Hayat benim ve hayalim var

Dilara Şimşek

Kariyerini ve konforunu bir kenara bırakıp 2013 yılında dünya turuna çıkmaya karar veren Gülçin Söğüt, yolculuk esnasında meme kanserine yakalandığını öğrendi. Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadığını vurgulayan Söğüt ile yola çıkışını ve meme kanseri sürecini konuştuk.

10 yaşında dünyayı keşfetme 13 yaşında ise motor sürme hayali olan Söğüt, annesini kaybettikten sonra her şeyini bırakıp çocukluk hayallerinin peşinden gittiğini anlatıyor: “Üst düzey yönetici olmuştum. ‘Her şey güzel gidiyor, neden işten ayrılayım?’ derken hiç beklemediğim bir haber aldım. Annemle konuştum gayet sağlıklıydı ama 6 saat sonra kendisinin aramızdan ayrıldığı haberini aldık. Ondan sonra beyaz yakamı, işimi gücümü, neyim var neyim yoksa bir kenara bıraktım ve küçük bir sırt çantasıyla 2013 yılında Latin Amerikaya gittim. Yaklaşık 3 sene oradaydım. Oradan Asya’ya geçtim. Bu sürede tabii hâlâ motosiklet hayalim bekliyordu. Hayat sürprizlerle dolu. Orada hayatımın aşkıyla karşılaştım. 2016 yılında kendisiyle hiçbir tecrübemiz yokken motosikletle dünya turuna başladık.

İyi bir kariyeri bırakıp yolculuğa çıktığı süreçte çeşitli tepkilerle karşılaştığını vurgulayan Söğüt, “İlk gelen tepkiler ‘Bunca yıl çalıştın kariyer bırakılır mı, paradan vazgeçilir mi’ yönünde oldu. Gözümü karartıp bir hayalin peşinde gidiyordum, çok umursamadım. Ama 2016 yılında motosikletle yola çıkmak istediğimde inanılmaz tepkiler aldım. ‘Senden olsa olsa tatlı su motorcusu olur’, ‘hadi canım sen şimdi elinin hamuruyla erkek işine ne karışıyorsun’ ‘herhalde koca bulamadın bir koca bulalım çocuk doğur en iyisi’ gibi tepkilerle karşılaştım. Bu tepkiler beni daha çok gaza getirdi. 9 ay sonra Afrika’nın en zorlu rotası bittikten sonra bana şiddetli mesajı yazan insanlar ‘Önünde şapka çıkartıyoruz’ ‘Tükürdüğümüzü yalattın helal olsun’ diyerek dönüş yaptılar. Kötü şeyler beni cesaretlendiriyor aslında” diyor.

Sözlerini “‘Ben ne yapacağımdan’ çok ‘ne yapalım olan olmuş hadi çözüm bulalım, alıp kurtulmak mı o zaman alıp kurtulalım’ modundaydım” şeklinde sürdüren Söğüt, kansere ‘Kusura bakma, senin için hayallerimden vazgeçmem” diyerek başkaldırıyor:

“Kolay bir süreç değil. Önemli olan şey şuydu: ‘Bu hayat benim ve benim bir hayalim var. Sonuç olarak ufacık bir şey bu amaçtan daha güçlü olamaz. Hayallerime geri dönmem lazım. Kusura bakma kanser, senin için hayallerimden vazgeçmem.’ Çıkış noktam hep buydu. Ve en önemlisi sevgi ve aşk beni ayakta tutan şeydi. Diğeri de bunun başıma gelmesinin bir nedeni var diye düşündüm. Ailemde yok, çok sağlıklıyım ve bir şekilde başıma geldi. Belki de bunu birilerine ulaştırmam gerekiyor. Bununla savaşmamız gerektiğini, bu savaştan başarılı çıkabileceğinizi güçlü olabileceğinizi göstermemiz gerekiyor.”

***

Hayatlara dokunmak için Türkiye’yi gezdi

Söğüt, erken teşhisin önemine dikkat çekmek ve kadınları bilinçlendirmek için Türkiye’yi karış karış gezdi. ‘Erken fark et sen kazan’ diyerek yola çıkan Söğüt, birilerinin hayatına dokunmanın kendisini sağlıklı kıldığını sözlerine ekliyor ve devam ediyor: “6 ay Türkiye’yi motosikletle farkındalık yaratmak için gezdik. Bu turda sağlımı kazandım. Birilerinin hayatına dokunmak yardım etmek, birileri için güzel bir şeyler yapabilmek beni daha güçlü ve sağlıklı kıldı. Bir kişinin hayatına dokunabilsem bile bir farkındalığı ve bir değişimi başlatmış olabileceğimi düşündüm. İnanılmaz güzel insanlarla tanıştık kanser sürecinde olan. ‘Erken teşhis çok önemliymiş’ deyip yolun en başında kontrole gidip teşhis alan ve tedaviye başlayan çok insanla karşılaştık.”