Reyhanlı’yı, Bingöl infazlarını, Musul ihanetini, Roboski Katliamı’nı, MİT TIR’larını, Adana-Mersin bombalarını, Diyarbakır kahpeliğini, Suruç Katliamı’nı vb… unutmayalım: Hepsine gizlilik kararı ve yayın yasağı getirildi.

Tarihimizi, doğal bitki örtümüzü, deremizi-suyumuzu-sahilimizi, paramızı, canımızı çaldıkları yetmiyor; hakikatimizi de çalıyor, bunlar; bu gizlilik kararlarıyla…

Hiç unutmayalım Serap’ı kimlerin yaktığını; “Göndeririz Suriye’ye iki adamımızı, attırtırız onlara dört füze; al sana en mükemmelinden savaş gerekçesi”ni; Reyhanlı’da ölü sayısı 53’ü bulunca bunların nasıl ellerini ovuşturduklarını, üstelik de televizyon ekranlarında alenen, “Oh ne iyi, Başbakan’ın eli güçlendi Obama karşısında” diyerekten.
Bunlar, Ruslar bir uçağımızı düşürsünler de, işin içine NATO da müdahil olsun diye Ruslara bir F-16 düşürtmek için her şeyi yapacak caniler. Suriye’de çıkarttıkları iç savaşı taa en başlarında da, bizim tarafa düşüp tek katlı bir evin bir duvarını yıkan bir Suriye mermisini gerekçe göstererek NATO’yu müdahaleye çağırmışlardı: Sonsuz derecede insan düşmanı, cellat ruhlu, yamyam fıtratlılar; ama, neyse ki hiçbir konuda doğru öngörüde bulunamayacak kadar cahil ve zekasızlar da.

Biz insanları korkutup, ürkütüp, sindirip yıldırma peşindeki bir ahlâksızlar güruhu bunlar. Çocuk tecavüzleri, kadın cinayetleri yüzde bin beş yüzün, yani 15 mislinin üstünde arttı son 7-8 yılda: Mursi denilen pedofili ve nekrofili yanlısı kadın düşmanı seksomanyağın destekçi ve akıl hocalarının iktidarında, başka ne olabilirdi ki?..

10 milyondan fazla insanı yerinden yurdundan ettiler, 250 binden fazla insanın da ölümüne yol açtılar, Katar, Suudîler vb… gibi hayvan-altı pisliklerin taşeronu olarak, Şam’daki Ömer Camisi’nde Cuma/fetih/şükür namazı kılıp kendi sultanlıklarını kurma hayali/hevesiyle, üstelik de en fazla birkaç hafta içinde. Başaramadılar ve de iyi ki başaramadılar; zira, bütün bunlar cihat ve fetih heveskârlığıydı ve de cihat da fetih de, somut içerikleri itibarıyla yağmacılık, talancılık, çapulculuk, inanç ve ırz düşmanlığı, köle tacirliği ve de çocuk kadın satıcılığından başka bir şey değildir.

Tamam, bütün bunlar, mitinglerine kefenli militan getirip eli döner bıçaklı, sopalı, demir çubuklu iti kopuğu kendi halkının üzerine salanlara fevkalade yaraşır; ama, bu ülkede biz insanlar da yaşıyoruz ve de insan olarak yaşayabilmek için Merih’e, Neptün’e gidecek hâlimiz olmadığına göre, işe Hacı Lokman’ın cenazesine sahip çıkmaktan başlayıp Digitürk zorbalığının içine tükürmeye kadar yapabileceğimiz ne varsa bir saniye bile tereddüt etmeksizin yaparak, kendi yaşam alanımızı bu pisliklerden temizlemek üzere seferber olup örgütlenmeliyiz.

Böylesi bir örgütlenmenin ideolojik omurgası ne olabilir derseniz, bence cevap çok basit: “Ananı da al da git”e müsaade etmeyen asgarî bir aile terbiyesi; Berkin’in anasını yuhalatmayacak kadar bir edep; Hacı Lokman’ı ‘Akrep’le sürükletmeyecek kadar bir hukuk.

Çok bir şey değil; ama bunlarda zerresi bile yok.