Yeni havalimanının metrosu ‘hesap hatası’ nedeniyle 300 metre uzağa yapılmış! Ona da şükür. Şimdi sıra yılda 20 milyon yolcu taşıma garantili araçlar koyup vatandaşlarımızı oradan oraya taşımak. 20 milyon geçti geçti, geçemedi fark etmez, parası bizden çıkar...

Terli terli bir bakan var, en sevdiğim bakan o. Havadan bakan, drone gibi bir bakan. Çok da sevimli bir bakan. Şive taklitleri filan yapan bir bakan. Genelde kendisini ‘Bu ay önümüzdeki aydan daha kötü değil, önümüzdeki ay bu aydan daha iyi olacak’ diyen bir bakan. Sürekli ‘Bakın burası şokomelli’ diyen, elleri kolları kınalı bakan... Çok da sevimli ama nedense sürekli terliyor. Terkozi bakan... Geçen gün de geldi yine sunuma. ‘Ekonomimiz şahlanıyor’ dedi... Herhalde görmediğimiz bir yerde bilmediğimiz bir ekonomi şahlanıyor. Bakalım ev sahibi kirama ne kadar zam yapacak? Ekonomimiz şahlanıyor, cebe giren para azalıyor. Elalemin ekonomisi bir bize şahlanıyor nedense zaten. Şahlanan ekonomi terli terli sunuma geliyor. Terli terli su içiyor ekonomi... Bilmediğimiz bir yerlerde görmediğimiz ekonomiler şahlanıyor olmalı.

Bizim cebimize girmeyen paralar lüks arabalarıyla dolaşan cici cici yancılarının altlarında dolaşıyor. Çok lüks ataçlarda, örneğin bugün köprü yolunda gördüm acayip yılansı bir Porsche, TC plakası var... Belli ki ülkeyi çok seven bir vatanseverin aracı. Sonuçta bazı yerlerini Almanların elleriyle bezediği hiçbir Porsche ucuz değil... Geçen gün bir Mercedes gördüm sokakta, satış fiyatına baktım 3.550.000 lira... AMG GT63S... Bir arkadaşım ‘Sahibinden’de 2.775.0000’e de var’ dedi...

O kadar para verip üzerini bir de sığır jelatini gibi zevksiz bir şeyle kaplamışlar aracın... Neyse ya ekonomimiz şahlanıyor. Normalde sokakta, köprü yolunda filan bu kadar gereksiz lüks araç görmezdim. Şimdi tüm devlet adamlarımızın altında cillur gibi Mersolar var... Şahlanmış, belli...

Onun dışında valla bahar geliyor hafiften. Başımızdakilerin artık iyice ayarları bozulmuş durumda. Ruslar geliyor şekil şukul yapıyor, Fransız geliyor arkamızdan yabancı dilinde şaka yapıyor, suratımıza gülüyor... İnsanın gücüne gidiyor ister istemez. Corc ne der, Hans ne der anlayamıyoruz. Ruslar bizimle dalga geçme görüntülerini devlet kanallarına veriyor. İşin saçması aynı yandaş kanalların yaptığı gibi kurmaca bir de düzenleme yapmışlar. Tamam bizim heyet beklemiş ama o kadar beklememiş. Girilen odadaki tablolar filan zaten hep kasıtlı seçilmiş. Neyse ki genel kültürüm o tablolardaki insanların neler neler yaptığını bilmiyor. Neyse ki bizim heyet de duruma pek vakıf değil. Neyse ya...

Korona bize gelmiyormuş. Korona Türkleri vurmuyormuş... En son bir ara ‘Namaz kılana korona tebelleş olmaz’ gibisinden açıklamalar bile gelir oldu. Oksford mezunu arkadaşım var, Vatzap grubunda hala ‘Grip daha tehlikeli’ ya da ‘Almanya’da neden ölüm yok’ gibisinden saçma sapan laflarla ortalığı karıştırıyor. Oksford mezunu adam bunu yaparsa Mahmut ne yapar Tahsin ne yapar hiç merak edemiyorum bile. 2020 yılına geldik zaten hala düz dünyacılara dünyanın düz olmadığını anlatmaya çalışan bilim insanları var çevremde. Bilim insanının da mesaisinden çalmak ama bu kadarı da.

Cehalet çok keyifli bir havuz. Suyu hep ılık, hiç boyu geçmiyor, yüzme bilmen gerekmiyor, tuz oranı çok yüksek, elini kolunu sallamadan suyun üzerinde kalabiliyorsunuz. Hâlâ dünya düz, hala aşı gereksiz, hâlâ mal mal takılıyoruz...

Arada inceden bizim çocuklar hayatını kaybetti, bir hafta iki hafta geçmeden de unutuldu gitti... Bizim S-400 alma işi vardı mesela o iş ne oldu? Bence S-400’ün parası bizden çıkacak ama mallar hiçbir zaman bize gelmeyecek. Gelse bile kullanılmayacak...

Çünkü İETT’yle KGB bir değil. Kötünün de eğitimlisi var, iyinin de. Umarım her şey hepimiz için en iyisi olur artık. Biraz da bizim yüzümüz gülsün artık, ağlamaktan bıktık.