Siyaset gündemi, Bahçeli’nin İYİ Parti lideri Akşener’e yaptığı çağrıya odaklandı. Bu fikir gerçekten MHP liderinin mi, yoksa iktidarda kalmak isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önerisi mi?

Haber Analiz: Eve dön çağrısı kimden geldi?

YAŞAR AYDIN

Kamuoyu yoklamaları AKP’nin çoğunluğu kaybettiğini gösteriyor. Her ne kadar televizyon karşısında aksini iddia etseler de AKP’liler bile bu gerçeği kabullenmiş durumda.

Yapılan tüm hesaplamalar AKP-MHP ittifakının önümüzdeki dönem iktidarda kalması için en az yüzde 5-6 puan getirecek üçüncü bir partnere ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Çok açık ki İYİ Parti bu basit matematik hesabı sonrasında radara girdi.


İKİ FORMÜL VAR

Seçim yapılacaksa Erdoğan’ın kazanması için elinde iki formül var. Birincisi seçim yapısını hatta Cumhurbaşkanlığı Seçim Sistemi’ni değiştirmesi gerekiyor. İkincisi ise yüzde 50’nin üstüne çıkmak için MHP’nin yanına üçüncü bir parti yerleştirmesi gerekiyor. 16 Nisan Referandumu’yla iktidar barajı yüzde 50’nin üzerine çıktı. Bu durum, Erdoğan’ı MHP’ye mecbur bıraktı. İki partinin aynı anda zayıflamasıyla birlikte bu birliktelik olası bir seçimi kazanmak için yetmeyecek gibi görünüyor. Başkanlık sistemiyle birlikte Erdoğan üçlü bir koalisyona mahkûm oldu.

MHP’Yİ İKNA ETTİ

Meral Akşener dün yaptığı değerlemede erken seçim için Haziran 2021 tarihini işaret etti. Bu, ekonomik krizin etkileri ve süresi göz önüne alınarak erkene çekilebilir ya da ileriye atılabilir. Ama Ankara’daki hava 2021 yılında mutlaka bir erken seçim yaşanacağı noktasında. Hem CHP hem de İYİ Parti kurmaylarının ağızlarından düşürmediği “en geç 18 ay sonra iktidarız” sözlerini arkasında da bu tespit yatıyor. Ankara’da herkesin gördüğü bu fotoğrafı Erdoğan’ının görmemesi imkânsız. Doğaldır ki Erdoğan çözüm arıyor. Kaynaklarımızdan aldığımız bilgiye göre Erdoğan’ın ilk tercihi seçim sisteminin değiştirilmesi yönünde. Bu konuda kurmaylarına çalışma başlatmış bile. Ama buradaki ilk engel muhalefet değil, iktidar ortağı MHP oldu. Devlet Bahçeli elini çok güçlendiren Başkanlık Sistemi’nden vazgeçmek istemiyor. Bu koşullarda tek çözüm kalıyor; cepheyi büyütmek. Erdoğan, MHP liderinden İYİ Parti ve liderine olan rezervlerinin kaldırılmasını istiyor. Yani Akşener’e çağrı asıl olarak Bahçeli’den değil Erdoğan’dan yapılmış oldu. Hatta Erdoğan çağrıyı pekiştirmek için Akşener ve partisinin ne kadar “milli ve yerli” olduğundan bahsetme gereği hissetti. Bu yüzden de İYİ Partili yetkililer MHP liderinden çok Erdoğan’a yanıt verdiler.

BAHÇELİ BÖLÜP ALACAK

İYİ Parti ve Meral Akşener tek başına Devlet Bahçeli MHP’sinin yutamayacağı kadar büyük bir lokma. İYİ Parti’nin bir bütün olarak Cumhur’a dahil olması Bahçeli’nin en çok isteyeceği şey. Geriye tek bir ihtimal kalıyor İYİ Parti’yi bölme hamlelerini yoğunlaştırmak. Bunu da kavga etmeden, iktidarın nimetlerini göstererek, hatta kendi elinde olduğu kısmını paylaşmaya hazır olduğunu söyleyerek yapmaya çalışıyor. Ama şu ana kadarki fotoğrafa bakınca bunların, İYİ Parti cephesinde pek inandırıcı bulunmadığını belirtmek gerekir.


ARİTMETİK DEĞİŞİR Mİ?

Son bir haftada siyasette yaşanan gelişmeler İYİ Parti ve Akşener’in yıldızını biraz daha parlattı. Acaba tutar mı endişesinden iki cephenin de istediği parti haline geldi.

İYİ Parti bugüne kadar izlediği çizgiyle kendi yerini tayin etmiş gibi duruyor. Geleceği olmayan Cumhur yerine kendisinin de kurucusu olduğu ve yükselişte olan Millet’i tercih ediyor. İYİ Parti kazık çaktığı alandan kıpırdamazsa Erdoğan diğer seçeneğe, seçim sistemini değiştirmeye yönelebilir. O koşullarda ise her cephede yeni gelişme yaşanması, bileşenlerin değişmesi sürpriz olmaz.