Geçen hafta sonu Fransa’daydım. Strasburg ve Melhouse Alevi Kültür Merkezlerinin düzenlediği “Türkiye’deki son gelişmeler ve Alevilerin geleceği” temalı panellere katıldım. İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu ile birlikte konuşmacıydık...

Panelleri Strasburg’da AKM Başkanı Mustafa Aslan, Melhouse da ise AKM Başkanı Önder Cömert ve Fransa Alevi Federasyonu eşit Başkanı Hakan Alca ile birlikte yönettiler. Her iki toplantı da çok iyi düzenlenmişti ve bir o kadar kalabalıktı.

Strasburg CHP birliğini de ziyaret ettim. Çok faydalı bir söyleşi oldu.

Yurtdışındaki canlarla söyleştikçe; bugünkü iktidar nedeniyle ülkemizin geleceğinin giderek karartıldığını daha iyi anlıyorsunuz!..

Ancak umutlarını hâlâ canlı tutuyorlar. Geleceklerinin aydınlık ve güvenli olması doğrultusunda çok kararlılar!...

***

Şunun altını çizmek isterim; “Yurtdışından Türkiye çok iyi görülüyor.”

Çünkü Fransız medyası, ülkemizde sansürlenen haberleri dile getiren bir duruş sergiliyor. Yorumların ayakları yere basıyor. Oto sansür yok…

Yani memleketin hal ve gidişinin içler acısı olduğunu 4 gün içinde daha da yakından gözleyebiliyorsunuz!...

***

Aslında bu duruş bir ahlak göstergesi. Kamu görevi yapmanın sorumluluğuyla, siyasileri kayırmadan ve de birilerini kollamadan halkın haber alma hakkı bilinciyle hareket edilmesi çok önemli. Basının özgür olması, Fransız demokrasisinin işlerliğinin sonucu.

Tersini de düşünebilirsiniz. Fransız demokrasisi basın özgürlüğü ile ayakta duruyor.

***

Fransa’da “jaune gilet” adını verdikleri bir eylemle karşılaştım.

Yoğunlukla genç ve kadınların katıldığı, sadece sosyal medya yolu ile organize oldukları yoğun ve etkili bir eylem. Yol kesiyorlar. Özellikle AVM’lere gidiş kavşaklarını engelliyorlar.

Bizim de önümüze çıktılar.

Sakin, kararlı, uygar ve ne istediğini bilen, birbirlerini tanımayan, aynı hedef için birlikte olan bir grup yol kesti. Daha doğrusu gidiş hızını yavaşlatarak görünürlük sağlıyorlar. Eylemin sebebi belli. Haklarına sahip çıkmak. Sömürüye karşı durmak!..

Cumhurbaşkanı Macron akaryakıta % 10’luk zam yapmış. Diğer hakları da kısıtlayarak yurttaşlarının üzerine yeni bir ekonomik yük yüklemiş. Gerekçesi, yatırımlar için sermayeye yeni kaynak yaratmak…

Kaynak, akaryakıt vb. mallara konulan KDV, ÖTV gibi dolaylı vergilerle oluşturuluyor. Yani Fransızların emeği üzerinden toplanıyor.

Macron’u eleştiriyorlar. Açıklamaya davet ediyorlar. Basın olayları olduğu gibi veriyor. İktidar zor kullanıyor. Halk direnmeye devam ediyor…

Bakarsanız, tipik bir sermaye ve emek çatışması!.. Ancak diğer yandan da demokrasi içinde haklarını kullanan halkın bilinçli kalkışması!…

***

Benzeri haksız ve sermaye yanlısı uygulamalar bizde de var!.. Halk açlık ve işsizlikle karşı karşıya. Ekonomik sıkıntı had safhada!.. Gelecekle ilgili hiçbir açıklama yok. Sadece algı yönetimi yapılıyor.

Soğan stokçularını kovalayan bir yönetim anlayışı insanları güldürüyor!...

Aslında gündemi soğan, patatesle tutup ülkenin gerçek sıkıntılarını unutturmaya çalışıyorlar.

Ellerine yeni bir oyuncak daha geçti. Yerel seçimler için aday belirleme oyunları…

Yönlendirilmiş medya aracılıyla gündem suni haberlerle kapatılmaya, insanlar gerçeklerinden uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Oysa oynanan bu kötü oyun, kentlerin ve de kentlilerin geleceklerini yok edecek tehlikeli bir oyun… Tüm bunlar gösteriyor ki, mevcut iktidar artık düşüş haline geçti… Yerel seçimlerde halk kendisini sömürenlerden hesap sormaya hazırlanıyor!...

Fransız gençliğinin başlattığı demokratik hak arama yöntemi yakında bize de ulaşır... “Sarı yelekleriyle” iktidara oy vermeyeceklerini gösterecek büyük bir çoğunluk sandığı bekliyor…