OHAL kapsamında çıkan 9 Şubat 2017 tarihli KHK ile İşsizlik Sigortası Fonu’ndan sermayeye yeni bir kaynak transferi daha yapılıyor. 2017 yılında istihdam edilen her işçi için işverenlere 733,4 TL destek verilecek. Bu desteğin 666,6 TL’si (yüzde 86,2’si) İşsizlik Fonu’ndan karşılanacak. İşsizlik Fonu’ndan karşılanacak yıllık miktar ise, 12 milyar lirayı buluyor.

Bunu şimdilik bir tarafa koyalım. 2000 yılında yürürlüğe giren İşsizlik Sigortası Fonu’nda 31 Aralık 2016 tarihine kadar biriken toplam gelir miktarı 151 milyar TL. Giderler çıktıktan sonra kalan toplam fon varlığı ise 103.2 milyar TL. İşsizlik Fonu‘nun işsizlik ödeneği vermeye başladığı Mart 2002’den 31 Aralık 2016 tarihine kadar 5 milyon 123 bin kişiye toplam 14.3 milyar lira ödeme yapıldı. Yani, toplam 14 yılda fonun sadece yüzde 9,5‘i işsizlere ödenek olarak verildi.

Fondaki hesap hatası
Bu hesaplamada sıkça bir hata yapılıyor. Fon gelirleriyle fonun varlığı karıştırılıyor. 103 milyar liralık fon varlığı, gelir-giderin bir bakiyesidir. “103 milyarın 14 milyarı işsize verildi“ şeklinde bir ibare kullanılıyor. Oysa 151 milyar liranın 14 milyar lirası işsize ödenmiştir.

Çalışma Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da, bilerek ya da bilmeyerek aynı hatayı yapıp işsizlere biraz daha yüksek oranda bir ödenek verildiğini ifade ediyor. Aslında bu karışıklığa İŞKUR neden oluyor. İŞKUR, son beş yılda geçmişe dönük kümülatif gelir miktarını vermeyip sadece yıllık fon gelirlerini ifade ettiği için yalnış bir hesaplamanın yapılmasına yol açıyor.

100 işsizden 13‘üne
Öte yandan 31 Aralık 2016 tarihi itibariyle sadece 481 bin 573 kişiye işsizlik ödeneği ödeniyor. Bu durumda resmi 3.7 milyon kişi işsiz olduğuna göre, her 100 işsizden ancak 13‘üne işsizlik parası veriliyor. Gerçek işsiz sayısının 6.5 milyona ulaştığı ülkemizde tüm işsizlerin sadece yüzde 7,4‘üne işsizlik ödeneği verilmiş durumdadır.

Bu arada 2008 ile 2013 yılları arasında İşsizlik Sigortası Fonu’ndan GAP’a (Güneydoğu Anadolu Projesi) 12 milyar liraya yakın para aktarıldı. Bütçeden karşılanması gereken bu para, işsizlerin fonundan karşılandı. Açıkça bu uygulama, İşsizlik Sigortası Kanunu’nun amacına aykırıdır.

İşsize yüzde 9,5, GAP ve işverene yüzde 24,5
Yine 2008 yılında çıkarılan bir yasayla tüm işverenlerin sigorta priminden 5 puan düşürülmesi ve bunun Hazine tarafından karşılanması öngörüldü. Ayrıca 18-29 yaş arasındaki gençler ile kadınların istihdamındaki işveren sigorta primlerinin yine fondan karşılanması hükme bağlandı. Özürlü istihdamı ile birlikte işverenlere sağlanan bu olanağın yıllık maliyeti 3 milyar lirayı geçiyor.
İşverenlere 2008-2016 yılları arasında yaklaşık 25 milyar lira aktarıldı. Sonuç itibariyle İşsizlik Sigortası Fonu’ndan GAP’a 12 milyar lira, işverenlere de 25 milyar lira olmak üzere toplam 37 milyar liralık bir aktarım yapıldı.

151 milyar liralık fon gelirlerinin sadece yüzde 9,5’a işsizlere giderken, GAP ve işverenlere ise yüzde 24,5’luk bir kaynak aktarılmış oldu.

Şimdi buna ilaveten 2017 yılında fondan işverenlere 12 milyar liralık bir kaynak daha aktarılacaktır.

Koşullar değiştirilmeli
İşsizlik ödeneği brüt asgari ücretin yüzde 40 ile yüzde 80’i arasında değişmektedir. Bugün için 1777,5 TL‘lik asgari ücrete göre işsizlik ödeneğinin üst sınırı 1.422 TL, alt sınırı ise 711 TL‘dir. Yetersiz olan işsizlik ödeneği, en az brüt asgari ücretin iki katına çıkarılmalıdır.

İşsizlik ödeneğinden yararlanabilmek için son üç yılda 600 gün prim ödemek yerine 300 gün çalışmak yeterli sayılmalı, son 120 gün sürekli çalışmış olmak koşulu da 60 güne indirilmelidir.

Öte yandan fondan yararlanma süreleri de uzatılmalıdır. Örneğin 20 ay çalışmış olana 6 aylık işsizlik ödeneği veriliyor. Oysa bu miktarlar; 10 ay çalışıp prim ödeyene 8 ay, 15 ay çalışana 10 ay, 24 ay çalışana da 12 ay işsizlik ödeneği verilmesi şeklinde değiştirilmelidir.

Peki bunları kim talep edecek, işsizin parasını işverenlere aktaranlara kim karşı çıkacak? Her şeyden önce İŞKUR Yönetim Kurulu’nda işçileri temsil eden Türk-İş‘in bu görevi yerine getirmesi gerekir. Oysa Türk-İş, AKP’ye destek çıkmaktan başka bir şey yapıyor mu?