...

47 ayın sultanının sonu yaklaşıyor, çeyrek final aşamasına kadar geldik. 56 maç izledik, sadece 8 tane kaldı, en heyecanlıları… Artık her gün maç yok, futbolseverler boş akşamlarda yeniden sosyalleşmeye çalışacaklar. Ama akıllar hep kalan sekiz maçta olacak. Bir futbolseverle akşam yemeği yemek için 16 Temmuz’u beklemek en doğrusu…

Son 16 eşleşmelerinin ilkinde Fransa ile Arjantin Kazan’da karşı karşıya geldi. 2 gol atıp bir de penaltı yaptıran Kylian Mbappe, Lionel Messi’yi tatile gönderirken futbol dünyası da resmi olarak yeni bir yıldız kazandı. Günün diğer karşılaşmasında Uruguay, Cavani’nin golleriyle Portekiz’i 2-1 mağlup ederek bir başka yıldız oyuncuyu, Ronaldo’yu tatile yolluyordu. Grup maçlarında gol yemeyen tek kaleci olan Galatasaray’lı Muslera, Beşiktaş’ta forma giyen Pepe’nin kafa vuruşuna engel olamayınca kalesinde ilk golü gördü. Ancak bu gol Portekiz’e yetmeyince ilk çeyrek final eşleşmesi de belli oluyordu. Fransa ile Uruguay 6 Temmuz Cuma akşamı Nijniy Novgorod Stadı’nda ilk yarı finalist olmak için karşı karşıya gelecekler. Turnuvanın en iyi kadrolarından birine sahip olan Fransa, Danimarka ile el ele işlediği günahı (Şu ana kadar oynanan 56 maç arasında tek golsüzü Fransa ile Danimarka arasında oynandı) unutturup tekrar futbolseverlerin gönlünü kazanması kolay olmayacak.

Festivalin 18. gününde çeyrek finalistler penaltı atışları sonunda belli oldu. Önce turnuvanın en zayıf grubundan tek güçlü takıma diş geçiremeden ikinci olarak çıkan ev sahibi Rusya, İspanya’yı kupanın dışına itti. İspanya, turnuva rekoru kırarak topa %79 oranında sahip olmasına rağmen kendi yarı sahasında kusursuz savunma yapan Rusya karşısında topu üçüncü bölgeye taşıyamadı. Başlama vuruşundan itibaren maçı penaltılara götürmek için sahaya çıktığı belli olan Rusya kalecisi Akinfeyev’e güveniyordu. Tecrübeli eldiven bu güveni boşa çıkartmadı ve Aspas’ın penaltısını harika bir refleksle kurtarıp ülkesini çeyrek finale taşıdı. Günün ikinci eşleşmesinde gizli favori Hırvatistan, Danimarka’yı penaltı vuruşları sonunda eleyerek yoluna devam etti. Maç boyunca baba oğul Schmeichel’ların gölgesinde kalan Hırvat kaleci Subasic, penaltı atışlarında sahneye çıkarak Hırvatistan’ı Rusya’nın rakibi yapıyordu.

Futbol ziyafetinin 53. maçında dünya kupalarının vazgeçilmezi Brezilya, Meksika ile karşı karşıya geldi. Messi ve Ronaldo’nun vedasının ardından gözler Neymar’ın üzerindeydi. Brezilyalı yıldız oyunculuk yeteneklerini sergilemekle kalmadı, o yetenekleri emekli olduktan sonra beyaz perdeye de taşıyabileceğinin sinyallerini verdi. Sambacılar maç boyunca kusursuz oynayan Meksika kalecisini ve savunmasını çaresiz bırakan iki golle çeyrek final biletini kaptılar. Günün diğer karşılaşmasında Belçika, turnuvanın en büyük geri dönüşüne imza attı. İlk yarısı golsüz biten karşılaşmada Japonya ikinci yarının başlarında Haraguchi ve Inui’nin golleriyle 2-0 öne geçti. Vertonghen’nin serseri kafa vuruşunun filelere gitmesiyle kendine gelen Belçika, sonradan oyuna giren Fellaini ve Chadli’nin golleriyle turnuvadaki dördüncü maçını da kazanarak adını çeyrek finale yazdırıyordu. Japon taraftarların turnuvaya damga vurdukları kesin! 90+4’de gelen golün yıkıcı etkisine rağmen Rostov Arena’yı da temizleyerek terk ettiler.

20. gün turnuvanın en sıkıcı karşılaşmalarından biriyle başladı. İsveç - İsviçre eşleşmesinin 66. dakikasında Forsberg’in şutu rakip savunmacı Akanji’ye çarparak ağlara gidiyor ve Tanrı futbolseverleri uzatma dakikaları işkencesinden kurtarıyordu. Zlatan olmadan İsveç’in daha iyi olduğunu söyleyenlere şekersiz pasta, tuzsuz yemek yediresim geliyor. Zlatan İsveç’in ruhuydu, o olmadan gelecek kuşaklara anlatacak hikayeler olmadan değil çeyrek final, final görsen de manası yok. Tüm zamanların uzatma dakikalarında en çok gol atılan dünya kupasının 56. maçı futbolun artık 90 dakikadan biraz daha uzun olduğunu bir kez daha gösterdi. İngiltere Harry Kane’nin penaltı vuruşuyla öne geçmiş, Pickford tam gerektiğinde sahneye çıkarak imkânsız bir kurtarış yapmıştı. Herkes hakemin bitiş düdüğünü beklerken adı Fenerbahçe ile anılan ancak turnuva boyunca attığı her golle bu transferi imkânsızlaştıran genç stoper Yerry Mina’nın kafa vuruşu maçı uzatmalara taşıdı. Penaltı vuruşlarında elenmesiyle meşhur İngiltere’de Henderson üçüncü penaltıyı kaçırdığında herkes eleneceklerinden emindi. Makus talihi değiştiren Pickford oldu. İngiliz halkının bir bölümü penaltı vuruşlarıyla tur atladığına hâlâ inanmıyor.