Halkevleri İzmir Şubesi, 2 üyelerine polis tarafından ajanlık teklifi girişiminde bulunulduğunu iddia etti. Yapılan açıklamada, “Ajanlaştırma girişimleri suçtur. Sesimizi kesemeyecek, başımızı öne eğemeyeceksiniz” denildi.

Halkevleri: Ajanlaştırma girişimleri suçtur

BİRGÜN EGE

Halkevleri İzmir Şubesi tarafından, 2 üyelerine polis tarafından ajanlık teklifi girişiminde bulunulduğunu iddia ederek İnsan Hakları Derneği(İHD) İzmir Şubesi’nde bir basın açıklaması düzenledi.

Basın açıklamasını okuyan Halkevleri Ege Bölge Temsilcisi Evrim Çakır,teklif yapmaya yeltenenlerin dertlerinin istihbarat olduğunu belirterek, “Halkevleri üye ve yöneticisi iki arkadaşımız geçtiğimiz salı günü çalıştıkları iş yerine ait afişleri yaparken sivil polisler tarafından durdurulmuş, yapılan GBT sorgulamasının ardından Buca Karakolu’na götürülmüşlerdir. Üyelerimize afiş yaptıkları gerekçesiyle yapılabilecek tek işlem kabahatler kanununa göre cezai işlem iken, GBT yapan sivil polisler, telefon görüşmesiyle güvenlik şube birimine ulaşmış, arkadaşlarımızın bilgilerini iletmiş ve ne yapmaları gerektiğini danışmışlardır! Üyelerimize bu görüşmenin ardından afişle ilgili cezai işlemin yapılacağı bildirilmiş fakat bu süreç bilinçli olarak uzatılmıştır. İşlemler bittiği söylendiğinde ise karakola gelen iki kişi tarafından bir odaya alınmışlardır. Odaya ilk alınan arkadaşımızla önce sohbet etmeye çalışan kişiler, üyemizin ‘hangi işlem için tutulduğunu’ sorması üzerine ‘Siz bugüne kadar devletin soğuk yüzünü gördünüz, biz ise sıcak yüzüyüz’ denilerek cevap verilmiştir. Ajanlık teklifi girişiminde bulunduklarını anlayan üyelerimiz, görüşmeyi sonlandırmış, polis merkezinde bulunan tüm görevlilerin duyacağı biçimde yaptıklarının suç olduğunu ve kendilerine ajanlık teklifinde bulunduklarını dile getirerek tepki göstermiş, ardından karakolu terk etmişlerdir” diye konuştu.

Son olarak Çakır şunları dile getirdi:

“Üyelerimize bu teklifi yapmaya yeltenenlerin dertlerinin istihbarat toplamak olmadığını biliyoruz. Bugünlerde 89’ncu kuruluş yıldönümünü kutladığımız Halkevleri örgütümüzle ilgili devletin ayrıca istihbarata da ihtiyacı yoktur. Bu ülkede 90’lı yıllarda sıkça karşılaştığımız ajanlık, muhbirlik dayatmalarının kontrgerillanın tarihsel itibarsızlaştırma ve sindirme taktiği olduğunu biliyoruz. Bugün ise bu tarihsel sindirme taktiği, alenen İçişleri Bakanlığı’na bağlı kolluk kuvvetleri tarafından, polis merkezlerinde yapılmaya başlanmıştır. Yakın zamanda sıkça karşılaşmaya başladığımız, kaçırma ve ajanlık teklifi dayatmalarının devrimcileri, sosyalistleri ve tüm muhalefet bileşenlerini mücadele alanlarından uzaklaştırmak amacıyla yapıldığı da ortadadır.”