İstanbul Caz Festivali izleyicilerinin sevip benimsediği cazcılar vardır. Piyanist Brad Mehldau da festival şemsiyesi altındaki ilk konserinden beri bunlardan biri olmuştur. Aslında bir kısmımız onu daha öncesinde albümleriyle de tanıyorduk. 1999’daki Elegiac Cycle’dan beri de solo çalmasına aşinayız.

2008 yılındaki 16. Uluslararası İstanbul Caz Festivali, bir akşam Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda iki ayrı dinleyici grubu ağırladı. İki grup da Brad Mehldau için gelmişti. Piyanist önce triosuyla, basta Larry Grenadier ve davulda Jeff Ballard ile bir konser verecekti. Sonra bir baktık, web sayfasında bir duyuru var. İlk konserin biletleri günler öncesinden tükenmiş, Mehldau aynı gün, ilk konserin başlamasından iki saat sonra solo bir ek konser vermeyi teklif etmiş. Böylece o akşam CRR’de iki ayrı dinleyici grubu buluştu. Neyse ki, iki grup da en hasından Mehldau dinleyicisiydi. İkinci konserde bile salonun yaklaşık üçte ikisi doluydu.

Mehldau, sahneye çıktı, piyanosunun başına oturdu ve büyük bir teknik ve ustalıkla ânında çalmaya başladı. Bill Evans’la arasına yeterince mesafe koyduğu daha o zamandan belli oluyordu. Yıllardan beri kendi üslubuna sahip, hatta onu geliştirdi, zenginleştirdi. Piyanist, ilk sette çaldığı parçaları anons etti, onu dinlemeye geldik diye teşekkür etti. Sonra da bizimle tamamen ilgisini kesip piyanosuyla bir aşk ilişkisine girdi. Yorgunsa da (ki mutlaka öyleydi) belli etmedi, uzun bir bis bile çaldı. Eksiksiz bir Brad Mehldau akşamıydı.

•••

Bu yıl da Grammy’lerde nefis bir caz başarısına uzaktan uzağa tanık olduk. Brad Mehldau, piyano, Fender Rhodes, Hammond B-3 orgun yanısıra davul da çaldığı, altı parçaya sesiyle katıldığı “Finding Gabriel / Cebrail’i bulmak ile Grammy Ödül Gecesi’nde En İyi Caz Enstrümental Albümü Ödülünü aldı. 2017-2018’de bir buçuk yıllık bir sürede kaydedip Nonesuch Records’dan 12 Mayıs, 2019’da çıkardığı “Finding Gabriel”in, son birkaç yıldır dikkatle İncil’i okumasının ardından ortaya çıktığını söyledi. “İncil bir sonuc ya da günümüz için bir rehber gibi – uzun bir kâbus ya da ruhani potansiyal bilgiye yol açan bir kılavuz. Nasıl okuduğunuza bağlı.”

Adını, Hosea 9.7’den alan “Peygamber Budalanın Biri”nin ilk satırı “Hadi buradan çıkıp tepelere doğru gidelim”e bir peygamber “inşa edin şu duvarı” diye cevap veriyor. Bu parça, ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik bir kınama. Albüme adını veren parçanın, “Finding Gabriel”in bütün enstrümanlarını ise Brad Mehldau çalıyor. Diğer vokaller Becca Stevens, Kurt Elling, Gabriel Kahane ve “Snorts” Malibu’dan. Değerli müzisyenler arasında Ambrose Akinmusire (trompet), Joel Frahm (tenor saks), Sara Caswell (keman) ve davulda da, Mehldau’nun “Mehliana: Taming the Dragon”de birlikte çalıştığı Mark Guiliana var. (Tanıtım turlarında Haliç Kongre Merkezi’ne de gelmişlerdi).

Albüme 5 üzerinden Financial Times 3, AllMusic 4 ve The Times da 5 yıldız vermiş. Financial Times’a göre, “Finding Gabriel”, bu sahte haberler çağında bir anlam arayışı. Gazetenin eleştirmeni, “Make it All Go Away”de Kurt Elling’i ve “Deep Water”da Becca Stevens’ı çok beğenmiş. Mehldau’nun iddialı yeni albümünü yepyeni alanlara iten şey ise ses ve nefes saplantısı. Vokal kullanımındaki yenilik de vurgulanıyor. Caz eleştirmeni Ted Panken (DownBeat, Jazzizz, Jazz Times) bu yeniliği şöyle açıklıyor: Mehldau; Elling, Kahane ve Stevens’ı söz konusu metinlerin yorumcuları olarak değil, ses rengi özelliklerine sahip münferit enstrümanlar olarak görevlendirmiş. Ted Panken’e göre ise, albüm kategori dışı.

En kısa zamanda İstanbul’un bir sahnesinde dinlemek isterdik. Ayrıca bu kategoride en sevdiklerimizden John Scofield’in ödülü aldığı iki yılın ardından bu sever de sevgili Brad Mehldau’muzun başarıya ulaşması bizi memnun ediyor.

Çağrımız VarÇağrımız Var