Gazeteci, avukat ve akademisyenler: Barışa, adalete sözümüz var!

ZEYNEP KURAY zeynokuray@gmail.com @zeynokuray

“Sözümüz var” sloganıyla bir araya gelen gazeteciler, avukatlar ve akademisyenler, basın ve ifade özgürlüğünün kısıtlanmasına karşı Kadıköy Mehmet Ayvalıtaş Meydanı’nda buluştu. Eyleme katılanlar; barış istedikleri için yargılanan akademisyenler, müvekkilini savunduğu için tutuklanan avukatlar ve gazeteciler için adalet istedi.

Kadıköy Altıyol’da yapılan eylemle eşzamanlı olarak Brüksel, Londra ve Paris’te de eylemler yapıldı. Eylemde, 5 Aralık’ta başlayacak olan akademisyenlerin ve aralık ayındaki gazetecilerin duruşmasına katılım çağrısı yapıldı.

Slogana OHAL engeli
Mehmet Ayvalıtaş Meydanı’nda toplanan gazeteciler, akademisyenler ve avukatlar Kadıköy Altıyol’a yürümek istedi. Ancak polis, OHAL gerekçesiyle katılımcıların toplu bir şekilde sloganlarla yürümesine izin vermedi. Aralarında HDP’li vekil Filiz Kerestecioğlu, CHP’li vekiller Barış Yarkadaş, Mahmut Tanal’ın da bulunduğu kitle, dağınık ve slogansız şekilde Altıyol’a kadar yürüdü.

Daha sonra ise açıklama yapıldı. Dışarıdaki Gazeteciler, Barış Akademisyenleri ve Adalet Nöbeti’nin ortak basın açıklamasını Ertuğrul Mavioğlu okudu. Mavioğlu, “Hakikatin kamusallaşması adına, her türlü tehdide, gözdağına, linç ve tecrit koşullarına rağmen dimdik ayakta kalmayı başaran tutuklu gazeteci arkadaşlarımız için yürüyoruz. Çünkü bizim hakikate sözümüz var. Milyonlarca dolarla dönen rüşvet çarklarının, vergi kaçakçılığının, adam kayırmacılığın ayyuka çıktığı bu günlerde; hapse attığınız gazetecilerin ne bayrağın ardına gizleyecek suçları, ne de dinin arkasına saklayacak günahları var. Sadece ve sadece barış istedikleri, çocuklar öldürülmesin dedikleri için önce kanun hükmündeki kararnamelerle işlerinden, öğrencilerinden uzaklaştırılan, şimdi de her biri ayrı ayrı terör sanığı yapılmaya çalışılan akademisyenlerin haksız ve yalnız olmadıklarını anlatmak için yürüyoruz. Çünkü herkes biliyor, ne kadar çaba sarf edilirse edilsin, akademinin üzerinde terörist yaftası durmaz” dedi.

‘Umudumuz da çaremiz de var’
“Umudumuz da çaremiz de var” diyen Mavioğlu, basın ve ifade özgürlüğü üzerindeki baskılara rağmen gerçeklerin mutlaka ortaya çıkmak gibi bir huyu olduğunu söyleyerek, iktidarın gerçeklerden uzaklaştırma çabasının nafile olduğunun altını çizdi. Akademisyenlerin her koşulda bilim üretmeye devam edeceğini vurgulayan Mavioğlu, “Toplumu hurafelerle alıklaştırma planlarınızdan vazgeçin. Açtığınız davalarla barış yanlılarından terörist üretmeye çalışarak, itibarsızlaştırma taktiğiniz tutmaz. Asla başaramazsınız, çünkü bilim su gibidir; sızacağı çatlağı, akacağı vadiyi er ya da geç illa ki bulur” dedi.

‘Sözün bittiği yerde faşizm başlar’
Mavioğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Dünya alem bilsin istiyoruz: Savunma, dün olduğu gibi bundan sonra da nerede olması gerekiyorsa orada olmaya devam edecek. Evet, inatçıyız, vazgeçmiyoruz. Çünkü sözümüz var! Barışa, hakikate, adalete sözümüz var. Gençlere, çocuklara, kadınlara, düne, bugüne, yarına dair sözümüz var. Her daim haksızlıklara karşı feryat ederiz ama sözümüzden feragat etmeyiz. Evet sözümüz var! Çünkü biliyoruz: Sözün bittiği yerde faşizm başlar.”