Gediz halkı ÇED toplantısına izin vermedi

Osman ÇAKLI

Kütahya'nın Gediz ilçesine bağlı Göynük ve Çukurören köyleri arasında dün Üçyıldız Antimuan Madencilik’in talebiyle maden tesisi kurulumu için 28 Mayıs Cuma günü ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) toplantısı vardı. Göynük köyü Harmanyeri mevkinde saat 14:30'da planlanan toplantıyı Göynük ve Çukurören muhtarları, "halk bilgilenmek istememiştir" tutanağı tutturarak yaptırmadı.

KÖYLÜLERİ İKNA ÇABASI

ÇED toplantısına 15 kadar köylünün yanı sıra Kütahya CHP İl Başkanlığı, Sol Parti temsilcileri ve Murat Dağı Yok Olmasın Platformu üyeleri de katıldı. Çok sayıda jandarmanın getirildiği ÇED toplantısında, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü memurları tarafından toplantı istemediklerini kaydeden köy muhtarlarına, "valinin bize verdiği yetkiyle toplantıyı devam ettirmek zorundayız" denildi. Jandarmanın uzun süre alandan ayrılmaması ve Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü memurlarının toplantıyı yapmak için ikna çabası da tepkiye neden oldu. Toplantının yapılacağı alanda, "bilgilenmek isteyen var mı" sorusu üzerine köyden olmayan ve madende işçi olan bir kişinin "evet" demesi kısa süreli gerilime neden oldu.

ÇED toplantısının fırsatçılık ile yapılmaya çalışıldığına dikkat çeken Sol Parti Parti Meclisi üyesi Mahmut Uludağ, "köylülerin katılımının az olacağının bilindiği için şirket kendi işçilerini toplantıya gönderdi" dedi. İşçilerin toplantıya katılmasıyla ÇED toplantısının yaptırılmaya çalışıldığını ifade eden Uludağ, "Biz bu duruma müdahale ettik. Göynük köyünde 60, Çukurören köyünde 400 kişi yaşıyor burada 15-20 kadar köylü var. Bu durumun görevli memurları aldatmaya yönelik olduğunu söyledik" dedi. Uludağ, Sol Parti olarak bugün yaşanan doğa talanına karşı, İkizdere'den Murat Dağı'na, Salda gölünden, Menderes nehrine değin doğayı savunmaya devam edeceklerini belirtti.

'ATIK DEPOLAMA TESİSİ SU KAYNAKLARI İÇİN TEHDİT'

Alanda açıklama yapan Kütahya CHP İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz, Murat Dağı'nın ekolojik yapısına dikkat çekti: "Ege Bölgesinin, Batı Anadolu'nun su kaynağı. Sakarya, Gediz, Menderes, Orhaneli, Akarçay gibi nehirlerin kaynağı olan bir dağdan bahsediyoruz. Bu nehirler milyonlarca insanın hayatına dokunuyor." Pandemi sürecinde insanların köylerde haber almada problemler yaşadığını anlatan Şahbaz, "Köy odaları, kahveleri kapalı. Birçoğu yaşlı olan köylerde insanların bu toplantıdan haberi yok. Böylesine bir durumda ÇED toplantısı yapılmasına köy muhtarları karşı çıktı" dedi. CHP olarak doğayı, canlıları korumaya devam edeceklerini dile getiren Şahbaz, "doğayı geleceğe en temiz, en iyi şekilde bırakma sorumluluğumuz var" diye konuştu.

'BİR MADENE GEÇİT VERİRSEK DAĞI KAYBEDERİZ'

Göynük köyünde yaptırılmayan ÇED toplantısıyla ilgili Murat Dağı Yok Olmasın Platformu sözcüsü Funda Öz Akcura, burada yapılmak istenen maden tesisini tekil anlamda ele almamak gerekir diyerek şunları kaydetti: Murat Dağı'nda topyekün bir saldırı var. Hangi maden türü olursa olsun bir şekliyle geçit verirsek, dağı komple kaybederiz. Simav Örencik'te açılmak istenen altın madenini de ele alıp bütün halinde meseleye bakmamız gerekir. Suyun böylesine hayati olduğu bir dönemde, yapılması gereken Çukurören'de bakır ve nikele, Simav'da altın madenine, Uşak'ta Ulubey ve Banaz çayına sahip çıkmaktır."

'MADENİN SAĞLIĞA ETKİSİNİ YAŞAYARAK GÖRÜYORUZ'

Göynük köyünde çiftçilik ve hayvancılık yapan 53 yaşındaki Yılmaz Tunç, madenin bölgede açılmamasının önemine şöyle değiniyor: "Bu zamana kadar madende çalışan arkadaşlarımızı ciğerlerinde meydana gelen hasar sonucunda kaybettik. Ben bir işçinin iş sahibi olmasının karşısında değilim. Ancak sağlığa etkisini yaşayarak görüyoruz. Madeni burada istemiyorum. Burası hayvanlarımızı çıkarıp otlattığımız yerler... İnsanlar şehirlerden köylere kaçıyorlar artık. Neden burasını da ölüm çukuruna dönüştürelim. Torunlarıma sağlıklı bir gelecek bırakmak istiyorum."

Fotoğraf: Twitter (@drzelihaaksaz)