AKP, AYM’nin iptal ettiği güvenlik soruşturması uygulamasını yeniden Meclis gündemine getirmeye hazırlanıyor. Muhalefet, “Tüm memurlara uygulanmamalı” görüşünü savunurken iktidar ise “Somut delil şartı” ile bu uygulamayı tüm memurlar için sürdürmek istiyor

Güvenlik soruşturması tehdidi sürüyor

HÜSEYİN ŞİMŞEK

AKP, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “Kişisel verilerin korunamayacağı” ve “Soruşturmayı yapacak kurulun yapısının belirlenmemesi” nedeniyle hak ihlali olarak değerlendirdiği memuriyete girişte güvenlik soruşturması yapılması uygulamasını yeniden Meclis gündemine getirmeye hazırlanıyor.

AYM’nin iptal kararının ardından yılsonunda TBMM Başkanlığı’na yeni bir düzenleme sunan ancak tepkiler üzerine geri çeken AKP’nin, “somut delil” kriteri ile yeni bir düzenlemeyi hayata geçirmek istediği öğrenildi. Muhalefet ile bu kapsamda temas kuran AKP’nin, “Duyum üzerine değil somut delil şartı ile memuriyete girişin engellenebileceğini” ilettiği, CHP ve İYİ Parti’nin ise buna karşılık, “Tüm memurlara değil, devletin kritik yerlerine atanacaklara uygulanmalı” görüşünü bildirdiği ifade edildi. Bu konuda HDP’nin tutumunun ise “Güvenlik soruşturmasından tamamen vazgeçilmesi” şeklinde olduğu biliniyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile AKP’nin bu konudaki hazırlıklarda sona geldiği bildirildi. Buna göre, güvenlik soruşturmasını yapacak kurulun yapısı yeniden belirlenecek, kişisel verilerin güvenliği konusunda kesin çizgiler çizilecek ve bilgilerin ortaya çıkması durumunda sorumlulara yaptırımlar uygulanacak. Kimin, hangi gerekçe ile memuriyetten men edildiği ise öğrenilemeyecek. Yalnızca "ret" yanıtı alan kişiye bilgiler iletilecek. "Duyum üzerine değil mahkeme kararları gibi somut deliller gerekçesiyle” memuriyete girişe izin verilmeyebilecek.

OHAL SÜRÜYOR ALGISI DOĞAR

Güvenlik soruşturması uygulamasının OHAL döneminde tüm memurlara uygulanmaya başlandığını, kritik görevler dışında bu uygulamadan vazgeçilmesi gerektiğini ifade eden TBMM Anayasa Komisyonu üyesi, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, “Aksi bir durum, OHAL’in sürdüğüne yönelik algının devamını sağlar” dedi.

Yüksek Mahkeme’nin aldığı kararın yanlış olduğunu, tek sorunun kişisel verilerin korunması ya da kurulun yapısının belirlenmemesi olmadığını bildiren Emir, “Bizim kırmızı çizgimiz, güvenlik soruşturmasının tüm memurlara yapılmamasıdır. Bugün Türkiye’deki uygulama, bir yetkilinin tamamen keyfi ve kendi siyasi pozisyonuna göre değerlendirme yapmasına olanak veriyor. AKP’li milletvekilleri de bu işin haksızlık doğurduğunun farkındalar. Güvenlik soruşturması yapılırken somut, kişiden kişiye göre değişmeyen, objektif ölçütlerinin olması ve tüm kamu görevlileri için değil de stratejik yerlere atanacaklar için olması gerekiyor. Dünyada demokrasinin geliştiği tüm ülkelerde bu durum böyle ve bizde de böyle olmalıdır” diye konuştu.