İhvan’ın sponsorlarından Katar’ın Körfez ülkeleriyle anlaşması ve Biden’ın ABD’nin dümenine geçmesinin ardından Hamas’a “mesafe” koymaya başlayan Ankara, Washington-Tel Aviv’e mesaj verme arayışında.

Hamas’a mesafe Biden’a selam!

Derviş CEMAL

İngiliz The Times önceki gün Hamas'ın Türkiye’deki faaliyetlerini incelediği haberinde, Ankara’nın son haftalarda örgütün ülke içi operasyonlarını kısıtlamaya başladığını yazdı. Anshel Pfeffer imzalı haberde, Erdoğan'ın Hamas ile bağlarını yeniden gözden geçirdiği belirtildi. Haber her yönüyle dikkat çekici. Bu ‘mesafe’nin İhvan’ın ana sponsorlarından Katar’ın Körfez Arap ülkeleriyle anlaşmasının ve Joe Biden’ın ABD’nin dümenine geçmesinin hemen ertesinde gelmesi de oldukça manidar.

Peki, ne oldu da AKP hükümeti Hamas ile arasına mesafe koyma gereği hissetmeye başladı? Kuşkusuz ki birçok neden sıralanacak olsa da en önemlisi Trump sonrası Biden yönetiminin yeniden dizayn etme sinyali verdiği Ortadoğu stratejisiyle bağlantılı. ABD’deki 3 Kasım seçimlerinin hemen sonrasında Körfez ülkelerinin Katar’a ambargoyu kaldırması yeni döneme dair işaretti. 20 Ocak’ta koltuğu devralan ve Ortadoğu’da önceliği Suudiler ve İsrail’e veren Biden yönetiminin S-400’ler nedeniyle Türkiye’ye gönderdiği sert mesajlar ve Ankara’dan “sözde ortak” diye bahsedilmesi açık bir mesaj. Yeni denklemde İhvancılara yer yok.


İHVAN KARDEŞLİĞİ BİR YERE KADAR

Arap Baharı’yla birlikte Ortadoğu’da oluşan yeni siyasi iklimde büyük yatırım yapılan İhvan hareketinin miadı doldu. ABD’nin Müslüman Kardeşler'i "terör örgütü" olarak görmesi, Mısır, BAE ve Suudi Arabistan’ın ise İhvan’ı terör listesine alarak yasaklaması sonrası İhvan ve bağlantılı örgütler için yolun sonu göründü. Körfez Arap ülkelerinin basıncıyla geçmiş dönemde çok sayıda Hamas yöneticisi ve üyesi Katar’ı terk ederek Türkiye’ye sığınmaya başladı. Binlerce Hamas Üyesi İstanbul’a yerleşti. Hamas’ın İstanbul'daki merkezi de AKP’nin gözde semtlerinden Başakşehir. Hamas'ın İstanbul'da 'gizli siber saldırı üssü' kurduğu dahi iddia edildi. Öyle ki İsrail basınının “Hamas’ın İstanbul yakınlarındaki kampta militan yetiştirdiği’ iddiası Alman Bild gazetesi başta olmak üzere birçok ajansa konu olmuştu.

Daily Telegraph da geçen geçen yıllarda manşetten verdiği özel haberinde, Türkiye'nin Hamas militanlarının topraklarında üslenmesine izin verdiğini iddia etmişti. ABD tarafından başına 5 milyon dolar ödül konan örgütün liderlerinden Saleh el-Arouri ve intihar saldırılarından sorumlu 'Surif Hücresi'nin eski lideri Abdel Rahman Ghanimat ile ABD Hazine Bakanlığı tarafından yaptırım listesine alınan Kamal Awad da gibi isimler Başakşehir’in sakinlerinden. Hamas’ın elindeki Gazze'den Türkiye'ye gelen 35 bin kişinin olduğu iddia ediliyor.

ZORUNLU İSTİKAMET: U DÖNÜŞÜ

Hamas’a ve Mısır’dan kaçmak zorunda kalan İhvancılara kol kanat geren Türkiye son olarak Katar’ın da Körfez ülkeleriyle “barışması” sonrası bölgede iyice yalnızlaşmaya başladı. Biden’ın işbaşına gelmesiyle birlikte hizalanmaya başlayan, yeniden pozisyon almaya başlayanlar kervanına dahil olan AKP hükümeti tam da bu süreçte Hamas ile arasına “mesafe” koymaya başlayarak Washington semalarına mesaj vermeye başladı.

Erdoğan ve diğer AKP’li yetkililerin bir süredir “İsrail ve Mısır ile normalleşebileceğine” dair verdiği sinyaller tam da yeni döneme göre pozisyon alma gayretkeşliğinin yansımaları. Dış politikası çöken Ankara’nın Kahire, Tel Aviv ve Abu Dabi ile yeniden bir araya gelmesi için de İhvan ve Hamas’la arasına mesafe koyması şart koşuluyor. Özellikle Tel Aviv ısrarlı baskısını sürdürüyor. Ankara’nın İsrail ile ilişkilerde en önemli pazarlık kozu olan Hamas’ı sahaya sürdüğü anlaşılıyor.

Günün sonunda Amerikan emperyalizmi Biden ile yeni bir yol arayışına girerken AKP iktidarı da buna göre hizalanma gayretinde. Bölgede yeni ittifaklar kurulurken Ankara’dan “sözde ortak” diye bahsetmeye başlayan “Sam Amca emperyalizmi”ne yaranmak için İhvan kardeşliği de bir yere kadar…