Valiliğin İstanbul’da kaydı olmayan Suriyelilerin kentten ayrılması için 20 Ağustos’a kadar süre vermesi sığınmacılarda endişe yaratırken, Sosyolog Dr. Alpman, “İktidarın hatalı politikalarının bedelini sığınmacılar ödememeli” dedi.

Göç Araştırmaları Derneği'nden Polat Alpman: AKP’nin hatasının bedelini sığınmacılar ödememeli

NERGİS ŞENGEL

Suriye’deki iç savaş nedeniyle Türkiye’ye göç eden sığınmacıların İçişleri Bakanlığı talimatıyla geri gönderilmesine yönelik karar, tartışılmaya devam ediyor. İstanbul Valiliği’nin Suriyeli sığınmacılara, kayıtlı oldukları illere geri dönüş yapmaları için 20 Ağustos’a kadar süre vermesi, Suriyelilerde endişe uyandırdı. Sığınmacılara yönelik çalışmalar yürüten demokratik kitle örgütlerinin ise karara tepkisi sürüyor.

GERİ GÖNDERMEK HUKUKEN SORUNLU

İstanbul’daki Göç Araştırmaları Derneği’nin (GAR) kurucularından Sosyolog Dr. Polat Alpman konuyla ilgili BirGün’e konuştu. Geri gönderme kararının hukuken mümkün olmadığını vurgulayan Alpman’a göre; sığınmacılar, zorla sınır dışı da edilemez. Sosyolog Dr. Alpman, şöyle konuştu: “Geçici koruma statüsünün Suriyelilere verdiği birinci ve en temel hak geri gönderilmeme, sınır dışı edilmeme hakkıdır. Türkiye’de suç işlediği iddia edilen bir sığınmacının bile Türkiye’de yargılanması ve gerekiyorsa cezalandırılması gerekir. Bu gibi yaptırımlar sınır dışı edilen Suriyelilerin yeniden Türkiye’ye geri dönmelerine, bunun yollarını aramalarına neden olur.”

Suriyelilerin sınır dışı edilmeleri sürecinde Geri Gönderme Merkezleri’nde kötü muamele ve şiddete dair iddiaların bulunduğunu da aktaran Alpman, hükümetin uyguladığı hatalı politikaların bedelini sığınmacıların ödememesi gerektiğini söyledi. Alpman, “Kolluk kuvvetlerinin sığınmacılara yönelik kötü muamelede bulunduğuna ilişkin iddialar var. Bir an önce kamuoyu önünde bu iddialara açıklık getirilmeli, şeffaflık ve denetlenebilirlik sağlanmalı” dedi.

MÜLTECİLİK STATÜSÜ KABUL EDİLMELİ

Dr. Polat Alpman, sığınmacılara tanınan hak ve özgürlüklerin yeniden yapılandırılması gerektiğine dikkat çekerek, sözlerini sonlandırdı: “Bu insanlar Türkiye’ye sığınma talep etti, hükümet de bu insanları kabul etti. Burada odaklanmamız gereken nokta sığınmacıların ülkemizde nasıl yaşamaya devam edecekleri olmalı. Hükümet mültecilik statüsünü kabul etmeli, sığınmacıların hak ve özgürlüklerini düzenlemeli, yeniden yapılandırmalı. Suriyelilere yönelik Geçici Koruma Yönetmeliği’nin yeniden düzenlenmesi gerekir. Aile bütünlüğünün korunması için sığınmacıların istediği şehre kayıtlarını aldırma özgürlüğü tanımlanmalı. Seyahat özgürlüğü ve istedikleri şehre kayıt yaptırmaları kolaylaştırılmalı. Mültecilerin, kayıtlı oldukları şehrin dışında yaşamak istemelerinin en büyük nedeni iş imkânlarıdır. Daha çok iş bulabilecekleri İstanbul gibi büyük şehirlere gelmekteler. Bu meseleler üzerine daha fazla yoğunlaşmalı ve çözüm odaklı hareket etmeliyiz.”

700 BİN ÇOCUK TÜRKİYE'DE DOĞDU

Milyonlarca sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye’de iktidarın başından beri yanlış politikalar izlendiğinin altını çizen Dr. Alpman, aradan geçen sekiz yılda 700 binden fazla çocuğun Türkiye’de doğduğunu söyledi: “Yapılan yanlışlar düzeltilmeli, zorla sınır dışı edilmeler durdurulmalı, her bireyin hak ve özgürlükleri tanınmalıdır.”

118 GÖÇMEN ALIKONULDU

Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinden Yunanistan’ın Midilli Adası’na gitmeye çalışan 118 göçmen alı konuldu. Ege Denizi’nin kuzeyinde geçişleri önleme faaliyetlerini sürdüren Sahil Güvenlik Komutanlığı unsurları, iki ayrı grubun lastik botlarla Kadırgaburnu sahilinden denize açıldığını tespit etti. ‘TCSG-28’ Bot Komutanlığı’nca bu bölgeye düzenlenen operasyonda, Afganistan uyruklu 65 kişi yakalanarak kıyıya getirildi. Ahmetçealtı mevkisinden denize açılan Afganistan, İran ve Suriye uyruklu 53 göçmen ise ‘TCSG KB-4301’ Bot Komutanlığı’nca yakalandığı bildirildi. Küçükkuyu’daki Sahil Güvenlik Karakol Komutanlığı’na getirilen 118 göçmen, işlemlerinin ardından Ayvacık Yabancılar Geri Gönderme Merkezi’ne götürüldü.