2006 yılından beri Üsküdar Belediyesi’nin bu alanı imara açma ve rant elde etme girişimleri hız kesmedi. Koru’yu korumak, alandaki doğal hayatın sürmesini sağlamak yerine buranın parka dönüştürülmesi ve etkinliklere ev sahipliği yapacak bir yapı haline gelmesi hedeflendi.

Halk, Validebağ Korusu’nu Üsküdar Belediyesi’ne karşı koruyor!

Şengül Kılıç - Validebağ gönüllüsü

Validebağ Korusu, Anadolu yakasının kentin içinde bugüne kadar korunarak kalmış 354 bin metrekarelik en geniş yeşil alanıdır. Bulunduğu yer itibarıyla Koru’nun da içinde yer aldığı havza, halk sağlığı açısından da büyük öneme sahiptir. Bu nedenle de Osmanlı’dan beri, padişahların ilgi alanına girmiş. Valide Mihrişah Sultan yazlık köşk yaptırmış, Bezmialem Valide Sultan ise bu bölgeyi modern botanik bahçesine çevirmiştir. Validebağ Korusu içerisinde halen öğretmenevi olarak kullanılmakta olan Adile Sultan Kasrı ve Abdülaziz Av Köşkü de yer almaktadır. Cumhuriyet döneminde verem hastalığına karşı kurulan Verem Prevantoryum Sağlık Kompleksine ev sahipliği yapmıştır. Çeşitli girişimlerle yeşil alan kısmı giderek küçültülmekle birlikte her şeye rağmen Validebağ Korusu’nda doğa, ekosistem içerisinde kendisini yeniden üreterek doğal varlığını günümüze kadar korumuştur.


Koru’da 101 ağaç, ağaççık ve çalı türü mevcut olup, bunlardan 71’i anıt ağaç/korumaya değer ağaç statüsündedir. 200’ün üzerinde otsu, yumrulu ve soğanlı bitki olmak üzere 7 bin kadar da bitki varlığı bulunmaktadır. Başta leylekler olmak üzere de birçok göçmen kuş Koru’yu konaklama ve dinlenme amacıyla kullanmaktadır. Türkiye’de gözlenmiş 485 kuş türünün 4'te biri Validebağ Korusu’nda gözlemlenebilmektedir. Ayrıca Koru, yabani hayvan ve yabani bitkilerden oluşan bir yaban hayatına da ev sahipliği yapmaktadır.

Koru, kent içinde, çevresini sarmış apartmanlar arasında bir vaha, şehrin merkezinde çocukların sincapları, kirpileri, kaplumbağaları, kertenkeleleri doğal ortamlarında görebileceği, doğayı tanıyabileceği eşsiz bir alandır. Bu alanı gelecek nesillere koruyarak aktarmak hepimizin sorumluluğudur.

Tabii ki böylesi bir alan rantçıların iştahını kabartmıştır. 1990’lı yılların sonunda çevresine inşa edilen lüks konutlar yetmemiş, Koru’yu bir şekilde yapılaşmaya açmak hep iktidar sahiplerinin gündeminde olmuştur. Ancak her saldırı girişimi çevredeki mahallelinin direnişi ile karşılaşmıştır.

16 Temmuz 1999 tarihinde mahallelinin örgütlü mücadelesi ve meslek odalarının da desteği ile Koru’yu korumada en önemli adım atılarak, Koruma Kurulu tarafından, Validebağ Korusu 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı ilan edilmiştir. Bu karardan sonra Koru’ya yapılacak en küçük müdahale için mutlaka Koruma Kurulu’nun onayının alınması gerekmektedir.

Özellikle AKP iktidarı sonrası 2006 yılından bu yana Üsküdar Belediyesi’nin bu alanı imara açma ve rant elde etme girişimleri hiç hız kesmedi. Koru’yu korumak, bu alandaki doğal hayatın sürmesini sağlamak yerine buranın bir tür parka dönüştürülmesi ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak bir yapı olarak düzenlenmesi hedeflendi. Son olarak ‘Millet Bahçesi’ yapma girişimi mahalle sakinlerinden oluşan Validebağ Gönüllüleri Derneği’nin açtığı dava sonucunda, mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. 2020 yılının mart ayında, 1. Derece Doğal ve Tarihi SİT alanı olan Koru’nun büyük bir bölümü Milli Emlak tarafından Üsküdar Belediyesi'ne tahsis edildi. Üsküdar Belediyesi “bakım, düzenleme ve onarım” adı altında 500 araçlık otopark, festival alanı, açık hava sineması, 88 bin metrekare çim döşeme, yoga pilates alanı, izci eğitim alanı yapılmak üzere bir proje hazırladı ve ihaleye açtı. Yürüyüş yolları, koşu ve bisiklet parkuru, piknik alanları, meyve bahçelerinin yapılması hedeflenen bu girişim ile sanki masum bir düzenlenme yapılacağı izlenimi yaratmaya çalıştı. Oysa bu inşa faaliyetlerinin her biri Validebağ’ı doğal SİT alanı olmaktan çıkaracak, hatta koru olma vasfının kaybına yol açacak uygulamalardır. Bu girişim, yürütmesi durdurulan Millet Bahçesi projesinden farklı bir şey değildi.

Belediye yıllardır Koru’yu halka açacağını söylemekte; bir avuç azınlığın bunu engellediğini iddia etmektedir. Oysa Validebağ Korusu Cumhuriyet döneminden bu yana halka açıktır. Atatürk’ün vasiyeti ile Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilmiş, sağlık ve eğitim sorunlarının öncelikli çözülmesi için uğraşılmış ve Koru en doğal haliyle korunmuştur.

Sokak hayvanları da dahil olmak üzere her canlıya açık olan bu alanda, yüzlerce insan her gün yürümekte, koşmakta ve zarar vermeden piknik yapmaktadır. Koru’nun bilimin kurallarına uygun biçimde bakıma ihtiyacı vardır. Anıt ağaçlar başta olmak üzere bitki örtüsüne hoyratça yaklaşılmamalı, kendilerini yeniden üretecek biçimde bakımları gerçekleştirilmelidir. Üsküdar Belediyesi, 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı (KANİP), 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın (KAUİP) iptali için açmış olduğumuz dava ile ilgili olarak 23 Haziran 2021 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı alınmasına rağmen bakım adı altında anıt ağaçları kuruduğu bahanesi ile kesmiş ve doğal faunayı ortadan kaldıracak biçimde otsu bitkileri biçmiştir. Otsu bitkilerin biçilmesini de yine polis eşliğinde bir sabah erken saatlerde gün ağarmadan yapılmıştır.

İhalenin iptali için açtığımız davaya da 30 Temmuz 2021 tarihinde mahkeme tarafından yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. İhalenin iptal davasına karşı Üsküdar Belediyesi’nin itirazına da mahkeme tarafından “itirazın reddi” kararı vermiştir.

Verilmiş olan bu kararlara rağmen Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, yine hukuksuz bir şekilde 21 Eylül 2021 tarihinde sabah 05.30’da çok sayıda sivil polis olduğunu ifade eden kişiler eşliğinde belediye işçileri ile birlikte yol onarımı adı altında 1. Derecede Doğal SİT Alanı olan Validebağ Korusu’na üç kapısından birden kamyonlarla girerek moloz ve inşaat atıklarını döktü. Bu baskın karşısında kamyonların girişini ve molozları, inşaat artıklarını dökmelerini ve yaymalarını engellemeye ve Koru’yu korumaya çalıştık. Müdahalelere maruz kalmamıza rağmen haklı ve kararlı bir mücadelenin sonucunda inşaat artıklarını ve molozları Koru’nun dışına çıkarttırdık. Ancak gün içinde yeniden 4 kamyon daha gelerek, içinden lavabo ve cam kırıklarının çıktığı stabilize yol malzemesini Koru’ya döktü. Validebağ Korusu’nun içerisindeki yolların üzerine serilen bu malzemeye ihtiyaç yoktur. Ayrıca bu malzeme sonucunda Koru geri dönüşümü zor olan etkilere de maruz kalmıştır. Dökülen malzeme, haklı ve kararlı mücadelemiz sonucunda kepçelerle yola serilemeden, tarafımızca toplanarak Koru dışına çıkarıldı. Diğer yayılmasını engellediğimiz malzeme yığınları da çevreden gelen kalabalık halkla birlikte Üsküdar Belediyesi tarafından kepçelerle kamyonlara yüklenerek Koru dışına çıkartıldı.

Validebağ Korusu’nun koru olarak kalması için 23 yıldır fiili ve hukuki mücadelesini sürdüren Validebağ Gönüllüleri, Üsküdar Belediyesi’nin ve hiçbir kurumun hukuksuz uygulamalarına izin vermeyecektir.

Halk, Üsküdar Belediyesi'nin artan müdahalelerine karşı 95. güne ulaşan nöbetleri ile her zaman uyanık kalmış, en küçük girişimi anında duyurmuş ve yoğun katılımlarla püskürtmüştür.

95 gündür sürdürdüğümüz nöbetlerimiz, direnişimiz ve kararlı mücadelemiz Hilmi Türkmen’in Koru üzerindeki rant emellerinden vazgeçtiğini açıklayıncaya kadar devam edecektir. Koru’yu seven tüm halkımızı Koru’yu korumaya çağırıyoruz.

Validebağ Korusu inşaat alanı değildir. Halka rağmen, halkın istemediği hiçbir şeyi yapamayacaklar. Validebağ Koru’dur, koru kalacak.

Fotoğraf: Fatoş Erdoğan