Sakarya’nın Hendek ilçesinde, 7 işçinin hayatını kaybettiği, 128 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikası patlamasına ilişkin açılan davaya Sakarya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediliyor.

Havai fişek fabrikası patlaması davasında sağ kalan işçi ifadesini değiştirdi!

Sakarya’nın Hendek ilçesinde, 7 işçinin hayatını kaybettiği, 128 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikası patlamasına ilişkin açılan davaya Sakarya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Bugünkü duruşmada müşteki işçiler baskıyla ve zor şartlarda çalıştırıldıklarını, koruyucu ekipmanlarının olmadığını anlattı. Çin mahallesinde çalışan ve tek sağ kalan işçi Müşteki Enes Dilber savcılık ifadesini değiştirerek, barut üretimi yapılmadığını söyledi. Tazminat aldığını söyleyen Dilber'e işçiler ifadesini değiştirmesi nedeniyle tepki gösterdi.

Evrensel’de yer alan habere göre, dün başlayan ve bugün devam eden devam eden duruşmada ilk olarak tutuksuz sanıklardan Sorumlu Müdür Ahmet Çağırıcı'nın savunması alındı. Ahmet Çağırıcı'nın avukatı müvekkilinin ölümden döndüğünü belirterek "Savcılığa ifade vermeye gittiğimizde ona birkaç öneride bulunmak istedim. Ancak müvekkilim. Avukat bey bana bir şey söylemeyin. Ben suçlu isem gereken cezayı çekmeyi razıyım demiştir" dedi. Ahmet Çağırıcı savunmasında "Denetim olduğunda Hasan Ali Velioğlu (tutuklu sanık) bana telefon ediyordu. Denetimi önceden söylüyordu. Çin mahallesini kapatıyorduk" dedi. Avukat Mehmet Mangıroğlu'nun "İddia ettiğin gibi bir iş yeri ise neden çalışmaya devam ettin, çalışmaya mı zorlandın?" sorusuna Ahmet Çağırıcı "Hayır kimse zorlamadı. Ancak çalışmak zorundaydım. Çocuğum hasta ve yoğun bakımdaydı. Yardımcı oldular. Ben de kendimi borçlu hissediyordum" diye yanıt verdi.

BASKI İLE ÇALIŞIYORDUK

Çağırıcı'nın ardından müştekilerin ifadelerine geçilerek duruşmaya devam edildi.

Müşteki işçi Aysel Algül, 2014 yılından beri fabrikada çalıştığını, patlama esnasında fabrikada olduğunu ve omzunun kırıldığını belirtti. Algül, çalışma koşullarından bahsederken "Baskı ile çalışıyorduk. Molalarımız kullandırılmıyordu. Sadece çalışmamız bekleniyordu. Günlük 18 kg'lik ürün üretmemizi istediler, bunu beceremeyenleri çıkış vereceği şekilde tehdit edildik" ifadelerini kullandı. Aysel Algül, korumalı ayakkabı istediğini ve verilmediğini, kendisine 'sana verirsek herkese vermek zorunda kalırız' denildiğini de söyledi.

EKİPMANLAR KORUYUCU DEĞİLDİ

6 yıldır fabrikada çalışan Müşteki işçilerden Büşra Kaygın'ın ifadeleri şöyle oldu:

"Olay tarihinde volkan bölümündeydim. Verilen ekipmanlar maske ve önlüktü. Ancak koruyucu değillerdi. Hiçbir işe yaramıyordu. Baskı ile çalışıyorduk. Erşan Usta ve Hasan Ali Velioğlu'ndan talimat alıyorduk. Denetimden önceden haberdar oluyorduk. Çin mahallesinde barut üretildiğini duymuştum."

TEK SAĞ KALAN İŞÇİ İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ

Çin mahallesinde çalışan ve tek sağ kalan işçi Müşteki Enes Dilber, savcılık ifadesini değiştirerek, barut üretimi yapılmadığını söyledi.

Müşteki Enes Dilber'in savcılık ifadesini değiştirerek "sıfırdan barut üretimi yapılmıyordu" ifadesi üzerine Ahmet Çağırıcı ve diğer müştekilerden Enes Dilber'in doğru söylemediği yönünde sesler yükseldi. Müştekilerden fenalaşanlar oldu. Diğer müşteki işçiler Enes Dilber'in para aldığını iddia etti. Enes Dilber, patlamada ciddi yaralandığı için masraflarının çok olduğunu bir kısmının SGK tarafından karşılanmadığını, patlamadan sonra işverenden tazminatını aldığını ancak bu konuda herhangi bir tutanak imzalamadığını söyledi.

NE OLMUŞTU?

Sakarya'nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde yaklaşık 15 dönüm üzerine kurulu Büyük Coşkunlar havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020 günü saat 11.15 sularında patlamalar meydana gelmişti. Yaklaşık 50 kilometre mesafeden, kentin birçok noktasından duyulan patlamalarda 7 kişi hayatını kaybetmiş, 127 kişi yaralanmıştı.

Patlamaya ilişkin gözaltına alınan aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 şüpheli tutuklanmış, bir zanlı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Patlama ile ilgili iddianamede, 5'i tutuklu 7 kişi hakkında 22 yıl 6'şar ay hapis cezası istenmişti.

Öte yandan kontrollü imha amacıyla Adapazarı ilçesi Taşkısığı mevkisine getirilen fabrikadaki patlayıcıların, 9 Temmuz'da saat 11.35 sularında kamyondan indirildiği sırada meydana gelen patlamada da 3 asker yaşamını yitirmiş, 8 jandarma personeli ile kamyon şoförü de yaralanmıştı.