Galatasaray Üniversitesi öğrencilerinin ‘Rojin için adalet’ eylemi
Galatasaray Üniversitesi öğrencileri, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün aydınlatılması ve faillerin ortaya çıkarılması talebiyle kampüste toplandı. Öğrenciler, delillerin karartıldığını, aileye gerçeklerin geç bildirildiğini ve sorumluların korunmaya çalışıldığını öne sürerek “Rojin için adalet” pankartıyla basın açıklaması yaptı.

Van'da 27 Eylül'de kaybolan ve arama çalışmalarının 18. gününde cansız bedeni bulunan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün aydınlatılması ve adaletin sağlanması için Galatasaray Üniversitesi öğrencileri eylem düzenledi
Galatasaray Üniversitesi Dayanışma Ağı’ndan kadın öğrenciler, Van 100. Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in ölümünün aydınlatılması talebiyle bugün kampüste bir araya geldi.
Üniversitenin bahçesinde toplanan öğrenciler, “Rojin Kabaiş için adalet” pankartı açarak basın açıklaması okudu.
Basın açıklamasında, Rojin Kabaiş’in ölümüne dair yürütülen soruşturmada delillerin karartıldığı, aileye gerçeklerin geç bildirildiği ve faillerin korunmaya çalışıldığı öne sürüldü. Açıklamada ayrıca, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin kadın cinayetlerinin önünü açtığı, üniversitelerdeki kadın öğrencilerin güvenliğinin sistematik olarak hiçe sayıldığı ifade edildi. Öğrenciler, “Rojin için adalet mücadelemiz sürecek, deliller karartıldığı sürece hiçbir yere gitmiyoruz” mesajı verdi.
Öğrenciler yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:
“Bugün kadınlar olarak Rojin Kabaiş’in hesabını soruyoruz!
Rojin Kabaiş 14 ay önce kaldığı Van 100. Yıl Üniversitesi ile anlaşmalı KYK yurdundan çıktı, 18 günün ardından ölü bulundu. Ailesine KYK yurduna geri dönmediği zamanında haber verilmedi. Yurda girişlerimizi dakikası dakikasına kontrol edenler Rojin’in yurda geri dönmediğini ancak 1 gün sonra ailesine haber verdi. KYK Yönetmeliğinin kadınların güvenliğini sağlamak değil, ahlakçılık anlayışıyla hareket ettiğini bir kez daha görmüş olduk. Buradan kadınları denetleme adı altında her türlü kısıtlamayı getiren KYK yönetmeliğine soruyoruz: Siz gerçek önlemler alana kadar kaç Rojin ölecek?
2021’de İstanbul Sözleşmesinden çıkan iktidarın ve devlet politikalarının eliyle yol yapılan bu cinayetin ardından henüz otopsi dahi başlamadan yetkililer, ailesine kızlarının intihar ettiğini dayattı. İlk günden beri bunun bir cinayet olduğunun inkarına hazırdınız.
İTİBARLARINIZ CANIMIZDAN ÖNEMLİ DEĞİL
Haftalar önce Rojin’e ne olduğunun hesabını soran sosyal medya hesaplarına dava açan Van 100. Yıl Üniversitesi rektörüne ve bu cinayette ihmali bulunup üstünü örtmeye çalışan devlete sesleniyoruz: Kirli itibarınız canlarımızdan önemli değil!
Rojin’in vücudunda darp izleri, parmağında kırıklar, vajina iç bölgesi ve göğüs bölgesinde iki ayrı erkeğe ait DNA örneği bulundu. Faillerin isimleri gibi DNA örneklerinin vücudun tam hangi bölgelerinde olduğu 1 yıl boyunca ailesinden ve kamuoyundan saklandı. Verdiğimiz mücadele sayesinde 1 yılın ardından DNA örneklerinin vajinanın iç bölgesinde ve göğüs bölgesinde olduğunu öğrendik. Kanıt niteliğindeki her şeyin üstünü örttünüz ve örtmeye devam ediyorsunuz.
HESAP VERECEKSİNİZ
Kadın dayanışmamızın ortaya çıkardığı bilgiler ışığında failler de ortaya çıkacak, yargılanacak! Şiddetinizin, varlığımıza karşı duyduğunuz tehditin sistematik olduğunun farkındayız ve sonuna kadar karşısındayız. Karartılan deliller, açığa kavuşturulana kadar, cinayet dosyasından gizlilik kararı kalkana kadar, Rojin’in failleri isim isim açıklanana kadar, erkek devlet eliyle katledilen her kadının hesabı sorulana kadar hiçbir yere gitmiyoruz!”


