Galatasaray'ın isyanı: Bizde çok sakat var!

Ligin başlangıcının üzerinden 10 hafta geçmesine rağmen set hücumunu yapmayı beceremeyen ancak kaptığı toplarla hızlı ve etkili ataklar yapabilen iki takım Malatya’da karşı karşıya geliyordu. Artura Mina ve Ömer Şişmanoğlu’nun eksikliği elinde dar bir kadro olan Erol Bulut’un kadro seçimini elbette etkilemiştir ancak asıl sıkıntıyı Fatih Terim yaşıyordu. Eren, Serdar Aziz, Nagatomo, Emre Akbaba, Feghouli, Onyekuru, Fernando’dan yararlanamayan tecrübeli teknik adam sahaya gene havalı bir on bir sürmeyi başarsa da yanında özellikle hücum bölgesi için yeterince hamle oyuncusu bulunmuyordu.

Galatasaray’ın maça şaşkın ördek yavrusu gibi başlayınca Yeni Malatyaspor daha maçın başında öne geçme fırsatını yakalıyor ancak Boutaib’in şansızlığı ya da beceriksizliği buna izin vermiyordu.

Özellikle yurt dışındayken başıma gelir, oturduğun barda bir uzaktaki TV’de sessizce bir maç yayınlanmaktadır. Ne kadar kaçırmak istesem de gözüm maça sabitlenir. Uzaktan izlediğin için de oyuncuları tam seçemez, kimle kimin oynadığına WC’ye giderken bakarım. Güçlü bildiğin takımın iyi oynadığını düşünürken anlarsın ki renktaş iki takımın mücadelesine denk gelmişsin ve güçlü bildiğin takım deplasman forması giymiş, alışkın olduğun renklerle sahada olan ev sahibi. Dolayısıyla iyi oynayan da onlar...

Eminin ki bu maçı anlattığım hikayedeki ben gibi izleyen ve siyah formalı takımı Yeni Malatyaspor, sarı - kırmızı çubuklu formalıyı ise Galatasaray sananlar olmuştur. Zira maçın ilk yarısının son bölümü dışında siyah formalı takım sahada hiç bir varlık gösteremezken, çubuklu formayı giyen takım oyunu kontrol etmeyi başarıyor ve etkili geliştirdiği bir hızlı hücumla öne geçmeyi de başarıyordu...

Fatih Terim’i zora sokan bir diğer gelişme de Belhanda’nın sakatlanması oldu. Terim onun yerine Ahmet Çalık’u oyuna alıyor ve Donk’u orta sahaya çekiyordu.

Pek hamle şansı olmayan Fatih Terim’in devre arasında oyuncularını motive ederek farklılık yaratmayı deniyor ve ikinci yarının başlamasıyla o konuşmanın olumlu etki ettiği görülüyordu. Ancak konuk ekip ikinci yarının ilk çeyrek saatinde girdiği pozisyonlardan yararlanamayınca Malatyaspor’un zedelenen güveni yerine geliyor ve etkili çıkışlarından birinde kazandığı penaltı vuruşuyla farkı ikiye çıkarıyordu.

Fatih Terim bu golden sonra Donk’u, Linnes’in yerine oyuna aldığı Muğdat’ın yanına çekerek 4-4-2 dizilişine geçiyordu.

Bu değişiklik de işe yarıyor Galatasaray önemli pozisyonlar üretiyordu. 68’de Muğdat’ın kafa vuruşu direkten dönüyor, 73’de ise Sinan kaleci Fernolle’ye takılıyordu.

Son 15 dakikalık dilime girilirken Fatih Terim Sinan’ın yenine Yunus’u alarak son, Erol Bulut ise Donald’ın yerine Muniri’yi alarak ilk oyuncu değişikliğini yapıyordu.

Maçların son çeyrek saatlik diliminde ligin en çok gol bulan iki takımın mücadelesinde son çeyrekte ne kayda değer bir pozisyon ne de gol oluyor ve maçı 2-0 kaybeden Galatasaray liderliği Başakşehir’e kaptırıyordu.

İyi bir sezon başlangıcı yapan ve bu maçı kazanarak beşinci Trabzonspor ile puanını eşitleyen Malatyaspor’un lig lideri ve son şampiyon Galatasaray’ı konuk ettiği karşılaşmada bile tribünler tamamen dolmuyorsa sorumlularının şapkayı önlerine koyup düşünmeleri gerekiyor.