Hangisi büyük?

Bilimin, bilginin, sanatın ideolojik kullanımlarını bu satırlarda defalarca yazdım. Büyüklük bunları yaşamın yararına pozitif kullanmaktan geçiyor. Ama ülkemiz gerçeğini iyi anlatan bir değişimiz hep haklı çıktı. Herkes gider Mersin’e, biz gideriz tersine. “Büyüklük” meselesine bizim aklıselimler hep egosantrik yerden baktı.

Bazı insanlar bilimle uğraşıyor;

Birileri dünyanın en büyük ağacını 126 farklı fotoğrafın birleşimiyle tek karede görüntülemiş! ‘The President’ yani ‘Başkan’ isimli dünyanın en büyük sekoya ağacı şu ana dek tek bir karede görüntülenememişti. Ağacın yaklaşık 90 metre yüksekliğinde ve 3 bin 200 yaşında olduğu hesap edilmiş ve 2 milyar yaprağı bulunuyor. National Geographic’den bir grup fotoğrafçı ve California Sekoya Doğa Parkı yetkilileri ağacı fotoğraflamak için birlikte çalışmışlar. Hedefleri ağacın birçok açıdan fotoğraflarını çekerek bu fotoğrafları birleştirilip tek bir kare fotoğraf elde etmek. İşte 126 farklı fotoğrafın birleştirilmesiyle oluşan son fotoğraf!

Bir başka örnek; bugüne kadar gördüğünüz en büyük fotoğraf. NASA’nın yayımladığı son fotoğraf; NASA Andromeda Galaksisi’nin 1,5 milyar piksellik fotoğrafını yayımladı. Bu, 69.536 x 22.230 piksellik bir çözünürlük ve fotoğraf 4,3 GB’lık disk alanı demek! Daha iyi anlamamız için karşılaştırma yapalım. Bu çözünürlük; şu an kullanılan çoğu bilgisayar monitörü ve tv ekranındaki 1920×1080 full HD çözünürlüğün 36 kat fazlası. En yakın komşu galaksinin bu devasa görüntüsü Hubble Uzay Teleskobu ile alınmış. Fotoğraf, 411 farklı Hubble fotoğrafının birleştirilmesi ile oluşturulmuş. Bu fotoğrafı görüntülemek, devasa boyutlarından dolayı pek mümkün olmayabilir. Daveachuk’ın hazırladığı Youtube videosunu izlerseniz, 100 milyon yıldız ve 40 bin ışık yıllık devasa büyüklük hakkında bir fikre sahip olabilirsiniz.

Başta dedim ya bazı insanlar bilimle uğraşıyorlar diye, bazıları ise egolarıyla;

Bu kadar bilgi yeter, sıkıcı olmamak adına iyisi mi bu kısmı bir fıkra açıklasın;

Padişah ile vezir tartışmaya başlamış. Padişah vezire, “En büyük ve en güçlü olan benim. Sen benim emrimdesin” demiş. Vezir, “Hayır ben büyüğüm, ordunun başında ben savaşıyorum, sen sadece mühür basıyorsun” diye itiraz etmiş. Tartışma uzayınca padişahla vezir, bir çobanın yanına gitmişler ve konuya hemen girmemek için çobana sormuşlar; “Senin koyunun mu büyük, ineğin mi?” Çoban şaşırmış şaşırmasına da, soranlar da padişah ve vezir. “İneğim” demiş.

“Keçin mi büyük, öküzün mü?” Çoban; “Öküzüm tabii” deyince, asıl soruyu yöneltmişler çobana; “Söyle bakalım, padişahın mı büyük, vezirin mi?” Çoban hiç düşünmeden yanıt vermiş;

“Vallahi ben bu hayvanları tanımıyorum!”