Uzaklardan... İngiltere… İngilizce’den futbolumuza uyarlanan ‘Derby’ kelimesi, ayni bölgenin takımları arasında oynanan maçları anlatmak için kullanılır. Dünya futbolunda nam...

Uzaklardan... İngiltere… İngilizce’den futbolumuza uyarlanan ‘Derby’ kelimesi, ayni bölgenin takımları arasında oynanan maçları anlatmak için kullanılır. Dünya futbolunda nam salmış derbilerin ortak özellikleri, ‘mezhep  ayrımına’ dayanmalarıdır. Tipkı, ‘Old Firm’ olarak bilinen, futbolun en eski derbisi Glasgow derbisinde olduğu gibi. Celtic ile Glasgow Rangers arasında oynanan maçlarda şiddet görüntüleri hiç eksik olmaz, derbinin ne demek olduğunu o ‘savaşı’ yakından izleyenler bilir.
Celtic, Katoliklerin takımıdır, Rangers Protestanların. 10 takımlı İskoç Premier liginde, iki takım bir sezonda birbirleriyle dört kez karşılaşır. O günlerde, maçtan çok mezhep çatışmasını andıran görüntülere sahne olur Glasgow şehri, o günlerde İskoçya’da hayat durur. O günlerde, futbol asla yalnızca futbol değildir.
Meseleye bu pencereden bakınca, Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında oynanan maç, belki Türkiye Futbolu’nda önemlidir, ama asla derbi değildir. Zira, derbinin kökeninde inanç ayrılığı yatar, mezhep farklılığı ön plana çıkar. Uzak şehirlerin takımları arasında oynanan maçı ‘derbi’ olarak adlandırmak garip durumdur.
Velhasıl bu ‘derbi yazısı’ vesilesiyle, bu yanlış tanımı düzeltmek gerekir…
•••
İngiliz futbolunun en önemli derbileri, Londra, Manchester ve Liverpool şehirlerinde hayat bulur. Eğer ‘derbi’, mezhep ayrımına bakılmaksızın, yalnızca ayni bölgenin takımlarının mücadelesi olarak tanımlanacaksa, geçtiğimiz sezon Premier ligde 6 takımla temsil edilen Londra’da, sezon boyunca 20 derbi oynanmıştır.
Bu maçların biletlerinin haftalar önceden tükenmiş olması, İngiltere’de futbola duyulan ilginin göstergesidir, yabana atmamak gerekir. Premier ligde, son sezonlarda ilk dördü parsellemiş takımların sezonluk biletlerine sahip olabilmek için, uzunca bir zaman beklemek gerekir. (mesela Arsenal sezonluk bileti için ortalama bekleme sırası sekiz sene).
Londra’da her ne kadar son yıllarda, ‘Arsenal- Chelsea’ çekişmesi en önemli derbi haline gelmiş olsa da, Arsenal’ın kapı komşusu Tottenham’la oynadığı maçların mazisi 1913 senesine dayanır. Kökeni güney Londra’ya uzanan Arsenal, o tarihte Woolwich semtini bırakmış, Kuzey Londra’ya, Highbury’e taşınmıştır.
Haliyle, o yıllarda kuzey Londra’nın tek takımı olmakla övünen Tottenham, bu yakın komşuluktan’ pek haz almaz, düsmanlığın tohumları atılır. İki takım arasındaki çekişme günümüze kadar uzanır. Ancak, 80’li yılların sonundan başlayarak çıkışa geçen, İngiltere’de şampiyonluklar yaşayan Arsenal, Tottenham’ı geride hayli geride bırakmıştır. Tarihinde Şampiyonlar Liginde oynamışlığı olmayan Tottenham, nicedir kapı komşusunun gölgesinde, rakibinin tökezlemesini bekler.
Willie Young, Pat Jennings, David Jenkins ve yakın geçmişte Sol Campbell iki takımın da formasını giymiş futbolcular olarak tarihe geçmiş,.İskoç Teknik adam George Graham, önce Arsenal takımında (1986 -1994), sonrasında Tottenham’da görev yapmıştır (1998-2001). Ancak Arsenal’de yakaladığı başarıyı Tottenham’da tekrar edememiştir.
Geçtiğimiz sezon Arsenal, Premier Lig’i üçüncü (83 puan), Tottenham ise onbirinci sırada (46 puan) tamamladı.
Arsene Wenger’in görevde bulunduğu 28 Eylül 1996 tarihinden bu yana, Tottenham’ın yedi değisik teknik adamla çalışmış olması, iki takım arasında ki yönetiliş farkını gösterme açısından önemldir:..
•••
İngiltere’nin kuzeybatısında, liman şehri Liverpool’un iki takımı arasında ki maçlar ‘Merseyside Derby’ olarak bilinir, tüm derbiler arasında en dostane ortamda oynananıdır. Liverpool ve Everton taraflarları çoğu kez yan yana izlerler takımlarını, ve bu maçlarda tribün ayrımı uygulanmaz. İç içe geçmiş Kırmızı ve Mavi çümbüşüne dönüşür tribünler. 1984 senesinde oynanan Süt Kupası finalinde, iki takım taraftarlarının neredeyse tüm maç boyunca birlikte söyledikleri, ‘Merseyside-Merseyside (Are You Watching Manchester? -Izliyor musun Bizi Manchester?)’ tezahüratı bu derbinin farklılığını gösterir. Iki köklü kulübün stadlarını on dakikalık yürüyüş mesafesinde ayıran Stanley Park, yakın gelecekte Liverpool’un yeni stadına ev sahipliği yapacaktır.
İngiliz futbolunun en çok zafer görmüş şehridir Liverpool, iki kulüp toplamda 27 kez Şampiyonluk kupasını kaldırmıştır. Futbolu yüreğinde taşıyan şehirdir, haftasonları doyumsuz bir futbol festivaline dönüşür. Her futbol taraftarının ölmeden önce görmesi gereken şehirlerin başında gelir Liverpool…
•••
Manchester; Liverpool şehrine 10 kilometrelik mesafede. Manchester United takımının futbol mabedi Old Trafford, son yıllarda Premier Ligde Kırmızı Şeytanlar’ın ezici üstünlüğüne şahit olmuştur. Her ne kadar ayrı şehirlerin takımları olsalar da, iki düşman şehrin takımları arasında oynanan maçlar  coğrafi yakınlıklarından dolayı ‘derbi’ olarak tanımlanır.
Hemen her sezon, İngiliz futbolunun en başarılı iki takımının birbirleri ile oynadıkları maçlar kıyasıya çekişmeye şahit olur. 70 ve 80’li yıllarda, oynadığı müthiş futbolla yalnızca İngiltere’yi değil, Avrupa’yı kasıp kavuran Liverpool’un müzesinde 58 kupa sergilenir. Bunlardan onbiri İngiltere lig şampiyonlugu kupası olmasına karşın, Premier lig kurulduğundan günümüze şampiyonluk kazanamamışlardır.
Liverpool’un ligde ki en son şampiyonluğu, 1991 sezonuna denk gelir.
90’lı ve 2000’li yılların flaş takımı ise geçen sezonun şampiyonu Manchester United’dır. Şampiyonluk kupasını on kez müzesine götürmüştür. Ayrıca United, geçtiğimiz sezon lig ve Avrupa Şampiyonluğunu bir arada yaşamış, Liverpool’u, ligde oynadıkları iki maçta da  mağlup etmiştir.
Alkollü taraftarların olay çıkarmasını önlemek amacıyla, bu iki takım arasında ki maçlar son yıllarda öğle saatlerinde oynansa da, sahada ve tribünlerde gerilim eksik olmaz.
İki takım arasında ki uçurum o kadar derindir ki, aralarında ki en son futbolcu transferi bundan 44 sene önce, 1964 senesinde gerçekleşmiştir (Phil Chisnall - United’dan Liverpool’a transfer oldu).
2006 - 2007 sezonunda, Liverpool, Manchester United’ın savunma oyuncusu Gabriel Heinze’yi kadrosuna katmak istemiş, ancak United bu transfere izin vermemiştir.
Neticede Gabriel Heinze soluğu Real Madrid takımında almıştır.
Manchester şehrinin iki takımı United ve City rekabetinin başlangıcı,1906 senesine dayanır. Bu maçın hasılatı (bin Sterlin), o yıllarda ki en büyük stad geliri olarak tarihe geçmiştir. Danimarka’lı müthiş kaleci Peter Schmeichel, ki takımın da kalesini korumuş, geçtiğimiz sezon City, iki derbiyi de kazanmıştır. 
•••
İngiltere’nin kayda değer diğer derbileri, Newcastle, Birmingham, Sheffield şehirlerinde oynanır. Bunların içinde Newcastle United ve kapı komşusu Sunderland’ın birbirleri ile oynadıkları maçlar en göze batandır. 1996 senesinde, iki komşu arasında ki gerilimi düşürme adına, deplasman takımı taraftarların maça gidişleri engellenmiştir.
İlginç bir nokta daha; Bir zamanlar Fenerbahçe forması giymiş Nicolas Anelka, Londra, Manchester ve Liverpool derbilerinde gol atan futbolcu olarak futbol tarihine geçmiştir…
HAFTAYA: İTALYA VE İSPANYA