Galatasaray’dan rakibe A kalite servis

Trabzonspor, ilk yarısını geride bitirdiği maçta, rakibinin kurtulamadığı “galibiyeti koruyamama” sendromunu iyi kullandı ve altın değerinde bir 3 puan aldı.

Maç öncesinde kadrolar açıklandığında en çok merak edilen eşleşme Visca-Ömer Bayram karşılaşmasıydı elbette. Tahmin edilen, Visca’nın, Ömer’in karşısında Galatasaray’a ciddi problemler yaratacağıydı. Galatasaray’ın kontra hamlesi ön alan baskısıydı ve Trabzonspor’u set oyununda kendi sahasının son metrelerinde karşılamamak için ellerinden geleni yaptılar. Aslında Trabzonspor’un sarı-kırmızılıların bu baskısını yırtıp ceza sahası önüne kadar getirebildiği ataklar oldu, ancak Emre-Kerem-Halil ve zaman zaman onlara katılan Cicaldau’nun oluşturduğu dörtlü, kapılan toplarda tek bir blok halinde çıkmayı başarabildiler ve Trabzonspor’un atak tazelemesine engel oldukları gibi, geriye dönmekte zorluk yaşayan bordo-mavililerin ceza sahasına çok rahat indiler. Aynı dörtlünün arasındaki pas trafiği burada da ev sahibine birçok şans getirdi ve bunlardan bir tanesi de penaltıyı getirdi. Penaltıdan bahsetmişken maçın hakeminin örnek bir pozisyon incelemesine imza attığını söylemek lazım. Bu tür net pozisyonlarda dahi hakemlerimiz çoğu zaman pozisyonu 5 farklı açıdan, 30 saniye hatta 1 dakika boyunca izliyorlar, halbuki Karaoğlan pozisyonu, 2 açıdan 10 saniye kadar izledi. Olması gereken bu.

İkinci yarıdaki değişiklikler ve Torrent’in Trabzonspor’u kendi sahasında karşılama planı sonucu, ev sahibinin topu aralıksız 1-2 dakika ayağında tutması için 75. dakikaya kadar beklememiz gerekti. Babel ve Feghouli’nin de girişi ile Galatasaray hücumları statik oyuncuların topu ayağında tuttuğu, hiçbir şey üretmeyen cılız denemelere dönüştü, zira Babel ve Feghouli rakiple bol bol güreşerek takımı arkalarından tutup çekmeye çalıştılar, ama bu planın işlemesi çok zordu. Oyunu bu kadar geride kabul ettiğinizde de rakibin ikinci topları ayağına alma noktası kendi sahanızın ortası değil, kendi ceza sahanızın içi oluyor. O ikinci topla buluşan da Bakasetas olunca, kalenizde golü görüyorsunuz. İkinci gol için pek söylenecek bir şey yok, belki tek şey, Trabzonspor’un iki golünün de Galatasaraylı futbolcuların rakibe çok rahat vuruş imkanı tanıyan iki pası sonucu gelmiş olması.

Galatasaray yönetimi, bir yandan Fatih Terim sonrası yeni bir yapılanma planları kurarken bir yandan da sportif başarı açısından dibe vurulan bir sezonda, artık akılların bir köşesine iyice yerleşen bir korkuyla uğraşmak zorunda kalacaklar. Bu buhrandan çıkmak kolay değil ve daha 8 ay önce göreve geldiklerinde oluşan o pozitif havadan geriye üzerinde tek bir ağacın kalmadığı çöl kalabilir.