Han Solo:  Bu ‘satar wars’ hikâyesi

Star Wars evreninin ikonik karakterlerinden olan Han Solo hakkında söylenmesi gereken her şey seri içinde söylenmiş ve Han Solo’nun gençliğini A New Hope filminde seyirci zaten izlemişti. O yüzden başka bir aktör kullanarak Solo’nun gençliğine dair bir filmin neden çekildiğini anlamakta zorlanıyorum. Karakteri derinleştirmeyen, zaten tanıdığımız Han Solo’nun başından geçenleri göstermek için böyle bir film çekildiyse, bunun tek bir cevabı vardır o da bu evreni kullanarak bunu yeni para makinasına çevirmek; anlayacağınız bildiğimiz bir satar wars hikayesi ile bir kez daha karşı karşıyayız.

Han Solo çok büyük bir efsanenin içinde sıkışıp kalmış sıradan bir insan gibidir, komik, etkileyici, sinir bozucu, insanların damarına basan birisidir. Harika bir pilot olan Solo’nun en büyük özelliği ise, beladan hep paçayı kurtarmasını sağlayan o bitmek bilmeyen şansıdır. Ve kabul etmek gerekir ki, J.J. Abrahams, Force Awakens’da Han Solo karakterine çok şey katmıştır hatta daha doğrusu Abrahams ve senarist Lawrence Kasdan bunu birlikte başarmışlar ve birlikte Solo karakterini derinleştirmişlerdir. Zaten bu filmin senaryosunda Kasdan ve oğlunun isimlerini görünce bu yüzden oldukça keyiflenmiştim. Ancak umduğumu bulamadım.

Bu son film, Han ‘Solo’ soyadını nasıl kazandı, Falcon’u nasıl aldı, Cheewie ile nasıl tanıştı soruları dışında karakterin derinliklerine ve karakter özelliklerinin arka planına dair bir şey söylemiyor. Elbette yeni şeyler ekleyip geleceği bozmak istememişlerdir ama en azından Solo’nun tüm o maceralara neden katıldığı ile ilgili veya neden böylesi bir karakter olduğu ile ilgili cevaplar verebilirlerdi.
han-solo-bu-satar-wars-hikayesi-468626-1.
Film aslında Solo’nun bildiğimiz özelliklerini ötelemiyor hatta farkında bir şekilde bunları kullanıyor ancak bunu sadece çok düz bir komedi malzemesi olarak yapıyor. Bu da bana bu projenin risk almadan masif seyirci kitlesini memnun etmek için çekildiğini göstermeye yetiyor. Halbuki Star Wars riskler alan bir seridir.

Han Solo’yu, Alden Ehrenreich isimli genç bir oyuncu canlandırıyor. Yüzlerce kast çekiminden sonra bu oyuncuda ne bulduklarını pek anlayamadım ve ben de Han Solo için bu aktörün yanlış bir seçim olduğunu düşünenlerdenim. Tabii genç oyuncunun işi zor, karakterin sınırları net, oyuncu kabiliyeti olarak bu sınırların dışına çıkması da pek mümkün değil. Ama zaten ondan beklenen tek bir şey vardı, o da hepimizin kafasında Harrison Ford olarak kazınmış olan Han Solo’ya fiziksel olarak benzemesiydi.

Han Solo’ya hayat verenin Chewbacca olduğunu düşünen benim gibiler için bu filmin ismi Chewbacca olmalıydı. Ayrıca filmin en güzel yanı Solo ile Chewie’nin tanışma hikâyesiydi. Filmi sevdim diyemem ama nefret de etmedim gayet ortalama olduğunu düşündüğüm bu filmden Star Wars evreninin derinliklerinde dolaşmayan fanların daha fazla keyif alacağını düşünüyorum. Filmin fragmanı ise sanki Tarantino el atmış gibi oldukça aldatıcı, yani fragman ile film arasında uçurumlar var. Film aslında bildiğiniz soygun filmi; birileri önemli bir şeyi çalıyorlar ve kaçma kovalamaca yaşanıyor ve bu yanıyla da Guardian of Galaxy filmini anımsatmıyor değil. Disney’in Star Wars haklarını aldığından dolayı böyle filmlerle daha çok karşılaşacağız gibi duruyor. Belki de bu filmleri artık Star Wars’un ekmeğini yiyen bağımsız filmler gibi düşünmekte fayda var.