Sel felaketlerinin sürekli yaşandığını belirten SOL Parti Ekoloji Çalışma Grubu açıklama yaptı: “İktidarın rantçı politikaları felaketlere neden oluyor”

Felakete davetiye

Haber Merkezi

SOL Parti Ekoloji Çalışma Grubu, Karadeniz Bölgesi’nde yaşanan sel felaketlerine ilişkin yazılı açıklama yayımladı. Geçtiğimiz hafta Kastamonu’da yaşanan selde 15 geçici köprünün kullanılamaz hale geldi, 5 köye ulaşım sağlanamadı. Yapılan açıklamada iktidarın geçtiğimiz yıl ağustos ayında yaşanan Karadeniz sel felaketinin sonuçlarını ciddiye almadığı ifade edildi.

Sorumluluk alınmadığı takdirde daha kötü manzaralarla karşılaşılabilineceğinin altı çizilen açıklamada, iktidara rantçı politikalarından vazgeçmesi, sorumluluk ve önlem alması konusunda çağrı yapıldı. Yapılan açıklamada geçtiğimiz yıl yaşanan taşkınlardan hasar gören 55 köprünün bir kısmının ihale süreçlerinin halen devam ettiği belirtilerek “Sel felaketinde yaşanan can ve mal kayıpları dün gibi hatırdayken, aradan geçen bunca zamanda köprülerin ihalelerinin bile tamamlanmaması iktidarın insan hayatına vermediği önemi açıkça göstermektedir” denildi.

Açıklamada iktidarın her felaket sonrası sorumluluktan kaçtığının altı çizilirken, iktidarın sorumluluğu doğaya yükleyerek felaketlerin gerçek sebeplerini gizlediği belirtildi. Yapılan açıklamada “Derinleşen iklim kriziyle birlikte artan yağışların iktidarın dere yataklarının imara açılması, HES'ler, taş ocakları, madenler ve beton yollarla ormanlara yapılan tahribatlar, plansız, çarpık ve rantçı kentleşme politikaları ve bu politikaların getirdiği altyapı yetersizlikleri felaketlerin gerçek sebebidir” denildi.

Açıklamada iktidar “kader, fıtrat ve dünyada da oluyor” gibi söylemleri ve doğa yıkım politikalarını bırakmaya, sorumluluk ve önlem almaya davet edildi.

Yapılan açıklamada alınması gereken önlemler şu şekilde sıralandı:

•Taşkın erken uyarı sistemleri meteorolojik verilerle beraber etkin hale getirilmeli
•Altyapı tesisleri (köprü, menfez, sel geçidi vb.) taşkın debilerini geçirecek şekilde inşa edilmeli, inşaat sonrası süreçte periyodik bakım çalışmalarının yapılmalı ve dere yatakları temizlenmeli
•Üst havza önlemlerine ağırlık verilerek taşkınların yerleşim yerlerine ulaşmadan etkisi azaltılmalı
•Taşkın sahasına yapılan yapılaşmalar ortadan kaldırılmalı
•Kurumlar arası eşgüdümü sağlamalı ve birbirini tamamlayan projeler geliştirilmeli, kurumların çalışanlarının nitelik ve nicelikleri artırılmalı, etkin ve hâkim bir kamu iradesi oluşturulmalı
•TMMOB gibi meslek örgütlerinin ve bilim insanlarının çalışmaları dikkate alınmalı
•Yaşanan afetler neticesinde, afetten etkilenen bölge halkının ihtiyaçlarına yönelik hazırlık yapılmalı
•Bilimsel yöntemlere dayanan yerel dirençlilik ve afet riski azaltımı planı hazırlanmalı
•Suyu emecek toprak alanlarını ortadan kaldıran kentleşme, imar, orman ve enerji politikaları terk edilmeli, mevcut ve planlanan tüm projeler gözden geçirilmeli ve ekosistemi tahrip eden çalışmaların tümüne son verilmeli.