İstanbul Göktürk’te Demirören Holding’in aldığı krediyi ödemediği için Ziraat Bankası’na devredilen arazinin yapılaşmaya açılmasına karşı çıkan yurttaşların başlattığı mücadele devam ediyor. Yurttaşlar tarafından yapılan açıklamada, “30 gündür yeşilimize çökenlere geçit vermemek için direniyoruz. Direne direne kazanacağız” denildi.

Göktürk mücadelesi 30’uncu gününde: Direne direne kazanacağız!
Fotoğraf: Göktürk Yeşil Kalsın Girişimi

HABER MERKEZİ

Demirören Holding’in aldığı krediyi ödemediği için Ziraat Bankası’na devredilen İstanbul Göktürk’teki araziye yapılan lüks konut projesi için mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararına uyulmuyor. Yurttaşlar ise 30 gün önce başlattığı mücadeleyi sürdürüyor.

Göktürk Yeşil Kalsın Girişimi Eş Sözcüsü Gülseren Onanç, mücadelenin 30’uncu günü nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “30 gündür yeşilimize çökenlere geçit vermemek için direniyoruz” denilerek, “30 yılda kendi ellerimizle ektiğimiz, büyüttüğümüz çimenler, ağaçlar, korumaya çalıştığımız dereler, göletler, gözümüz gibi baktığımız kuşlar, balıklar, kaplumbağalar yarattığımız ekosistemin hepsi bütün Türkiye’nin gözü önünde 30 gündür talan ediliyor. Kemerköy tam bir işgal altında. Bütün Türkiye’nin işgal altında olduğu gibi. Haklı davamızın hikayesi tam bir Türkiye hikayesi… En değerli yeşil alanlar yapılaşmaya açılıyor; kamu bankaları desteği ile belirli inşaat firmalarına rant aktarılıyor. Devlet destekli rant çetesi, yargısı, kurumları çökmüş devletin içini boşaltmaya en değerli varlıkları yok etmeye devam ediyor” ifadelerine yer verildi.

"BİRLİKTE DİRENELİM"

“Direnmeye karar verdik. Çoğu kadın elli kişiyi geçmeyen Göktürk Yeşil Kalsın Girişimi gönüllüleri 31 Ekim sabahı 7.30'da nöbette buluşmaya karar verdik. 31 Ekim sabahı saat 06:00’da 650 çevik kuvvet Kemerköy’ü abluka altına aldı” denilen açıklamada şu ifadeler de yer aldı:

“Ellerimizde ‘Yeşilime dokunma’ pankartları, dilimizde ‘Hak Hukuk Adalet’ sloganları ile direndik. Polis çevik kuvvetin kalkanları ile biz Kemerköylülere şiddet uyguladı. Biz direndik. Özyazıcı ve Cevahir inşaat şirketleri polis kalkanları ile yeşil alanlarımızı, göletlerimiz su kanallarımıza ÇED raporu olmadan, çevre etütleri yapılmadan, herhangi bir ruhsat bile olmadan işgal ettiler. Biz direndik. Sitemizin ortak giriş kapısını yıktılar, İSKİ’ye ait yeşil alanı işgal ettiler. Deprem toplanma alanlarımız talan ettiler. Biz direndik.

Göletlerimizi hafriyat toprağı ile doldurarak suyumuza kıydılar, kurbağalarımızı öldürdüler, kuşlarımızı kaçırdılar, Cendere deresine tahribat verdiler. Biz direndik. Kemerköy içinde bir polis ordusu ile yaşamaya başladık. Biz direnmeye devam ediyoruz. Bugün direnişin 30. Günündeyiz. Yeşilimize çökenlere geçit vermemek üzere nöbetlerimizi sürdürüyoruz, yerel yönetimlere baskı yapıyoruz, TBMM çatısı altındaki partileri göreve çağırıyoruz.

Kısıtlı sayıda kalan bağımsız medya temsilcisine haklı davamızı anlatıyoruz, sosyal medya ile işgali Türkiye’ye ve Dünya’ya duyuruyoruz. Haklı davamız için karşımızdaki çeteye karşı örgütlü bir şekilde direnmenin gururunu ve umudunu yaşıyoruz. Girişimin ilk günlerinle onlar olan sayımız on binleri geçti. Memleketin her yerinden destek mesajları alıyoruz. Gelin birlikte Hak, hukuk, adalet sesini yükseltelim. Yeşile sahip çıkalım. Çetelere karşı birlikte direnelim. Direne direne kazanacağız.”