Hakan’dan bu sefer bir single

On altı yaşındaki caz piyanistimiz Hakan Başar, ilk albümü “On Top of the Roof”tan bir yıl sonra bir single’la dijital platformlarda yerini aldı. Birlikte çaldığı iki kişi, efsanevi iki isim: Yellowjackets’den Jimmy Haslip (bas) ile Will Kennedy (davul). Çorbada epeyce tuzu olan üçüncü kişi ise, ilk albümünü lanse eden, Londra Caz Festivali’ndeki konserden önce samimi sunumuyla genç müzisyenine cesaret veren Martin Hummel, yani Ubuntu Music’in kurucusu. Ona eşlik eden usta cazcılar, prodüktör İzzet Öz. Hâlâ her işe koşan müzisyen babası Hakan, Sr.’ı da unutmuyoruz elbette.

Zaten bana single’ın ne zaman piyasaya çıkacağını hatırlatan da baba Başar oldu. Gerçi gününe yetiştiremedim, malum bizim BirGün günümüz Salı ama, elbette atlamadım. Duyduk duymadık demeyin. Gencecik piyanistimizin ilk single’ı Hub Art Special Edition 16 Ekim’de çıktı!

Hakan Başar, Sr., tam adıyla Hakan Fahrettin Başar ben ondan yazılı malzeme desteği isteyince de epeyce şaşırmıştı. Bana Hakan’ı 10 yaşındayken ilk konserlerinde dinlediğimizi hatırlattı. Doğru aslında, çocuk elimize doğmuş gibidir. Yalnız benim değil, müzikle, cazla ilgilenen herkesin. “Siz onun kazakla sahneye çıktığı zamanları da hatırlarsınız,” dedi. Hatırlıyorum, evet, gülen yüzüyle İKSV Caz Festivali’nin program açıklama toplantılarında piyanosunun başında yerini alışını da…

Jimmy Haslip ile Will Kennedy ondan çok memnun. Sekiz yaşından beri piyano çalan Hakan’ın ilk konserinden bu yana sadece altı yıl geçtiğini düşünürsek, Hakan’a “dahi” tanımını uygun bulanlara hak vermemek elde değil. Çok yetenekli, çalışkan, kendisi için uygun görülen her şeyi itirazsız yerine getiren bir müzisyen ki, ağırlığınca altın eder. Haslip, “Hub Art” projesinin onun performansını ve kompozisyonlarının güzelliğini çerçevelediğini düşünüyor. Will Kennedy ise, “Hakan'ın elleri, ardındaki canlılık ve ruh ile bize gelecek için güven veriyor,” demiş.

Geçen yıl Londra Caz Festivali’nde kalabalık ve coşkulu bir izleyici kitlesine çaldı. Son dönemlerde de Chick Corea, Ron Carter ve Eddie Gomez gibi usta sanatçılarla tanışma ya da atölyelerine katılma ayrıcalığını yaşadı. Martin Hummel ondan çok daha fazlasını da bekleyebilecekleri görüşünde. “Hakan gerçekten yetenekli bir sanatçı ve çok özel bir insan. Onu seviyoruz!"

Eylül ayında Işıl Çalışkan onunla yaptığı bir söyleşide genç yaşta kendini müzik dünyasının içinde bulmanın nasıl bir şey olduğunu sormuş. “İlk zamanlar pek bir şey anlamıyordum,” demiş Hakan. “Tarihler veriliyor, hazırlıklar yapılıyor ve "Hadi gidiyoruz" deniyordu.” Bu dönemi hayli eğlenceli bulduğu da anlaşılıyor. “Sonra kayıtlarla dolu bir yıl ve uzun bir aradan sonra Ferit Odman ve Halil Çağlar Serin ile beraber çaldığımız ve albümün yapımcısı Martin Hummel'ın gelip anlaşmayı duyurduğu 22 Mayıs 2019'daki Akbank Sanat konseriyle sektörde olduğumu hissetmeye başlıyorum.” 2020 konserlerle başlamış. Gerçi öyle devam edememiş ama online Ankara Caz Festivali ve Radyo Boğaziçi Yılın Caz Müzisyeni adaylığından hoşnut. Yurt içi ve yurt dışı radyo programları da cabası. “En son gelişme ise Jean-Pierre Leduc'un teklifiyle Lunched Management Booking'in sanatçı kadrosuna dâhil olmamla yaşanıyor.”

Ama onun için asıl önemli olan, oğlu için aktif müzisyenliği bırakıp onun işlerine koşturan babası başta olmak üzere, pek çok deneyimli cazcının ona güvenip şans vermesi… Artık dinleyiciler de yaşını öğrenip şaşırmıyorlarmış. Yerli-yabancı konserleri dolu, eleştiriler olumlu. Ona duyulan güvenin karşılığını vermiş, genç ama sorumlu bir müzisyenle karşı karşıyayız.

Yolun açık olsun, Hakan! Evet, aslında sahnedeki kazaklı halini de hatırlıyoruz. Ne mutlu bize. Bir müzisyenin oluşumuna tanık olduk.