Gerginlik büyürse mezhep savaşı kapıda!

CAN UĞUR- @canugur1987


Suudi Arabistan ile İran arasında yaşanan gerginlikte karşılıklı açıklamalarla birlikte tansiyon giderek yükseliyor. Yaşanan gerilimin ‘mezhep çatışması’na evrilebileceği yapılan en dikkat çekici yorumlardan bir tanesi. Bölgede İran’a ve Suudi rejimine yakın devletlerin birbiri ardına yaptığı açıklamalar ise bu yorumu kısmen de olsa doğruluyor. Yaşanan gelişmelerin nasıl bir durumu açığa çıkartacağını bölgeye yönelik çalışmaları bulunan Ortadoğu Uzmanı Arif Keskin’e sorduk.
Keskin yaşanan gerilimin büyük tehlikeleri içerisinde barındırdığını söylüyor ve Türkiye’nin de bu gerilimde taraf olarak görüldüğünü belirtiyor.

Arif Keskin gerilimin boyutunu şu sözlerle açıklıyor: Yaşanan krizin birçok boyutu bulunuyor. Ortadoğu’daki genel gelişmeler bunun bir ayağını oluştururken diğer ayaklarını ise Suudi Arabistan ve İran’ın iç siyasetindeki gelişmeler oluşturuyor. Yine Irak, Yemen, Suriye gibi Ortadoğu’daki kriz noktalarına da ciddi teması olan bir olay diye yorumlayabiliriz bu süreci.

Normalleşmenin mümkün olup olmadığını sorduğumuz Keskin’e göre iki taraf da gerilimden besleniyor:

İki tarafın olası adımlarının normalleşme yönünde olacağını düşünmüyorum. Böyle bir irade görünmüyor. Her iki taraf da bu gerginliği tırmandırma tarafında gibi. Her iki taraftaki belli gruplar krizi kendileri açısından ‘fırsata’ çevirmek için tırmandırma seyri içerisine bulunuyorlar. İran’daki radikal muhafazakarlar Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin iç ve dış politikasından çok memnun değiller. Dolayısıyla bu memnuniyetsizliği ifade etmek için krize ihtiyaç duyuyorlar. Bu kriz önümüzdeki 3 ay sonraki seçim için de bir önçalışma anlamı taşıyor.

Suudi Arabistan’ın da krizi tırmandırmaya ihtiyaç ı var. İran’ın Batı’yla yaptığı nükleer antlaşması ile (P5+1) önümüzdeki dönemde ciddi ekonomik bir rahatlama durumu söz konusu olacak bu da Suudi Arabistan’ı rahatsız ediyor, bu durumu sabote etmek istiyor. Bölgesel anlamda İran’ın lehine olan bir havadan rahatsızlar. Meselenin Türkiye açısından en kritik noktası ise nasıl bir tavır alınacağı konusu. Bölge kaynaklarını yakından takip eden Keskin bu durumu ise şu sözlerle ifade ediyor:

‘Türkiye taraf görünüyor’
İran basınına bakılırsa İran basını Türkiye’yi de suçluyor. Bu olaydan Türkiye’yi de sorumlu tutuyor. Özellikle geçen günlerdeki Erdoğan’ın Suudi Arabistan’a ziyaretinde bu kararın alındığı söyleniyor. Bu kriz Türkiye dış politikası açısından oldukça sorunlu bir nokta olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin bu krizde bir cephede yer almaması gerekiyor ancak bölgeden bakıldığında Türkiye’nin taraf olduğu görünüyor. Ortadoğu’da böyle bir algı var. Titiz ve dikkatli olmak lazım. Bölgede İran’ın ve Suudi Arabistan’ın desteklediği gruplar var çatışma ortamının derinleşmesi problemli bir saflaşmayı ortaya çıkarabilir. Ancak bölge devletleri bu tarz sıcak çatışmaların yaşanacağı bir durumu açıktan isterler mi açıkçası çok emin değilim.