Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan HDP’li Hakkı Saruhan Oluç, sosyal medyaya müdahale tartışmalarına ilişkin, “Yurttaşların yaşadıkları hak ihlallerini ifade etmelerinden rahatsızlar” dedi.

HDP’li Oluç’tan ‘sosyal medya’ çıkışı: İktidar nasıl daha iyi sansürlerim çabası içinde

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, "Sosyal medyada hak ihlallerinin duyurulmasından, muhalefetin sesini yükseltmesinden ve tek tek yurttaşların yaşadıkları hak ihlallerini ifade etmelerinden rahatsızlar" diye konuştu.

Oluç, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Mardin Nusaybin ilçesi Doğuş köyünde üç gündür suların olmamasına ilişkin köylülerin kendilerine ulaştığını belirterek, kendilerinin defalarca Dicle Elektrik Dağıtım AŞ'ye (DEDAŞ) seslendiğini ancak DEDAŞ'ın "insanlık dışı uygulamalarını" sürdürmeye devam ettiğini kaydetti.

HDP'li Diyadin Belediye Başkanı Betül Yaşar'ın, gözaltına alınmasına da değinen Oluç, belediyeye kayyum atama hazırlığının yapıldığını savundu.

KANAL İSTANBUL

Kanal İstanbul Projesi'nin çevresinde kurulacak yeni şehrin uygulama imar planlarının onaylandığını ve Katar Emirinin annesi Şeyha Moza'nın satın aldığı 44 dönümlük tarlanın ise turizm ve ticaret alanı olduğunu ifade eden Oluç, Kanal İstanbul Projesi'nin "rant projesi" olduğunu belirtti.

SOSYAL MEDYAYA MÜDAHALE

AKP ve MHP'nin sosyal medyaya ilişkin ortak hazırladığı teklife dair bir notun henüz kendilerine iletilmediğini ancak çalışma yapıldığını ve bu hafta Meclise getirilmek istendiğini bildiklerini belirten Oluç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sosyal medyayla uğraşmaya başlayan bir iktidar gerçekliğiyle karşı karşıyayız. Önce yeşil topu denediler. O tutmayınca ve Z kuşağından dislike alınca şimdi 'nasıl yaparız da sosyal medyadaki sansürü iyice büyütürüz' çalışmasını sürdürüyorlar.

Yapılmak istenen esas itibarıyla sosyal medyada toplumsal ve siyasal muhalefetin genel olarak tek tek yurttaş muhalefetinin sesini kesmektir. Yapılmak istenen çok açık budur. Yapılmak istenen bir sosyal medya etiği yaratmak değildir. Esas itibarıyla bir sansürleme girişimidir. Çünkü, son birkaç ayda İçişleri Bakanlığı ve valiliklerin yaptıkları açıklamalar hep 'sosyal medyada yayılan iddialara göre' şeklinde başlıyor. Sosyal medyada hak ihlallerinin duyurulmasından, muhalefetin sesini yükseltmesinden ve tek tek yurttaşların yaşadıkları hak ihlallerini ifade etmelerinden rahatsızlar. İktidar, televizyonlara kapatma cezası veriyor, gazetelere ilan yasağı veriyor, şimdi de sosyal medyayı 'nasıl engellerim, nasıl daha iyi sansürlerim' çabası içinde."

Sosyal medyada sorunların bulunduğunu ve bunun çözümü için dünyanın her ülkesinde tartışmalar yapıldığını dile getiren Oluç, "Çünkü yeni bir mecra ve bu mecradaki sorunların aşılması için tartışmalar sürüyor. Birleşmiş Milletler de 'internet hakkı nedir' tartışması yapılıyor" dedi.

Saruhan Oluç, gelecek olan teklifi enine boyuna tartışacaklarını ve bu konudaki eleştirilerini Genel Kurul'da dile getireceklerini kaydederek "Sosyal medya ve dijital medya alanında, ifade ile düşünce özgürlüğünü, haber alma ve iletişim özgürlüğünü kısıtlayan her türlü maddenin ve teklifin karşısında en kararlı ve ilkeli duruşumuzu sergileyeceğiz, muhalefetimizi yapacağız" diye konuştu.