Gezi korkusu adalete engel
Gezi Direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeği kapsülü ile bir gözünü kaybeden Erdal Sarıkaya’nın adalet mücadelesi sürüyor. Son olarak Danıştay'a yapılan başvuru da reddedildi.
Kayhan Ayhan
kayhanayhan@birgun.netGezi Direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeği kapsülü ile bir gözünü kaybeden Erdal Sarıkaya’nın Danıştay’a yaptığı başvurusu da Tetkik Hakimi’nin lehe olan görüşüne rağmen reddedilen Sarıkaya, “Gezi’nin korkusu adaleti engelliyor” dedi.
Gezi Parkı eylemlerinin üzerinden 11 yıl geçti. Direniş sırasında çok sayıda kişi polis şiddeti sonucu yaşamını yitirdi, birçok kişi da yaralanarak sakat kaldı. Taksim'de 11 Haziran 2013 akşamı polisin attığı gaz fişeği kapsülü ile bir gözünü kaybeden Erdal Sarıkaya da mağdurlardan birisi. Sarıkaya, o günden bu yana aradığı adaleti bulamadı.
DANIŞTAY DA REDDETTİ
İlk olarak İstanbul 9. İdare Mahkemesi'ne giden Sarıkaya'nın açmak istediği dava mahkeme başkanının çoğunluk görüşüne muhalif kalmasına rağmen diğer iki üye hakimin oyuyla süre aşımı nedeniyle reddedildi. Mahkeme başkanı karşı oy gerekçesinde ise; PTT aracılığıyla verilen dilekçenin PTT tarafından masraf eksikliği gerekçesi ile ilgili mercie iletilmediği ve bu durumdan davacı Erdal Sarıkaya’nın da haberdar edilmediğinin anlaşıldığı, PTT’nin de bu durumu kabul ettiği ve hakkaniyet uyarınca açılan davanın süresinde olduğunun kabul edilmesi gerektiğini ifade etti. Ardından başvurulan İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 9. İdare Dava Dairesi de istinaf başvurusunun reddine karar verdi. Bunun üzerine Sarıkaya, Danıştay'a gitti. Danıştay 10. Dairesi de Mahkeme Tetkik Hakimi’nin kararın bozulmasına ilişkin görüşüne rağmen temyiz talebinin reddine ve verilen kararın onanmasına karar verdi.
YARGI SİYASALLAŞTI
Danıştay'ın verdiği karara tepki gösteren Sarıkaya, "Gezi direnişi sonrası başlatmış olduğum adalet arayışımda bir kez daha Recep Tayyip Erdoğan ve kabinesinin tavır ve tutumu karşısında siyasallaşmış bir yargı ile karşılaştım. 11 yıldır bu ülkede adaletin olmadığını ceza soruşturması sürecinde defalarca görmeme ve yaşamama rağmen Danıştay bu kararıyla yargının tamamıyla siyasallaştığını kanıtladı" dedi.
2020 yılının Mart ayında yaptığı başvurusunun 4 yıl boyunca bekletildiği kaydeden Sarıkaya, "Danıştay ve diğer yargı kurumlarını karar almadan önce medyada Recep Tayyip Erdoğan'ın Gezi direnişiyle ilgili bir açıklamaları kendilerine referans alıp karar verdiklerinin ispatı. Dosyayı başından sonuna kadar inceleyen tüm süreci değerlendiren Tetkik Hakimin 'Bölge idari mahkemesi kararının bozularak, davanın esası hakkında karar verilmesini gerektiği' belirtmesine rağmen talebim reddediliyor. Sürecin tamamı Gezi Direnişi'nde AKP karşında boyun eğmeyen kenetlenmiş halklar dan intikam almak ve korku oluşturmaktan başka bir şey değil. Çürümüş tek adam kontrolünde yargı, iktidarın elinde bir kılıç görevi görüp halkı bastırıyor" ifadelerini kullandı.
Maddi bir kazanım peşinde olmadığını söyleyen Sarıkaya, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Bir polis vahşeti sonucu kör edilen bir gözün bedeli maddi değerle ölçülemez. Milyonlar verseler sağ gözümün geri getirebilir mi. Şehit edilen gençlerimiz geri gelir mi. Bu süreç tamamıyla adalet arayışı için verilen bir mücadele.
Ben bu süreçte kaybeden değil kazan biriyim ben Gezi gazisi Erdal Sarıkaya'yım. Bu ömür bana yeter. Kaybeden bağımsızlığın kaybetmiş siyasallaşmış yargı kurumlarıdır. Çünkü 86 milyonun artık tek bir ferdinin dahi yargıya ve aldıkları kararlara zerre güveni kalmamıştır. Bugün adaletsiz yargı dağıtanlar bilmelidir ki bir gün bağımsız yargı herkese lazım olacak."