Hava kirliliği KOAH riskini artıran etkenlerin başında gelirken ölümlerin yüzde 27’sinden havadaki partikül maddeler sorumlu. TTD’den Prof. Dr. Polatlı, hastalığa yakalanmamak için “Kirli havadan uzak durun” diyor.

Hava kirliliği nefesi tüketiyor

Haber Merkezi

Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) dünyada en sık görülen hastalıklardan biri. Sigara ve diğer tütün ürünlerine bağımlılık, biyoyakıt dumanına maruz kalma, iç ve dış ortam kirliliği nedenleri ile ortaya çıkan KOAH, özellikle 40 yaş ve üzeri nüfusun yüzde 10’unda görülüyor. Türkiye’de yaklaşık 5 milyon kişiyi etkileyen bu hastalık akciğer dokusunda bozulmalara ve hava yollarında tıkanmaya neden oluyor.

KOAH riskini artıran etkenlerden birisi de hava kirliliği. Temiz Hava Hakkı Platformu’nun eylül ayında yayımladığı 2021 Kara Raporu’na göre hava kirliliğine atfedilen hastalıklar arasında en büyük payı, alt solunum yolu enfeksiyonları ve KOAH oluşturuyor. KOAH kaynaklı ölümlerinin yüzde 26,8’inden dış ortam havasındaki kanserojen olan partikül maddeler sorumlu. 2016 verilerine göre dış ortam partikül madde kirliliği 787 bin KOAH hastasının ölümüne neden oldu. Uzmanlar hava kirliliğiyle beraber hastalığın yükünün artacağını kaydederken Başta Maraş olmak üzere termik santrallara kurban edilen pek çok kentte erken ölümler, KOAH, astım ve akciğer kanserinin yayıldığına dikkat çekiyor.

AŞILAR YAPTIRILMALI

Türk Toraks Derneği (TTD), KOAH Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu. TTD KOAH Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Polatlı, hastalıktan korunmak için soluduğumuz havanın kalitesinden, aşılara kadar birçok faktör olduğuna dikkat çekti: “KOAH’tan korunmada en önemli yaklaşımlar sağlığın sosyal belirleyicilerinin iyileştirilmesi, soluduğumuz havanın kalitesinin iyileştirilmesi, sağlıklı beslenme, egzersiz ve grip vb. konusunda aşılanmadır. Tanı almış kişilerin tütün ve tütün ürünlerinin kullanımını bırakmaları, zararlı toz ve gaz içeren ortamlardan, hava kirliliğinden uzak durmaları, sağlıklı beslenmeleri ve günlük egzersiz yapmaları gerekli.” KOAH’ın zararlı toz ve gaz maruziyetiyle ortaya çıktığını anlatadan Prof. Dr. Polatlı, “Hastalar Covid ve grip aşılarını yaptırmalı, zatürre ve karma aşıları için doktorlarından bilgi almalı” dedi.

SALGIN EVE HAPSETTİ

KOAH hastalarının Covid-19 sürecinde yaşadığı zorluklara da dikkat çeken Prof. Dr. Polatlı sözlerini şöyle noktaladı: “KOAH hastalarının grip ve zatürre aşılarını yaptırması ve nefes yoluyla alınan ilaçlarını düzenli olarak kullanması gerekir. Bu tedavilerin yanı sıra hastaların sağlıklı beslenmeleri, fiziksel aktivitelerini yapmaları ve gerektiğinde akciğer rehabilitasyonu hizmetlerinden faydalanılması günlük yaşamlarının daha kaliteli hale gelmesini sağlar. Türkiye’de ilk Covid-19 vakası bildirildikten sonra pandemi sürecinde kronik solunum hastaları da olumsuz etkilendi. KOAH varlığında yoğun bakım gerektiren ağır Covid-19 hastalığı riskinin 5 kat arttığı bildirildi. KOAH hastalarında temel hedef, hastaların pandemi öncesinde kullanılan KOAH ilaçlarına aynı şekilde devam etmesi sağlanarak stabil halde tutabilmek. Evde solunum cihazı ve oksijen tedavilerine önceden olduğu gibi devam edilmeli.”