Zeytinlik alanların madencilik faaliyetine açılmasına tepkiler çığ gibi büyüyor. Ülkenin birçok noktasında eylemler sürerken, yönetmeliğin iptali için adliyelerin koridorları arşınlanıyor.

Ferman AKP’nin zeytinler bizim

Aycan KARADAĞ

Zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetleri yürütülmesinin önünü açan yönetmeliğin yürürlüğe girmesine tepkiler ülkenin dört bir tarafında sürüyor. Yapılan değişikliğe karşı; İzmir Büyükşehir Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyesi, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı odalar, Çiftçiler Sendikası (Çiftçi-Sen), SOL Parti, İYİ Parti ve Ulusal Zeytin Konseyi, Danıştay’a başvurarak dava açarken dün de CHP, Ayvalık Belediyesi Danıştay’a başvurdu.

Bodrum Belediyesi ve Milas Belediyesi, odalar ve dernekler de yaptıkları açıklamalarda önümüzdeki günlerde yönetmeliğe karşı dava açacaklarını duyurdu. Öte yandan Akhisar Çevre Derneği, Salihli Çevre Derneği ve Ege Çevre ve Kültür Platformu(EGEÇEP) Akhisar Belediyesi önünde bugün yönetmeliği karşı kitlesel basın açıklaması gerçekleştirecek.

CHP Aydın Milletvekilli Süleyman Bülbül, zeytinlik alanlarında madenciliğin önünü açacak olan yönetmeliğin iptal edilmesi için Danıştay’a başvurduğunu açıkladı. Bülbül, zeytinlik alanları yağmaya ve talana açan, çevre ve toplum sağlığını tehlikeye düşüren ve zeytincilik faaliyetini tehlikeye sokacak olan yönetmeliğin iptalinin gerektiğini vurguladı. Ege Bölgesi’nde bulunan zeytinlik alanlarının bitki örtüsü ve zeytincilik faaliyeleri sebebiyle oluşturduğu artı değerin istihdam ve ekonomik gelir olarak katkı sağladığını belirten Bülbül, “Jeotermal, rüzgar santralları ve madencilik faaliyetleri nedeniyle olumsuz etkilenen zeytinlik alanları, iptali istenen yönetmelik hükmü ile birlikte tümüyle ortadan kalkma riski altına girmiştir. Anayasa’nın 56. maddesi ‘Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir’ hükmünü ihtiva etmektedir. Bu kapsamda devletin, zeytinlik alanları koruması ve geliştirmesi, anayasal bir yükümlülüktür" dedi.

15 MESLEK ÖRGÜTÜNDEN TEPKİ

Ankara’da ise aralarında Türkiye Hayvancılık Kooperatifleri Merkez Birliği (HAY-KOOP), TMMOB, Türkiye Biyologlar Derneği, Türkiye Ormancılar Derneği, Türkiye Ziraatçılar Derneği’nin de 15 kurum Ziraat Mühendisleri Odası’nda açıklama yaptı.

Basın açıklamasını okuyan Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Suiçmez, “Zeytinliklerimizin madencilik, enerji, petrol ve doğalgaz arama, jeotermal tesisler, sanayi, turizm, imar amaçlı talanına yönelik girişimler geçmişten günümüze gündemden düşmüyor. Anayasa ve de yasalardaki koruyucu hükümlere rağmen 2002 yılından beri sürekli gündeme gelen mevzuat değişiklikleri, doğayı ve tarımı korumaya duyarlı kesimlerin toplumsal mücadelesi ve hukuk mücadelesi ile defalarca yargı tarafından durduruldu” diye konuştu.

'ZEYTİNCİLİĞİN GELECEĞİ TEHLİKEDE'

Suiçmez şunları dile getirdi: "Tarım alanlarını, meraları, zeytinlikleri, ormanları korumak yerine enerji amaçlı kömür ve jeotermal faaliyetlerde belli şirketlere yönelik yeni imtiyazların gündeme getirilmesi kabul edilemez. Değişiklikte yer alan ‘kamu yararı’ kavramı geçmişteki olumsuz uygulamalar ortada iken zeytinliklerin geleceği adına ciddi bir tehlikedir ve kabul edilemez. Faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getirme taahhüdü, geçmiş uygulamalar dikkate alındığında işlevsizdir ve kabul edilemez. Asırlık zeytinliklerin belli şirketlerin kârı için taşınmaya çalışılması ya da şekilsel yeni zeytinlik dikilmesi taahhüdünün bilimsel hiçbir açıklaması yoktur ve kabul edilemez. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın temel görevi zeytinlikleri koşulsuz korumak, zeytin ve zeytinyağı üretimini artırmak iken, bu görevini yok sayarak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın doğayı ve tarım alanlarını yok edecek uygulamalarına rıza göstermesi, aracılık yapması kabul edilemez."

'BÖLGEMİZ MADEN ŞİRKETLERİNİN İŞGALİNDE'

Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği üyeleri de Ayvalık’ta sokağa çıktı. Yapılan açıklamada, “Ülkemiz zeytin ve zeytinyağı üretiminde dünya çapında üst sıralardadır. Ülkemizdeki yüz binlerce çiftçinin yaşamı yalnızca zeytine bağlıdır. Zeytinyağı ihraç ürünümüzdür. Zeytin yoksulun ağacı, fakirin gıdasıdır. Bölgemizin de en önemli geçim kaynağıdır. Ulusal Zeytin Konseyi’nin 2021- 2022 yılları rekolte tahmin raporuna göre, ülkemizde yaklaşık 190 milyon adet zeytin ağacı vardır. Bunun 5 milyon 500 bin adedi Çanakkale İlimizde, 11 milyon 900 bin adedi de Balıkesir ilimizdedir. 190 milyon ağacımız tehlike altındadır. Bölgemiz enerji ve maden şirketlerinin işgali altındadır. Biga yarımadasının yüzde 79’u maden ruhsatları ile kaplıdır” denildi.

İstanbul'da da yaşam savunucuları sokağa çıktı. Kadıköy'de yapılan eylemde 'Zeytinime dokunma' 'Her ağacı tek tek savunacağız' dövizleri taşıyan yaşam savunucuları yönetmeliğin geri çekilmesi için çağrı yaptı.

AKBELEN'DE BULUŞMA

Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı’nda da zeytinlik alanların madencilik faaliyetine tepki gösterilmek için yaşam savunucuları bir araya geldi. Eylemde konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, “AKP hükümeti; para kalmayınca, Hazine’deki parayı bitirince gözünü zeytinliklere dikti. Bugün Akbelen’de kıvılcımı ateşliyoruz. Eğer geri adım atılmazsa Balıkesir’de de, İzmir’de de, Aydın’da da, Bursa Gemlik’te de biz milyonlarla miting yaparız, buna izin vermeyiz. Uzun yıllardır zeytinlikler korunuyor, bu yasa nedeniyle. Zeytinlikler korunduğu için Türkiye’nin değerli arazileri, değerli bölgeleri korunmuş vaziyette. Sanıyorlar ki bu millet, zeytin ağaçlarının kesilmesine izin verecek. Asla buna izin vermeyeceğiz” diye konuştu.