Milorad Paviç’in anlattığına göre, Hazar Prensesi Ateh’in her iki gözkapağında birer harf bulunurmuş; yasaklanmış Hazar alfabesinin harfleri...  “Ve onları okuma talihsizliğinde bulunan anında ölürdü. Harfler körler tarafından çizilmişti, sabahları da tuvaletini yapmadan önce, hizmetçileri gözleri kapalı olarak hizmet ederlerdi kendisine. Böylece uyurken düşmanlarından korunmuş oluyordu.”

 
Ne var ki Prenses Ateh’in felaketi, tam da kendisini ‘düşmanlar’dan koruyan bu harflerden kaynaklanmış. Bir sabah “Giysilerime nasıl alıştıysam düşüncelerime de öyle alıştım” diyerek sıkıldığını ifade eden Ateh’e hizmetçileri iki ayna getirmişler oyalansın diye: ‘Hızlı’ ve ‘yavaş’; biri bir an önce, diğeri bir an sonra yansıtan iki ayna. “İki ayna getirildiğinde, Prenses Ateh yataktaydı daha ve gözkapaklarına çizilmiş olan harfler de silinmemişti henüz. Kendisini aynada gözleri kapalı olarak gördü ve hemen öldü.” (İsmail Yerguz çevirisi)
 
Şimdi gözlerimizi Yugoslavya’nın –varolmayan ülke...- yetiştirdiği en büyük yazarlardan birinin fantastik satırlarından gazete sayfalarına çeviriyor, Türkiye’de yayımlanan ulusal bir gazetenin 4 Ekim 2012 tarihli internet sayfasına bakıyoruz. Gazetenin isminin –Vatan- hemen altında manşetten verilen bir haber var. Kırmızı bir ‘şok balonu’nun içinde sarı harflerle “Türkiye’yi korkutan gelişme” yazıyor. Bu şok balonu ve alarm renkleriyle okurun ilgisi hem çekiliyor hem de yönlendiriliyor. Balonun sağ tarafına bakınca ‘Türkiye’yi korkutan gelişme’nin ne olduğunu görüyoruz: ‘Kürtler temel atıyor!’. Kürtlerin nereye temel attığını, bunun Türkiye’yi niçin korkuttuğunu birazdan tıklayıp öğreneceğiz, fakat içeriğinden tümüyle bağımsız biçimde, bu haber sunumu hakkında ilk elde şunu söylemek gerekiyor: Bu, toplumun bazı kesimlerini -Kürtleri- diğer bazı kesimlerine –Kürt olmayan herkese!- bir kaygı nesnesi olarak sunmayı amaçlayan, Kürtlere karşı açıkça ayrımcılık suçu işleyen bir haber üretim ve sunum tarzıdır. Böyle çirkin mi çirkin bir demagojiyle ve provokatif bir başlıkla sunulan haberin gerçek içeriğiyse şu: “Suriye'de 18 aydır devam eden şiddete karışmayan Suriyeli Kürtlerin ülkenin kuzeyinde karakollar, konseyler, mahkemeler kurarak özerk bir yönetimin temellerini attığı ileri sürüldü.” Göz kırpmasını gördünüz mü?  
 
Şimdi bir diğer ulusal gazetenin aynı tarihli internet nüshasına bakıyoruz. Gazetenin isminin –Radikal- hemen altında manşetten verilen haberde önce fotoğraf dikkati çekiyor. Elini karşısındakileri –dolaylı olarak biz okurları- azarlarcasına yukarı kaldırmış bir adam bu -haberi okuyunca Suriye Enformasyon Bakanı Ümran El-Zuabi olduğunu öğreneceğiz. Fotoğrafın hemen yanında şöyle yazıyor: “Suriye’den ilk resmi açıklama: Akıllı davranın...”
 
Milliyetçi muhafazakar katillerin Orhan Pamuk gibi isimlere tehdit olarak haykırdıkları “Akıllı ol!” lafından türetilmiş bu başlık, belli ki okuyucunun üç noktadan sonrasını fotoğraftaki agresiflikle birleştirerek bir tehdit algısına ulaşmasını amaçlıyor. Haberin gerçek içeriğiyse, başlığın tıpkı ilk örnekteki gibi demagojik ve provokatif amaçlarla kurgulandığını gösteriyor: “Bakan El Zubai Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesine düşen top mermisi olayı ile ilgili olarak Suriyeli yetkililerin Türk topraklarını hedef alan ateşin kaynağını araştırdıklarını ve bu olayın ciddi şekilde incelendiğini söyledi. Suriye olarak komşu ülkelerle iyi komşuluk ilişkileri içinde olmayı ve komşularına saygı duymak istediğini belirten Bakan El-Zuabi, kardeş ve dost Türk halkına başsağlığı diledi. ...El-Zuabi Türk tarafına seslenerek, bu tür sınır kazalarında devletlerin akıllıca, rasyonelce ve sorumluca hareket etmesi gerektiğini özellikle silahlı terör gruplarının bölgedeki varlığının ciddiyete alınması gerektiğini sözlerine ekledi.” Gözkapakları bir kez daha…
 
Böylece, sadece iki gazetenin nefret dolu manşetlerine değil Türkiye’nin gözlerine bakmış oluyoruz; üstlerinde taşıdıkları harflerle felaketimize yol açan gözler bunlar... Bu harfler bizi güya ‘düşmanlar’a karşı koruyorlar. Ve dikkat edin, giderek daha da fazla kapanıyor, bize okumamız için daha fazla harf sunuyorlar...