Güneş enerjisinde ‘çöplük’ tehlikesi
Fotoğraf: Depophotos

Berkay SAĞOL

Mevzuat değişikliğiyle lisanssız elektrik üretimindeki ihtiyaç fazlası enerjinin bedelsiz olarak şebekeye verilmesi sağlanmasının yankıları sürüyor. Değişikliğin geriye doğru olarak Mayıs 2019’dan sonra bağlantı izni alan tüm tesisleri kapsayacak şekilde yapılmasının, kurulu tesislerin sökülmesine ve hurda panel piyasasının oluşmasının risk yarattığı ifade edildi.

Abonelerin tesisleri başka kuruluşlara devretme arayışında olduğuna dikkat çeken Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Tamer, hayali ortaklıklar ve merdiven altı enerji ticaretin engellenmesi için küçük ölçekli yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelik lisanslama süreçlerinin kolaylaştırılması çağrısı yaptı.

Lisanssız elektrik üretimindeki yönetmelik değişikliğini BirGün’e değerlendiren Tamer, dışa bağımlılığa dikkat çekerek, yenilenebilir kaynaklara dayalı üretimin önemini vurguladı. Tamer, lisanssız kurulu gücün Mayıs 2022 itibariyla 7 bin 877 Megawatt’a ulaştığına ve bu kurulu gücün yüzde 92’sinin güneş enerjisine dayalı olduğunu hatırlattı.

Elektriğe sürekli olarak zam yapılmasının başta sanayi aboneleri olmak üzere tüketicileri kendi elektriğini üretmeye zorlandığını ifade eden Tamer, yönetmelik değişikliğinin etkileriyle ilgili şunları söyledi: “Kurulu gücü yüksek olmasına rağmen fiili tüketimi düşük abonelerin üretim tesislerinde ciddi gelirler elde ettiğinin anlaşılması, bazı yatırımcıların bu mevzuat boşluğundan yararlanmaya yöneltti. Zaman içinde ihtiyaç karşılamadan daha çok satış ve gelir hedefiyle gerçekleştirilen lisanssız yatırım sayısında artış yaşandı. Son değişikliyle ‘altına hücum’ mantığıyla gerçekleştirilen yatırımların sınırlanması hedeflense de sektörde bir belirsizlik hatta bir kaos ortamı yaratılmış oldu. En temel sorunu, değişikliğin geriye doğru yapılması oluşturuyor. Mevcut tesislerin sökülmesi, ikinci el veya hurda fiyatlardan satılarak, banka borçlarının kapatılmaya çalışılması olasılığı yüksektir.”

‘KAYIT DIŞI RİSKİ OLUŞTU’

Üretimi tüketiminden büyük olan abonelerin tesislerini başka kuruluşlara devretme arayışında olduğuna dikkat çeken Tamer, hayali ortaklıklar ve merdiven altı enerji ticaretin yapılacağı bir ortam oluştuğu uyarısında bulundu. Lisansız yönetmeliğinde gerçekleştirilen değişikliğin enerji üretiminde kayıt dışılık yaratabileceğini ifade eden Tamer, “Bu kapsamda yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelik lisanslama süreçleri kolaylaştırılmalı, üretilecek enerjinin hangi şartlarda, ne kadar süre satın alınacağı günübirlik değişmeyecek kurallara bağlanmalı.

Kayıt dışına engel olmak için küçük ve orta boy yatırımcılar için lisanslama süreçleri lisanssız mevzuatına benzer şekilde kolaylaştırılmalı. Gelişen teknoloji ile akıllı şebeke uygulamaları kapsamında tüketim yerinde üretim büyük önem kazanacak. Bu kapsamda elektrik dağıtımı lisansı sahibi olan ve dağıtım şirketlerinin tüm yükümlülüklerini taşıyan OSB yönetimlerine yenilenebilir kaynaklar için üretim lisansı da tanımlanmalı” dedi.