İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde yaşamını yitiren Suriyeli mülteci Ahmed Maslem anıldı.

Geri Gönderme Merkezi’ndeki yangında hayatını kaybeden mülteci anıldı

BİRGÜN EGE

İzmir Barosu, geçen haziran ayında Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde (GGM) yaşamını yitiren 21 yaşındaki Suriyeli mülteci Ahmed Maslem anısına açıklama yaptı. ÇHD, ÖHD, Mülteci Medyası, Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi, İzmir Müzisyenler Derneği, Harmandalı Kültür Merkezi ve EŞİK de katıldı.

İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, “Geri Gönderme Merkezi’ndeki yangının neden çıktığı konusunda halen bir netlik bulunmamakta olup bu konuda birçok farklı sebep ileri sürülmüştür. Ne yazık ki Geri Gönderme Merkezi bu karmaşıklığı giderecek, inandırıcı hiçbir açıklama yapmamıştır. Olayın hemen ardından merkez boşaltılmış, sığınmacıların mevcut sıkıntılarına bir de avukatlarıyla kopan iletişimleri neticesinde adalete erişim sorunu eklenmiştir” dedi.

KRİTİK SORULAR CEVAP BEKLİYOR

Ölen kişinin çocuk yaşta Türkiye’ye geldiğini öğrendiklerini belirten Av. Yücel, “Küçük, savunmasız bir çocuğun savaştan kaçış sürecini ve suça sürüklenmesini anlamak ve zamanında önlemek yerine, 21 yaşında hayatını kaybeden bu genç hakkında azılı bir suçlu ve madde bağımlısı imiş gibi açıklama yapmak en hafif tanımıyla ölen kişinin anısına saygısızlıktır. Odadan çıkma imkânı olduğu halde çıkmadığı belirtilen kişinin oradan çıkarılmasına yönelik olarak neden müdahale edilmediği ya da edilemediği, madde bağımlısı olduğu açıklanan ölen kişinin ölüm anında madde kullanmış olup olmadığı, bu durumun ölümde etkisi bulunup bulunmadığı, madde kullanmış ise GGM de maddeye nasıl ulaşabildiği ve nihayet kapalı tutulma mekanında can güvenliğinden sorumlu olan idarenin kusurunun soruşturulup soruşturulmadığı gibi kritik sorular hala cevap beklemektedir” diye konuştu.

Türkiye’de giderek artan sığınmacı nefretine dikkat çeken Av. Yücel, şunları söyledi: “Özellikle son dönemde konu ile ilgili olarak kabulü mümkün olmayan, insan hakları, mülteci hak ve hukukunun gerek sübjektif gerekse objektif değer ve sınırları ile bağdaşmayan açıklamalar yapılmaktadır. İzmir Barosu olarak bir kez daha belirtmek isteriz ki, mültecilerin başta yaşam hakkı olmak üzere tüm temel hak ve özgürlükleri en az yurttaşlarınki kadar korunmak zorundadır.”