Google Play Store
App Store

Diyarbakır’daki park ve iş yerleri saldırısının ardından bu kez de gericiler havuza giren kadınlara saldırdı. DEM Parti’li vekil Kaya, “Laikliği, demokrasiyi, adaleti savunan bütün kesimler ortak bir mücadele yükseltmeli” dedi.

Gericileri rejim cesaretlendiriyor
Fotoğraf: Depo Photos

Politika Servisi

AKP iktidarının ülkenin bütün alanlarında uygulamaya çalıştığı gerici politikalar, cesaretlendirdiği tarikat cemaatlere bağlı gruplarla, kurduğu gerici ittifaklarla sokaklara da yansıyor.

İktidarın palazlandırdığı bu gerici yapılar, başta kadınlar olmak üzere toplumun bütün ilerici kesimlerine yönelik saldırılarını sürdürüyor. Sokaklarda yapılan şeriat çağrılarından kadınların yaşam biçimine, laik bilimsel demokratik eğitimi savunanlara yönelik saldırılardan Diyanet’in fetvalarına kadar bir grup azınlık toplumun üzerinde kendi tahkimini kurmaya çalışıyor.

Diyarbakır’da ardı ardına yaşanan olaylar ise bunun son örneklerini oluşturdu. Geçtiğimiz haftalarda bir parkta özel dans okulunun etkinliğine gerçekleşen ve İsrail’i protesto adında işyerlerine cenk, şehadet, cihat sloganlarıyla yapılan saldırıların ardından gerici bir grup havuza giren kadınlara saldırdı.

Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesinde 7 bloklu lüks bir sitenin havuzunda yaşanan olayda tehdit ve hakaretler savuran saldırgan grup, "Havuzu kapattıracağız, çimento dökeceğiz" diyerek şezlongları kırıp havuza attı.

Saldırı anında ismi öğrenilemeyen bir şahıs, "Hele hanginizin gücü bize yetiyor. Sizin ağababalarınızı öldürmüşüz, daha mezarlarının yeri belli değil. Siz kiminle konuşuyorsunuz. Havuzu kapattıracağız, çimento dökeceğiz" diyerek site sakinlerine tehditler savurdu.

POLİS SALDIRILARA GÖZ YUMUYOR

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Adalet Kaya, “Görüyoruz ki saldırılar organize ve devlet destekli” dedi.

Kaya, “Tıpkı 90’lardaki gibi halkın içerisinde kutuplaşma yaratacak organize saldırılarla hareket ediyorlar. Parkta yaşanan saldırının ardından Eğitim Sen’in gerici müfredat değişikliğine karşı yaptığı açıklamayı da provoke etmeye çalışan bir grup oldu. ‘Her biji şeriat’ sloganlarıyla insanların üzerine yürüyen bu gruba polisin dahi müdahale etmediğini gördük. Öte yandan eylemlerin Hüda Par tarafından sahiplenildiği de aşikar. Polisinde göz yumduğu bu saldırılar sistematik bir biçimde devam ediyor” ifadelerine yer verdi.

Kaya konuşmasını şöyle sürdürdü: Hüda Par’ın dijital kanallarında DEM Belediye’sinin ‘Açık saçık kadınlara dans ettiren’ etkinliğe izin verdiği şeklinde paylaşımlar yayarak, olayları LGBTİ+’lara dayandırdıkları, toplum nezdinde bir çatlak açmaya çalışıyorlar. Ancak bu toplumda yaşayan herkes; kadınlar, LGBTİ+’lar, gençler, yaşlılar kamusal bütün alanları zaten kullanabilir ve bunun için belediyeden kimsenin bir izin almasına ihtiyacı yoktur. O sebeple burada olan şey gerici politikalarla beraber Kürt halkı arasında da Hüda Par aracılığı ile bir çatışma ortamı çıkartmak. DEM Parti belediyeleri ‘işte böyle ahlaksız’ karalamalarıyla kayyum politikasına da destek vermek. Böylelikle, Türkiye’nin her köşesinde artan gerici dalgayı Kürt illerinde bu şekilde de kullanmış oluyorlar. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar halk, kendilerini Hizbullah olarak tanımlayan bu gerici grubun ne olduğunun farkında”

ÖRGÜTLÜ BİR MÜCADELEYİ YÜKSELTMELİYİZ

Bu politikalar farklı bölgelerde farklı şekillerde karşımıza çıkıyor diyen Kaya, “Türkiye halkları olarak devlet destekli, sistematik saldırıların karşısında örgütlü bir karşı duruş sergilemeliyiz. Emek meslek örgütlerinden sendikalara kadın ve gençlik örgütlerinden siyasi partilere laikliği, demokrasiyi, adaleti savunan birlikte hareket edebilecek bütün kesimlerin ortak zeminler etrafında bir mücadele vermesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Öte yandan site sakinlerinin şahıs hakkında şikâyetçi olacağı belirtilirken konu ile ilgili DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, sosyal medya hesabı üzerinden bir açıklama yaptı. Eren, şu ifadeleri kullandı: “Devletin içerisindeki karanlık odaklar son zamanlarda Diyarbakır’da kirli bir oyunu adım adım devreye sokmak istiyor. Dans eden gençler dövülüyor, kahve içen yurttaşlar taciz ediliyor. İçişleri Bakanlığı, Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır Emniyet’i bu karanlık saldırıları izlemekle mi yetineceksiniz? Yoksa sizde bu planın bir parçası mısınız?”

∗∗∗

GENÇLER ENERJİ BOŞALTIYOR SAVUNMASI

Hüda Par Diyarbakır İl Başkanı Zeynul Abidin Gülsever önceki akşam gerçekleştirdiği açıklamalarla Sturbucks ve Burger King’e yapılan saldırılara sahip çıktı. Kendilerinin bir alakaları olmadığını söyleyen Gülsever, “Gençler sürekli partimize geliyor ‘bir şeyler yapalım diyor’ ifadelerine yer verdi. Gülsever şöyle konuştu: “Bu gençler enerjilerini bir şekilde, kendilerine verilen haklar çerçevesinde kullanmışlar. İçeri girince birileri korkmuş kaçmış hepsi bu kadar. Diğerlerinin yaptıkları demokratik hak oluyor bu olmuyor mu? Biz şiddete karşıyız tabii ama gençler bazı şeylere dayanamayıp tepkilerini ortaya koyuyorlarsa biz kınamayız. Slogan basın açıklaması suç değil orada da bir bardak kırılmadı. Bunun ismi protesto şiddet denmez saldırı denmez.

İÇKİYE ‘AHLAKSIZLIK’ İFADESİ

Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan 28 Haziran 2024 tarihli ve "İslam, inandığımız gibi yaşamayı bize emreder" konulu cuma hutbesi yayınlandı. Hutbede, Müslümanların kaçınması gereken davranışlar sıralanırken alkollü içki tüketimi de "ahlaksızlık" olarak nitelendi. Hutbenin ilgili bölümü şöyle: "Birlik, beraberlik ve kardeşliğimizi daha güçlü kılalım. Yalan, gıybet, dedikodu, iftira gibi her türlü kötülükten; alkol, kumar, zina ve rüşvet gibi her türlü ahlaksızlıktan kaçınalım. Amellerimizi yok eden kibir, riya, gösteriş ve zulüm gibi haramlardan; Allah katında büyük bir vebal olan kul ve kamu hakkını ihlal etmekten sakınalım."

ÖĞRENCİLER SANSÜRÜ TANIMADI

Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde düzenlenen mezuniyet töreninde Hipokrat Yemini’ndeki “hastanın cinsel yönelimi” kısmı, andı okutan akademisyen tarafından sansürlendi. Yeminin “Görevimle hastam arasına; yaş, hastalık ya da engellilik, inanç, etnik köken, cinsiyet, cinsel yönelim, milliyet, politik düşünce, ırk, toplumsal konum ya da başka herhangi bir özelliğin girmesine izin vermeyeceğime…” diye geçen kısmından ‘cinsel yönelim’ ifadesi, Dekan Yardımcısı Tuba Gül tarafından çıkarıldı. Bunun üzerine andın okunduğu esnada yemin eden tüm öğrenciler, dekan yardımcısının sansürünü tanımayarak ilgili ifadeyi kendileri okudu.