Futbola şiddeti bal eyledik

Şimdi bazı önceliklerimizi sıralayarak işe başlamakta yarar var;

Şike,

Rant,

Para,

Komisyon,

Menajer,

Vatan ile bayrak,

Silah ile devam eden önceliklerimiz; bizim futbolun genetik olarak içimize sinmesine yardımcı olan uluslararası farklılıklarımızdır!

Buna UEFA da, FİFA da saygı gösteriyor!

Bizden giden dosyalar mümkün oldukça yukarıda saydığım ve bize ait ayrıcalıklara saygı gösterilerek inceleniyor!

Zaten bu konuda Türkiye Futbol Federasyonu da saygıyla yaklaşımı hak ediyor!

Ha, bunların sonucunda ortaya çıkması gereken enerji fazlası olması gerek; o da ‘şiddet’ olarak futbolumuzda ‘ete- kemiğe’ bürünüyor.

Neden bu kadar zenginliklere sahibiz?

Tabii bunun gerekçeleri de bizim için ayrıcalıktır.

Eğerler…

Eğer; futbolu siyasetin emrine sunmuşsan…

Eğer; futbol literatüründeki hiçbir argümanı kullanabilecek donanıma sahip değilsen…

Eğer; taktiksel olarak kendi futbol yapını ve ekolünü kuramamışsan…

Eğer; futbol ile ilgili hiçbir kaygın yok ise ve süreci sadece ‘rant’ olarak algılamışsan…

Eğer; altyapı ile ilgili insani ve futbolla ilgili hiçbir yatırımın yoksa…

Futbol şiddette kimlik bulur!

İşte o zaman; Futbol Federasyonu ile yurdumun futbol direktörü siyasi erk tarafından atanarak, futbolunun karar mercii olurlar.

Buradaki sonuçlar; ortaya konan ‘kaos’ ve gerilimden alınacak verim sayesinde tabelaya yansır.

Tüm liglerin kalitesi zaten ortada!

Ama Ulusal Takım’da ise;

Tutarsa, kimse onların önünde duramaz.

Ama tutmazsa; o zaman hezimet kaçınılmaz olur. 

‘Bilgi’ ile algı manipülasyonu arasındaki fark, bizim Dünya Futbolu ile aramızdaki fark kadardır.

Algı manipülasyonu 21 yaşında silah çeken çocuğa öncelik verir, bilgi ise her türlü donanımlarını tamamlamış futbolculara öncelik verir.

Bunu tercih eden kişilerin durdukları yere bakmakta yarar var.