‘Harikalar Diyarı’ Ataşehir’de
Fotoğraf: BirGün

Kadir İNCESU

Geçen yıl 13 sanatçının eserlerinin sergilendiği 'Yeniden' sergisiyle kapılarını sanatseverlere açan Ataşehir Belediyesi Cemal Süreya Sergi Salonu, bugünlerde Baysan Yüksel’in 2007'den bugüne ürettiği 50'nin üzerinde eserin yer aldığı, küratörlüğünü Prof. Dr. Marcus Graf, yardımcı küratörlüğünü Öykü Demirci’nin yaptığı Wonderland (Harikalar Diyarı) sergisine ev sahipliği yapıyor.

İtirafımdır. Eğitim hayatımda, resim dersinde başarılı olduğumu söyleyemem. Sınıfı geçecek kadar notlar alırdım. Edebiyata olan tutkum bütün sanat dallarına olan ilgimi artırdı. Yine de bir eserin ne anlattığını bir bilenden dinlemek isterim her zaman.

Serginin sanatseverlerle buluşmasını sağlayan Ataşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü T. Volkan Aslan, gerek sergiler gerekse etkinlikler aracılığıyla pek çok sanatçıyı ağırladıklarına dikkat çekerek, “Ataşehir’in adının kültür ve sanatla anılması bizi mutlu ediyor” şeklinde konuşuyor.

“Kadir sergiyi nasıl buldun?” dedirtmeden peşpeşe soruyorum sorularımı, serginin küratörü Prof. Dr. Marcus Graf’a… Graf, Baysan Yüksel’in Sosyoloji eğitimi aldıktan sonra ürettiği, figüratif ve bazen de illüstratif bir dile sahip eserlerinde, aşk ve korku, sevinç ve acı, insan ilişkileri ve yalnızlığın yanı sıra rüyalar ve kabuslar hakkında hikâyeler anlattığına dikkat çekerek eserler hakkında şu değerlendirmeyi yapıyor: “Paylaştığı kendi hayat hikâyeleriyle, kendi varoluş biçimimizi yeniden gözden geçirebilmemize olanak veren bir hikâye anlatıcısı. Harikalar Diyarı / Wonderland sergisi görülen ve görülmeyen, bilinen ve bilinmeyenin alternatif açılardan çoklu boyutlarını keşfedebileceğimiz garip hikâyeler, garip yaratıklar ve olağanüstü vizyonlar diyarında hızlı bir rollercoaster'da heyecanlı bir yolculuğu andırıyor.”

Graf, son cümlesinden sonra, duymak istemediğim sorusunu soruyor. Baysan Yüksel ile sergi üzerine konuşacağımı söylüyorum gülümseyerek. Marcus Graf da buradan okur artık en çok etkilendiğim çalışmayı…

Söyleşilerimde en çok çocukluk üzerinde dururum. Pek çok sanatçının çıkış noktasıdır çocukluk günleri. Baysan Yüksel’in çocukluk günleriyle ilgili anlattıkları ilgi çekici: “Anaokulunda, resim dosyam olduğunu hatırlıyorum. Çocukluğumu özel televizyonların açıldığı 90’ların başında yaşadım. Benim için çizgi filmler, popüler kültür önemliydi. Çizgi filmleri çok izledim. Siyaset Meydanı da izledim. Bir çocuk Siyaset Meydanı izlememeli ama o dönem böyleydi. Çocuk kendi dünyasını yaşamak istiyor ama bir de realite var orada. Böyle bir çatışma var. O çatışmadan beslendim, besleniyorum.”

Eserlerinde yalın, sade ve öz bir anlatımın olduğunu belirten Baysan Yüksel’e en çok dikkatimi çeken 'Hiç Canım Sıkılmıyor' isimli eserini soruyorum. Her ne kadar çalışmanın adı 'Hiç Canım Sıkılmıyor' olsa da çıkış noktası biraz can sıkıcı. 2011 senesine ait bu tabloda mizahi bir yaklaşım dikkat çekiyor. Çünkü çalışmanın çıkış noktası sanatçının canının bir hayli sıkılmasıyla ilgili.

Tablonun üzerindeki, kurşun kalemle yazılmış “Yapıtlarınız galeri çizgimize uymadığı için maalesef…” ve “Herkes bir triplerde…” cümleleri dikkat çekiyor.

'Hiç Canım Sıkılmıyor' isimli çalışmanın, sanatçı olarak yaşadığı bir yolculukla ilgili olduğunu belirterek çalışmanın çıkış kaynağını anlatıyor: “Sanatçının reddedilmesi kaçınılmazdır. Genelde yapıtlar galeri çizgisine uymaz. Bu durumla ilgili yaşadığım bir sıkıntıyı ifade ettiğim, bir günde yapığım, ekspresyonist bir yaklaşım. Tamamen o duygularla… Öfke, hayal kırıklığı, bu iş nasıl olacak, ben daha ne kadar çabalayacağım, anlatacağım, galerinin çizgisi nedir, hangi iş uyuyor, buna benzer bir işi sergiliyorsa benimki neden sergilenmiyor. Sanatla, kariyerle ilişkili insanlar bu sorunları yaşıyorlardır. O sıkıntının yarattığı ruh haliyle ortaya çıkmış bir çalışma…”

Baysan Yüksel’in Ataşehir Belediyesi Cemal Süreya Sergi Salonunda sanatseverlerle buluşan 7’nci kişisel sergisi 'Harikalar Diyarı'nı 31 Ekim'e kadar 10.00-18.00 saatleri arasında gezebilirsiniz.