ERG'nin hazırladığı çalışmada ne eğitimde ne de istihdamda yer alan gençlere yer verildi. Çalışmada konuşan gençler psikolojik savaş verdiklerini, gerekirse kayıt dışı çalışmaya bile razı olacaklarını anlatıyor.

Gençler umutsuz

Haber Merkezi

Eğitim Reformu Girişimi (ERG) ne eğitimde ne istihdamda olan gençlere ilişkin detaylı bir çalışma hazırladı. ERG Araştırmacısı Umay Aktaş Salman tarafından hazırlanan çalışmada 7 genç problemlerini anlattı. Gençler genel olarak hayal kırıklığı içinde olduklarını belirtti. Gençlerin anlattıkları özetle şöyle:

M.K.: 12. sınıftaydım. Okulu bıraktım. Anne ve babamla birlikte 9 kişilik bir ailemiz var. Babam cezaevinden yeni çıktı, çalışmıyor. Kâğıt topluyorum. Pis bir iş, zorluğu o. Kira ödemeden depo vari bir yerde kalıyoruz. Bundan sonra böyle, önüme ne iş gelirse yapacağım. Hayal ettiğim bir şey yok.”

SOSYAL HAYATIM YOK

B.G.: 2020 yılında liseden mezun oldum. İŞKUR’a başvurdum ama bir sonuç çıkmadı. Yaşadığım yerde fabrikaya da başvurdum ama alanım olmadığı için iş bulamadım. 2. sınıfa giden kardeşime de ben bakıyorum. Ev işlerini yapıyorum. Biraz da kardeşime bakmak zorunda olduğum için erteleniyor çalışmam ya da üniversiteye gidebilmem. Sosyal hayatım da yok. Meslek lisesindeyken kreşlerde, hastanelerde, huzurevlerinde çalışabilirsiniz diyorlardı. Okuduğum bölümde meslek dersleri ezberdi hep. Uygulamalı ders yoktu yani.”

E.S.: 21 yaşındaki E.S. otizmli bir birey. Lise mezunu. Engelli bireyler için eğitimde olduğu gibi istihdamda sorunlar büyük.

Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (EKPSS) giren ama yaşadığı Çorlu’da bir işe yerleşemeyen E.S.’nin günleri evinde geçiyor: “Sabah kalkıyorum, oyun oynuyorum, kuşumla konuşuyorum. Bilgisayar oyunu oynuyorum. Basketbol oynuyorum. Çalışmak isterdim, bir fabrikada mesela. Paketleri barkodlayıp, kolileri yüklerdim. Eşyaları ayırmak ve toplamak hoşuma gidiyor, bunları yapabilirdim.”

LİYAKAT YOK

E.B.: İlk ve ortaokulu kolejde okuyan, Anadolu lisesinde eğitim aldıktan sonra da bir vakıf üniversitesinde elektrik elektronik mühendisliği bölümü okuyan E.B. sekiz ay önce mezun oldu.

İki yabancı dili olduğu için daha rahat iş bulacağını düşündüğünü söyleyen E.B. “Keşke iki dil bileceğime, bir yerlerde tanıdığım olsaydı çoktan işe girmiştim. Liyakat sorunu var Türkiye’de. Torpil, Türkiye’nin acı gerçeği, böyle kabullendik biz de. Tanıdıkları olduğu için mezun olmadan işe giren arkadaşlarım da oldu. En zorlandığım konu üniversitede staj bulma konusundaydı. Keşke her üniversitenin bulundukları şehirlerin organize sanayi bölgesindeki fabrikalar ile anlaşması olsa, öğrenciler de kendini hazırlasa çünkü eğitimin pratik kısmında eksik var. Okulda formülünü veriyorlar, gerçek dünyaya entegre etmesi başka.”

KAYIT DIŞINA RAZIYIM

O.Y.: “Lisede eğitim alırken bilgisayar programcılığını çok seviyordum aslında. Üniversiteye geçtiğimde okul beni bölümden soğuttu. Dersler yetersizdi, hocaların bazıları bizlere ‘bunlardan bir şey olmaz’ gözüyle bakıyordu. Çalışmam gerekiyordu. Düğün organizasyonu yapan bir yerde çalışıyordum. Sabah 08.00’den 16.00’a kadar çalışıyordum. Bu şartlarda üniversiteye devam etmek zordu. Tüm bu süreçte benim de kabul etmediğim işler oldu. Sabah 07.30 akşam 19.00 saatleri arasında çalışmak için asgari ücretin altında ücret teklif ediyorlar. İçinde yol ve yemek de olmuyor. Nasıl kabul edeyim? Biraz daha iş bulamazsam ne iş olursa yaparım demek zorunda kalacağımı da biliyorum. Belki kayıt dışı çalışmaya bile razı olacağım. Kötü şartlara razı olacağım. İş arama süreci de psikolojik olarak çok yoruyor.”

G.K.: 2016’da mezun olmadan KPSS’ye girmeye başladım. O zamandan beri iki sene de bir giriyorum ama atanamadım. Bu süre içinde bir markette üç ay kasiyerlik yaptım. Pandemide iş bulmak daha da zorlaştı. Çağrı hizmetlerine girdim. Bir sene kadar çağrı hizmetlerinde çalıştım. Haftanın 6 günü günde 12 saat çalıştım. Asgari ücret alıyordum. Mesai paraların yatmadığı da çok oldu. Günde iki saat uyuyabiliyorum. 27 yaşındayım bir kafeye gidip çay içemiyorum. Etrafın da baskısı çok oluyor işsiz olunca; ‘Üniversiteyi bitirdin ama işin yok’ , ‘İş beğenmiyorsunuz’, ‘Ne zaman evleneceksin’ gibi sorular soruluyor.

ÖNCELİK ERKEKLERDE

M.Ş.: “Okuduğum iktisadi ve idari bilimler fakültesi en fazla işsiz veren fakülte. Ekonometri bölümünü severek okudum. 2020’de mezun oldum ama iş yok. Her şeyi yapmanı bekliyorlar. Hem her işi yaptırmak istiyorlar hem de asgari ücretin altında vermek istiyorlar. Yaş 30’a yaklaşırken iş görüşmelerinde kadınlar için sorular da değişiyor; ‘Evlilik var mı’, ‘çocuk var mı’ gibi sorularla süreç daha da zor hale geliyor. Erkek adaylara öncelik tanıyoruz lafını da duyuyorum bazı görüşmelerde. KPSS’ye girip kamuda çalışma ihtimalini denemedim. O da ayrı bir psikolojik savaş. O kadar emek veriliyor ama karşılığını alma ihtimali, atanma da düşük. Kayıt dışı çalışmak zorunda kalanlar var. Kendimi kariyer anlamında bir yerde görmek istiyorum, bırakmayacağım bu isteğimi.”

***

İŞŞİZLİĞE MAHKUM

►Ne eğitimde ne istihdamda olanların oranı: Yüzde 25
►Ne eğitimde ne istihdamda olanların sayısı: 3,01 milyon
►1 yılı aşkın süredir işsiz olanların oranı: Yüzde 28,5
►1 yılı aşkın süredir işsiz olanların sayısı: 1,04 milyon