Final Four 2019’un ilk ayağında, tarihte ilk defa iki Türk takımı karşı karşıya geldi. Üst üste beşinci defa bu başarıyı gösteren Fenerbahçe ile 19 yıl sonra en büyük organizasyonda yer alan Anadolu Efes’i karşı karşıya getiren karşılaşma Efes’in büyük üstünlüğüyle sona erdi: 73-92. İki farklı basketbol ekolünü temsil eden takımın karşılaşmasında lacivert-beyazlılar olağanüstü hücum performansıyla […]

Fenerbahçe’ye 19 sayı fark atan Anadolu Efes, Euroleague finalinde: Kimseyi görmedim ben senden daha özel

Final Four 2019’un ilk ayağında, tarihte ilk defa iki Türk takımı karşı karşıya geldi. Üst üste beşinci defa bu başarıyı gösteren Fenerbahçe ile 19 yıl sonra en büyük organizasyonda yer alan Anadolu Efes’i karşı karşıya getiren karşılaşma Efes’in büyük üstünlüğüyle sona erdi: 73-92.

İki farklı basketbol ekolünü temsil eden takımın karşılaşmasında lacivert-beyazlılar olağanüstü hücum performansıyla finale yükselen taraf oldu ve tarihinde ilk defa bu başarıya imza attı. Savunmaların biraz uyuduğu, hücumların ise bir hayli aktif çalıştığı maçın hikâyesi:

EFES’İN İSTEDİĞİ TEMPO

Karşılaşmaya iki takım da hücumda etkili başlarken, Anadolu Efes’in istediği tempoda geçen ilk periyotta yüzdeler bir hayli yüksekti. Sarı-lacivertliler, ilk periyotu 20-19 önde kapatsa da oyun istedikleri tempoda oynanmadı. İkinci çeyrekte oyun aynı ritimde devam ederken hücumlar yine ön plandaydı.

Efes ana oyun planı olan birebirler ve dış atışlar üzerinden skor üretirken, Fenerbahçe kendi kimliğini pek fazla sahaya yansıtamadığı devre boyunca skora tutundu. Sarı-lacivertlileri bu kadar başarılı kılan bir başka unsur da bu. Şartlar ne olursa olsun bir şekilde uyum sağlayıp hayatta kalabiliyorlar. Dün ilk yarıda oynanan oyun Efes için en ideal oyundu belki de ancak Fenerbahçe’nin inatçılığı nedeniyle maçı kopartamadılar.

LARKIN KURALLARI

Üçüncü çeyreğin ilk dakikalarında Fenerbahçe Nicola Melli’nin orta mesafeleri üzerinden skor üretirken, Efes’te ise Shane Larkin şov vardı. Oyunun gidişatı tamamen farklı bir yöne çeviren ABD’li oyun kurucu Fenerbahçe’nin oyun dengesini tamamen bozdu ve son periyota girilirken fark 11’e çıktı. (68-57) Bu bölümde Fenerbahçe’nin skorda geride kalmasında Larkin kadar payı olan bir başka sebep ise faul problemi nedeniyle kenarda kalan Kostas Sloukas’ın eksikliğiydi. Yunan guardın organizatörlüğünün eksikliğini bir hayli hisseden sarı-lacivertliler farkın açılmasına engel olamadı.

Final periyotunun ilk bölümünde hız kesmeden devam eden Efes, oyunu yavaş yavaş kopartmaya başladı. Maçın son bölümünü tamamen formaliteye çevirmeyi başaran lacivert-beyazlılar, görkemli bir galibiyetle finale uzanan taraf oldu. Evet, Fenerbahçe’de Datome gibi önemli bir parça yoktu. Vesely sakatlık sonrası formsuzdu. Sloukas girdiği faul problemi nedeniyle oyuna hiç giremedi. Ama bütün bunlar alınan galibiyetin büyüklüğünü azaltmıyor. Avrupa basketbolunun son 5 yılını domine eden ve skor ne olursa olsun vazgeçmeyen bir takıma mağlubiyeti bu şekilde kabul ettirmek çok önemli ve final için ekstra bir motivasyon kaynağı.