Google Play Store
App Store

İran’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinde dini lider Hamaney’in desteklediği Celili ikinci, reformist Pezeşkiyan birinci oldu. Hamaney’in ‘sandığa gidin’ telkini de karşılık bulmadı ve seçimlere katılım yüzde 40’larda kaldı.

Hamaney kaybetti

Yusuf İris 

İran'da yapılan 14'üncü dönem Cumhurbaşkanlığı Seçimleri tamamlandı. Seçimlerden reformist aday Mesud Pezeşkiyan önde çıksa da hiçbir aday yüzde 50’yi aşamadı. İkinci olan muhafazakar aday Said Celili ile Pezeşkiyan ikinci turda yarışacak.

Ülke genelinde 59 bin merkezde kurulan sandıklarda toplam 24 milyon 535 bin 185 oy kullanıldı. Oyların yüzde 42,4’iini Pezeşkiyan aldı. İkinci olan Celili’nin oy oranı ise yüzde 38,6'da kaldı.

Reformistlerin tek adayı Pezeşkiyan ile muhafazakâr Celili, 5 Temmuz'da yapılacak ikinci tur seçimlerde yeniden yarışacak.

Diğer iki muhafazakâr adaydan Muhammed Bakır Kalibaf yüzde 13,8 ile üçüncü, Mustafa Purmuhammedi ise yüzde 0,8 ile dördüncü sırada yer aldı.

KATILIM YÜZDE 40 OLDU

İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre seçimlere katılım yüzde 40 civarında gerçekleşti. Bu oran ülke tarihinde seçimlere en düşük katılım oldu. Buna Tahran eyaleti genelinde ve Kum'da son cumhurbaşkanı seçimine göre katılım oranlarında artış yaşandı.

Ülkede 18 Haziran 2021'de yapılan seçimler, yüzde 48,8’le o tarihe kadar en düşük katılımlı cumhurbaşkanlığı seçimleri olmuştu.

ZORLA TAKTIRAMAYIZ DEMİŞTİ

İran cumhurbaşkanı adayları katıldıkları devlet televizyonunda internet yasakları ve zorunlu başörtüsü uygulamasını tartışmıştı. Seçimin tek reformist adayı Mesud Pezeşkiyan, "Nasıl daha önce kadınlarımızdan başörtüsünü alamadılarsa şimdi biz de kadınlara zorla başörtüsü taktıramayız" demişti.

MEŞRUİYET KRİZİ

İran üzerine çalışmalarıyla bilinen Gazeteci Savaş Porgham İran dini lideri Hamaney’in herkesten sandığa gitmesini istediğini ve seçime katılımın düşük kalmasının rejim açısından meşruiyet krizi olduğunu söyledi.

Adayların tamamının rejime bağlı olduğunu ifade eden Porgham şunları söyledi: “Muhafazakâr aday Said Celili, Hamaney'in adayıydı aslında. Bundan dolayı da kendisinin seçilememiş olması ve ikinci olarak kalması İran halkının Ayetullah Hamaney’e verdiği bir mesajdır. Kendisinin adayını desteklemediklerini ortaya koymuşlardır. Elbette, Mesud Pezeşkiyan reformist kanadın desteklediği bir aday olduğu için seçime katılan halkın da Ayetullah Hamaney'in direkt adayı yerine reformistlerin adayını desteklediğini de gözden kaçırmamak gerekir. Bu da yine Ayetullah Hamaney'in kendisine yönelik bir mesajdır.”

İran halkının sandığa giderek herhangi bir değişim gelmeyeceğini düşündüğünü aktaran Porgham şunları aktardı: “Bunun da sebebi de İran seçim sistemi. Çünkü İran seçim sistemi muhalif olan gruplarım adaylarının seçime gitmesine müsaade etmiyor. Sadece kendisine yakın reformistlerin ve kendisine yakın muhafazakârların seçime girmesine olanak tanıyor. Şimdi bizim karşımızda yüzde 40’a yakın İran İslam Devrimi'nden seçime katılım oranı var. Bu çok önemli bir şey. İran halkı rejimin tüm propagandasına, tüm ekonomik ve siyasi baskılarına, bütün medya ağına, rağmen seçim sandıklarına gene gitmedi. Bu, rejim için bir meşruiyet krizidir. Çok düşük bir orandır ve İran rejiminin Molla rejiminin meşruiyet krizi devam ediyor. Ayetullah Hamaney bu seçimlerde halkın, kime oy verirse versin sandığa gelmesini ve atılacak her oyun İslam Cumhuriyeti'ni onaylama ve destekleme anlamı taşıdığını söylemişti. Şu anda ilk turda bu görüşe göre İran halkının yüzde 60’tan fazlası sadece İslam devrimini ve rejimini onaylamamış. Pezeşkiyan da seçilse Celili de seçilse İran'daki rejimin meşruiyet krizi devam edecek. Çünkü 61 milyonluk oy verebilme yeterliliğine sahip halkın sadece 24,5 milyonu ilk turda sandığa gitti. Bu çok düşük bir rakam ve zaten seçime ne kadar değer verildiğini gösteriyor.”