Google Play Store
App Store

6 Şubat depremlerinde yıkılan Hatay’da, depremzedelerin arazilerindeki zeytin ağaçları gizli saklı sökülüyor. Yurttaşlar, kurumlara bildirdiklerini ancak yanıt alamadıklarını söyleyerek “Ortada yetki de yetkili de yok” dedi.

Hatay’da zeytin ağaçlarına göz diktiler: ‘Gizli kıyım’ projesi
Hatay Defne’deki 3 mahallede depremzedeler, zeytin ağaçlarını korumaya çalışıyor. (Fotoğraflar: BirGün)
İlayda Kaya
İlayda Kaya
ilaydakaya@birgun.net

Maraş merkezli depremlerde yıkılan kentlerin başında gelen Hatay’da depremzedeler mağdur ediliyor. Hatay’ın Kırıkhan ilçesine bağlı Kurtlusoğuksu köyünde TOKİ’ye devredilen zeytinliklerin kıyımı bölge halkı sayesinde durduruldu ancak diğer köylerdeki zeytinliklere karşı yürütülen talan çalışmaları sürüyor.

Defne ilçesindeki Ballıöz ve Çekmece ve Toygarlı mahallelerinde "Zaten kamulaşacaktı" denilerek talan edilmek istenen arazilerdeki ağaçlar "kamulaştırma işlemi yapılmadan" tek tek sökülüyor. Afetzedeler ilgili kurumlara başvursa da nafile. "Ne yetki ne de yetkili var" diyerek iş makinelerine karşı direnen depremzedeler "Yaklaşık 60 kişinin arazisi risk altında" diyor.

TEHDİT ETTİLER

Ballıöz Mahallesi’nde tapulu arazisi bulunan depremzede Çiğdem Arslan, zeytinlik kıyımını yapan Karayolları Mersin 5. Bölge Müdürlüğü’nün TOKİ için yapılan yol için arazisine girdiğini anımsattı. İlgili kurumlara dilekçeler yazdıklarını ancak yanıt alamadıklarını söyleyen Arslan, kıyım projesine karşı yetkililerin ellerinde belge olmadığını kaydetti. Arslan yaşananları şöyle anlattı:

"İş makineleri sürekli geliyor. Son gelişlerinde işlemin hukuksuz olduğunu ve inatla sürdürdüklerini söyledim. Suç duyurusunda bulunduğumuzu ve elimizde tapu olduğunu hatırlattım. Ellerinde yetki belgesi yok. Bir arbede çıktı ve iş makinelerinin önüne geçerek durdurduk. Daha sonra şantiyedeki şeflerini aradılar, o geldi. Bizi ikna etmeye çalıştılar. Hukuksuz yaptıkları işin bedelini vermeden, istimlak belgesi vermeden iş yapıyorlar.

Polis geldi ve onlar da ikna etmeye çalıştılar. Kamulaştırma kararının sonradan verileceği söylendi. Biz de alanımızı gasbettirmeyeceğimizi söyledik. Şantiyeden gelenlerden biri de karayolları çalışanı olduğunu söyleyerek ‘Geçici el koyma kararıyla yol yapma çalışması yapıyorum’ dedi. Yaklaşık 60 kişinin arazisi şu an risk altında ve birer birer giriliyor. Kiminin yüzlerce dönüm arazisi kiminin bir dönüm arazisi talan ediliyor. Alana yeniden gelineceği ve durdurmaya çalışmamız halinde bize müdahale edileceği söylendi. Biz kamulaştırmaya karşı değiliz, zaten çalışmalar bize sorulmadan başladı. En azından hakkımızı versinler, ödeme yapsınlar. Kamulaştırma olmazsa biz nasıl hakkımızı alacağız? Dilekçelerimizin hiçbirine de dönüş yapılmadı."

‘TAPUYA ÇÖKÜYOR’

Çekmece Mahalllesi’ndeki arazisinin talan edilmesi halinde tarım ile hayvancılık yapamayacağını ve geçinemeyeceğini söyleyen S.Ö. de şu ifadeleri kullandı: "Projenin çiziminden başlayarak her aşamasında vatandaşa bilgi verilmedi. Projenin faydası ve zararları aktarılmadı. Ödeme bilgisi bile verilmedi. Biz saha çalışmalarını görüp yanlarına gidip öğrendik. O zaman da karayollarına yönlendirildik. İtirazlarımıza da dönüş yok. Vatandaşın alın teriyle aldığı tapusuna çöküyorlar. Kepçelerin önünde beklemekten başka çaremiz yok. Bu yol arazimin ortasından geçtikten sonra ne hayvanlarımı otlatabilirim ne sebzemi ekebilirim. Tarım ve hayvancılık yapamayacağım. Biz kendi emeklerimizle ayağa kalkmaya çalışıyoruz, onlar bizi diri diri gömmeye çalışıyorlar."

Toygarlı Mahallesi’ndeki zeytin ağaçları yurttaşlardan habersiz kesildi. İş makinelerinin önüne geçerek çalışmaları durdurmaya çalışan yurttaşlar "Kaçak iş yapılıyor. Bunun neresinde resmiyet var? Ben kendi tapulu arsamda herhangi bir zeytin ağacımı sökersem ceza yerim ancak iş makineleri girerek hepsini söküyor. Yeşillik diye bir şey kalmadı. Bu bir katliam" dedi.