Hani geçen hafta, “Giderken yolumu değiştirsem de Homeros babaya bir uğrasam, ona yakarsam” demiştim ya, artık sesimi mi duydu nedir bilemeyeceğim ama Kaz Dağları’ndan beklediğim muştu gelmediyse de dileklerimin biri tuttu GİBİ(benzer), şimdilik GİBİ YAPILMADIYSA (imişcesine davranmak) Cerattepe durduruldu GİBİ GELİYOR(sanısı yaratmak) bana...

Birkaç madenci girişimini engellemekle doğanın, yeşilin talanı sona erecek GİBİ mi bu ülkede?! İki gazetecinin tutukluluğunun sona ermesi, diğerlerinin de bırakılacağı vurgusunu taşıyor GİBİ mi?!. Türkiye’de özgür yaşarsın GİBİ, insanmışsın GİBİ mi?! Çorap söküğü GİBİ gider gibiler çeşit çeşit de, herbirinde varırız nereye?...

Tiyatrodan söz edersek oyunculukta da öyledir; gibi yaparsın, ama bir başkaca anlatılası “gibi” gibidir bu. Geçen hafta Konak Belediyesi-TAKSAV işbirliğiyle İzmir’de dolu dolu salonda sergilendi “Yargı”...

Daha önce de değindim konuyu kısaca anımsatmakta yarar var, inanılmaz yaklaşımıyla Kadıköy Belediyesi’ni. İlçenin en eskisi, yıllardır oyunlar, çeşitli kültür sanat etkinlikleri düzenleyen bizlere, kimi eleştirilerimiz nedeniyle, bütün kapılarını kapatmıştı hani... Ancak sağolsun bir özel Tiyatro Ak’la Kara salonu açtı da 4 Mart Cuma günü 30. yılında artık son kez oynanacak. Bir dostum dedi ki, “Tamam efsane, müthiş “Yargı”, ancak oynadığın yüzbaşı ölmediyse çoktan emekli olmalı, öyle değil mi?
30 yıldır, rekorsa rekor kırdın, iyi de yeter yahu, bırak artık...”

Dostumuzu dinleyelim, bir son yapalım biz de, gibisiz veda...