Evinin depreme dayanıklı olmadığını düşünen halka, hükümet “Başınızın çaresine bakın”, iktidar medyasıysa “Onu da mı devlet yapsın” diyor. Depreme karşı evinizi dayanıklı hale getirmek için on binlerce lira gerekiyor. Devletten finansmana destek yok, kamu bankaları ucuz kredi bile vermiyor. Çaresiz halka çare diye dayatılansa “Deprem Duası”

Güçlendirme projesi on binlerce lira tutuyor, teşvik yok, ucuz kredi bile yok: ‘Çare’ deprem duası!

Ozan GÜNDOĞDU

İzmir’deki depremin ardından ülkenin en gerçek sorunlarından biri yeniden gündeme geldi. Özellikle ülke nüfusunun yüzde 20’sinin yaşadığı ve yakın gelecekte 7 şiddetinin üzerinde bir deprem olması beklenen İstanbul’daki yurttaşların evlerinin içindeki endişeli bekleyişleri sürüyor. Sorunu reddeden bir kesim bulunmuyor ancak çözüm önerilerinde siyasetçiler sorumluluk almaktan uzak. Dün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında “Keşke, birkaç metrekare fazla pay alma uğruna riskli binalarda oturmak tercih edilmeseydi” derken, İzmir Depremi’nin yaşandığı Cuma gününden bu yana iktidardan pek çok isim benzer açıklamalar yaparak sorumluluğu halkın sırtına yükledi.

Biz de bunun üzerine evini depreme karşı güçlendirmek isteyen bir yurttaşın katlanacağı maliyeti araştırdık. Buna göre izlenmesi gereken adımlar şöyle;

İlk adım “güçlendirme projesi” hazırlatmak

Yaklaşık bedel: Daire başına 1500-2000 TL: Deprem mühendisliği alanında uzman, İnşaat Mühendisleri Odası'ndan onaylı bir şirketle anlaşarak riskli binanız için güçlendirme projesi hazırlatmalısınız. Binanın özelliklerine göre değişen maliyetler olmakla beraber bu projenin ortalama bedeli 15-20 bin TL arasında değişiyor. 10 dairelik bir apartman için böylece daire başına 1500-2000 TL arası bir bedel düşüyor.

İkinci adım, projeyi fiyatlandırmak

Yaklaşık bedel: Daire başına 30 bin-100 bin TL: Güçlendirme projesinin hazırlanmasıyla birlikte oturduğunun konut veya işyeriniz için bir maliyet çıkarılmış oluyor. Binanın durumuna göre bu maliyet değişiyor ancak sektörün içindeki kişilerin verdiği bilgilere göre 5 katlı ve 10 daireli bir apartman için daire başına yaklaşık 50 bin TL tutarında bir fatura çıkıyor. Ancak dikkat edilmesi gereken husus, bu maliyet 30 bin TL de olabilir, 100 bin TL de…

Üçüncü adım, projeyi hayata geçirmek

Oturulan apartmanın daire sahipleri bir araya gelmeli ve daire başına 30 bin ila 100 bin TL’lik maliyetlere katlanmayı kabul etmeliler. 10 dairelik bir apartmanda dairelerden biri dahi bunu kabul etmezse proje hayata geçemiyor. Peki bu aşamada kamu bankalarının veya devletin herhangi bir desteği yok mu? Bu sorunun cevabı “hayır yok”. Kişi yaklaşık olarak 50 bin TL’lik bir maliyete katlanmak için ancak ihtiyaç kredisi kullanabiliyor. Fakat orada da kişinin kredi puanından yaşına kadar bir çok engel çıkıyor. Belli bir yaşın üzerindeki kişilere bankalar uzun vadeli kredi kullandırmazken, işsizlikle boğuşan halkın kredi puanı ise giderek düşüyor. Üstelik yüksek faizler de cabası.

guclendirme-projesi-on-binlerce-lira-tutuyor-tesvik-yok-ucuz-kredi-bile-yok-care-deprem-duasi-800806-1.


Çözüm, Nurettin yıldız’ın duası…

Google Trends verilerine göre Google’a deprem duası yazıp aratanların rekor kırdığı günler memleketin deprem faciası yaşadığı günler. Son 5 yıl içinde deprem duasının en çok aratıldığı tarih Malatya-Elazığ Depremi’nin yaşandığı 19-25 Ocak 2020 haftası. Bu tarihi İstanbul’da 5,8 şiddetinde depremin yaşandığı 22-28 Eylül 2019 haftası takip ediyor. İzmir Deprem’inden sonraki 3 gün ise deprem duasının en çok aratıldığı 3’üncü dönem.
Bunun yanı sıra tarikat ve cemaatler de deprem korkusundan besleniyor. Youtube’a “deprem duası” yazılıp aratıldığında neredeyse hemen her tarikat liderinin konuya ilişkin bir fetvası görülebiliyor. Bu konuda Nurettin Yıldız’ın “Nurettin Hoca, depreme yakalanınca ne yaptı, hangi duaları okudu” videosu 9 ayda tam 163 bin kere izlenmiş durumda. Nihat Hatipoğlu’nun da, Cübbeli Ahmet’in de depremden önce ve deprem esnasında okunacak dualar ve zikirlere ilişkin onlarca içeriği yine sosyal medyada mevcut.

***

Güçlendirmeyle bina depreme dayanıklı hale getirilebilir

Evinin veya işyerinin depreme dayanıksız olduğunu düşünen kat sahipleri ne yapmalı? Bu soruyu ENOC Yapı Danışmanlık Şirketi Kurucu Ortağı İnşaat Yüksek Mühendisi Namık Eser’e sorduk. Eser’in sorularımıza verdiği cevaplar şu şekilde;

► Binanın depreme dayanıksız olduğunu düşünen kat sahibi güçlendirme ve kentsel dönüşüm arasında kalıyor. Binanın yıkılıp yeniden yapılması mı doğru yoksa güçlendirilmesi mi?
Öncelikle, her ikisi de doğru. Önemli olan deprem performansı yetersiz olan bina sakinlerinin bir karara varması ve uygulaması. Can güvenliği için bunun ihmal edilmemesi gerekir. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne göre güçlendirilen bir bina yeni yapılan bina ile aynı deprem performans seviyesine getirilmektedir. Vatandaşlarımızın bir kısmı kentsel dönüşümün binayı daha güçlü yaptığına ilişkin bir algısı var ki bu doğru değil. Güçlendirme projesiyle de bina pekâlâ depreme dayanıklı hale getirilebilir. Ancak burada binadan binaya ortaya çıkan maliyetlerde farklılıklar oluşuyor. Güçlendirme uygulaması bazı binalarda yıkıp yeniden yapma maliyetlerine yaklaşıyor. Kabaca yeniden yapma maliyetinin yüzde 40’nı geçmiyorsa güçlendirme düşünülebilir. Aksi halde, yıkıp yeniden yapmak eskiyen tesisatın yenilenmesi, eski malzemelerin yenilenmesi için de daha avantajlı. Yani daha çok finansmana ilişkin bir tercih.

►Diyelim ki, güçlendirmede ya da yıkıp yeniden yapmada karar kılındı ancak apartmandaki daire sahiplerinden bazıları bu maliyete katlanmak istemiyor, bu durumda ne oluyor?
Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın Eylül sonu yayınladığı genelge ile binadaki maliklerin 4/5’i (yüzde 80) güçlendirme kararı alırsa güçlendirme resmi olarak yapılabiliyor. Güçlendirme için, 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’da yapıdaki maliklerin arsasındaki hissesi üzerinden bu oran aranırken şuan yönetmelik bunu malikler olarak belirtiyor. Artık güçlendirmede önemli olan metrekareye bakılmaksızın maliklik olarak görünüyor. Buna göre güçlendirme projesi için kat maliklerinin 4/5’ü (yüzde 80’inin), yıkıp yeniden yapma içinse hissenin 2/3’ünün (yüzde 67’si) onayı gerekiyor. Örnek verecek olursak 10 dairelik bir apartmanda en az 8 daire sahibinin onayıyla güçlendirme projesi, en az 7 daire sahibinin onayıyla yıkıp yeniden yapılma projesi yapılabiliyor.

►Peki onay vermeyenlere ne oluyor?
Belirtilen çoğunluğa tabi olmayanlar için, onay vermemeleri halinde devlet, onay vermeyen kişinin dairesini, dairenin rayiç bedeli üzerinden satışa çıkarıyor. Bu satışta alım hakkı önceliği o binadaki diğer daire sahipleri. Bina sahipleri bu daireyi almaya yanaşmazlarsa ancak çoğunluğun kabul ettiği projeye onay veren birine satılmak zorunda kalıyor. Böylelikle insanlarımız can güvenliğini sağlamak için yol alabiliyor.

►Sorunların tümünün çözüldüğünü düşünürsek, projeyi yürüten şirket nasıl seçilmeli?
Vatandaşlarımız öncelikle fiyata bakıyor ancak bu yanlış. Fiyat mutlaka önemli ancak piyasada maalesef çok fazla iş bilmez ya da dolandırıcı da var. Bina güçlendirme projesi hazırlandıktan sonra vatandaşımızın aklındaki üç önemli sorunun cevabı verilebilir olur. Bu sorular: Uygulama maliyeti ne kadar olur? Binamız nasıl güçlendirilecek? Bu işlem ne kadar sürecek? Kişi önce fiyat soruyor, iş bilen bir firmanın vermesi gereken cevap “projeniz hazır mı?” demektir. Ancak maalesef direk fiyat veriliyor. Her binanın ihtiyacı farklıdır. Projesi olmayan bir işleme fiyat vermek ne iş yapılması gerektiğini bilmeden kafadan fiyat vermektir. Bu doğru değil. Projeyi görmeden fiyat veren firmalardan uzak durulmalı. Öte yandan önemli bir tavsiye olarak, güçlendirme projesi deprem alanında çalışan “yapı ya da deprem mühendisliği alanında yüksek lisans eğitimi almış bir inşaat mühendisi tarafından hazırlanmalı. Çünkü hazırlanan proje hem güvenliği hem de ekonomiyi belirleyen en önemli ilk adımdır. Sonrasında firmaların referanslarını araştırmalarını tavsitye ederim.

Depremden sonra hasar tespitinin bedeli 5 bin tl

♦ Deprem sonrası ya da öncesi fark etmez binanızın performansını belirlemenin maliyeti binanızın taşıyıcı sisteminin türüne ve büyüklüğüne göre değişkenlik gösterir. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği bir binanın nasıl değerlendirilmesi gerektiğini belirler. Oradaki işlemlerin yapılması gerekir. Maalesef yok hızlı değerlendirme yok yarım değerlendirme yok tam değerlendirme gibi piyasada kirli bilgi mevcut. İnsanlarımız biraz daha uyguna iş yaptırabilmek için ehil olmayan insanlarla çalışabiliyor bu durumda da ne yazık ki güvenilecek bir raporu ellerine alamıyorlar. Burada belirli bir fiyat söylemek istemesem de bilgilendirme amaçlı 5 bin TL ve üzeri diyebilirim binadan binaya değişir.