Google Play Store
App Store

"Yasama dönemi 1 Ekim’de başlayacak. O zamana kadar tüm partiler stratejilerini geliştirecekler. Macron’un Barnier’i göstermesi, güç dengesinin parlamento lehine değişmesinin önüne geçti. Sol için bu önemli bir meydan okuma olacak."

Fransa solu yeni yol arayışında

Juliette GACHE
Çeviren: Yusuf Tuna KOÇ Kaynak: Jacobin.com

Jean-Luc Melenchon, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un sağcı Michel Barnier’i Fransa başbakanı atamasından sonra düzenlenen ilk eylemde yaptığı konuşmada, “Demokrasi yalnızca zaferi karşılama sanatı değil, aynı zamanda kaybettiğini kabul edebilme alçak gönüllülüğüdür” diyordu.

Boyun Eğmeyen Fransa’ya göre 160, resmi rakamlara göre 26 bin kişi demokrasinin reddedilmesine karşı öfkelerini ifade edebilmek için toplandı. Öğrenci örgütlenmeleri ve Boyun Eğmeyen Fransa geçtiğimiz hafta bu yürüyüşün çağrısını yaptığında, amaç devlet başkanını Yeni Halk Cephesi’nden solcu bir adayı başbakan seçmesi için baskı yapmaktı. Macron’un çağrısıyla haziranda yapılan erken seçimde birinci çıkan koalisyon sonuçta Yeni Halk Cephesi idi.

HALK CEPHESİ’NDEKİ GÖRÜNTÜ

Geçtiğimiz perşembe günü Barnier’in atanmasından beri Yeni Halk Cephesi partileri büyük ölçüde bütünlüklü bir görüntü veriyor. Sosyalist Parti, yaptığı açıklama ile vekillerinin yeni hükümetin aleyhinde oy kullanacaklarını açıkladı. Melenchon ve Boyun Eğmeyen Fransa içerisinden diğer isimler yaşananların Macron’un darbesi ve demokrasinin inkarı olduğunu belirtti. Hem Yeşiller Partisi Genel Sekreteri Marine Tondelier hem de Komünist Partili mevkidaşı Fabien Roussel, Barnier’in atanmasının seçim sonuçlarına aykırı olduğunu söyledi ve yapılan eylemleri destekledi. Ancak Sosyalist Parti cumartesi günkü eylem çağrılarını desteklemediğini, yeni hükümet ile parlamento içerisinde mücadele edeceklerini söyledi.

SOLDA BİRLİK

Bu partiler arasındaki eski koalisyon deneyimleri sebebiyle Yeni Halk Cephesi ittifakının kalıcı olup olamayacağı çokça sorgulandı. Macron’un 2022’de ikinci kez devlet başkanı olduğu seçimlerdeki sol birlik uzun sürmemişti. Ancak bu kez sol güçler birleşme gerekçelerini çok daha somutlaştırdı: Ateşli şekilde tartışılan, detaylanan ve ekonomistlerin onayından geçen programları. Metnin temel hedefleri kötü şöhretli emeklilik reformunun iptal edilmesi, asgari ücretin artırılması ve servet vergisinin yeniden yasalaşması.

Eyleme katılan 18 yaşındaki Lisa Debaud ittifaka inanıyor: “Örneğin bu ittifakta, Yeşiller ve Sosyalistlerin genelde lafta kaldığını, el sıkışmakta ve keskin sahne konuşmalarında iyi olduğunu biliyoruz, ancak NPA (Yeni Anti Kapitalist Parti) ve Boyun Eğmeyen Fransa’nın sokakta örgütllenen, tartışan, halkı bilinçlendiren büyük ve güçlü bir militan tabanı var, dolayısıyla bu ittifakı bütünleştirenin de bu militanlık olduğunu düşünüyorum.”

Debaud’a göre bu eylem yalnızca öfkenin ifadesi değil, aynı zamanda sol partilere sorumluluklarını hatırlatma çağrısı. “Bu eylem parlamentodaki solu baskı altına almaya yaramalı ki silahlarına daha sıkı sarılsınlar… Bir tür çaresizlik havası var, Sarı Yeleklileri gördük, emeklilik yasasını gördük, kamuoyu artık kurumlar için geçersiz, sesimiz duyulmuyor” diyen Debaud, Macron’un görevden alınmasını talep eden bir döviz tutuyor.

MUHALEFET Mİ HAYAL KIRIKLIĞI MI?

Belki de en önemli sorulardan biri, Barnier’in atanmasının sol ittifakı güçlü bir muhalefete mi yoksa hayal kırıklığına mı götüreceği. Merkezciler ve sosyalistlerin sağ kanadından kimileri, Bernard Cazeneuve’nin olası adaylığını reddederek Barnier’in atamasına sebep olduğu gerekçesiyle sola kızıyor. Eski bir Sosyalist Parti üyesi olan Cazeneuve, François Hollande döneminin son yılında başbakanlık yapmıştı. Bu isme karşı çıkanlardan Paris’in sosyalist belediye başkanı Anne Hidalgo, Liberation’a Cazeneuve’nin adaylığını partisinin engellediğini açıklamıştı.

Ancak solda büyük çoğunluk, Cazeneuve’nin isminin gündeme gelmesini Macron’un Yeni Halk Cephesi’ni bölerek Sosyalist Parti’yi merkezci bir koalisyona katarak Boyun Eğmeyen Fransa’dan uzaklaştırma hamlesi olarak gördü. Sosyalist Parti Genel Başkanı ve koalisyonun mimarlarından Olivier Faure, katıldığı bir televizyon röportajında bu konuya dair “Daha Bernard Cazeneuve’nin başbakan olacağına dair hiçbir şey yokken bile Yeni Halk Cephesi’ni bölmeye yönelik bir arzu vardı. Bunun ne anlama geldiğinin farkında mısınız? Cumhurbaşkanının tercihini belirleyenin Sosyalist Parti olduğunu nasıl düşünebilirsiniz?” dedi.

SOSYALİST PARTİ’DEKİ TARTIŞMA

İttifak Sosyalist Parti içerisinde 2022’den beri tartışma konusu ve partinin 29 Ağustos’ta gerçekleşen yıllık toplantısında yeniden gündeme getirildi. Faure’nin stratejisine yönelik itirazlardan biri, Boyun Eğmeyen Fransa ile dış politika ve laiklik konusundaki zıtlıklardı. Bunun yanında 2027 başkanlık seçimi için öneriler sıralanırken, Sosyalistlerin haziran seçimlerinde liberal kanattan Raphael Glucksmann’ın önderliğinde diğer koalisyon ortaklarından görece daha fazla oy almasını da işaret etti. 2025’te gerçekleşecek parti kongresi kovana çomak sokabilir, partinin cumhurbaşkanı adayı Boyun Eğmeyen Fransa ile arasına mesafe almak isteyebilir hatta ittifakı da bozabilir. Yeni yasama dönemi 1 Ekim’de başlayacak. O zamana kadar tüm partiler bu yeni duruma dair stratejilerini geliştirecekler. Ancak Macron’un gösterdiği duruş ve Barnier ismini aday göstermesi, güç dengesinin parlamento lehine değişmesinin önüne geçti. Sol için bu önemli bir meydan okuma olacak.